Lafın tamamını anlatsan da bî-fayda anlamak istemeyene

Önceki yazımda paylaşmıştım merhum Aytunç Altındal'ın, hayatta iken birçok TV kanalında da dillendirdiği şu ilginç tarihî, ibretlik ve düşünme melekesini kaybetmemiş olanlar için düşündürücü olayı.

"Celal Bayar ile Roncalli'nin dostluğu Türkiye tarihindeki bir ilke de imzasını atmıştır. Celal Bayar eski dostu Roncalli Papa seçilince Vatikan'a giderek onu bizzat makamında kutlayan ilk Türk ve Müslüman Devlet Başkanı oldu. O güne kadar hiç bir Müslüman devlet başkanı, Papa'nın ayağına gitmemişti. Bu sürpriz ziyaret Vatikan ile Türkiye arasındaki ilişkilerde Ortodoks alemine karşı bir gözdağı olarak kabul edildi. Papa da bu olağanüstü dostluğu karşılıksız bırakmadı. 1960'da yapılan askeri darbede Yassıada'ya gönderilen ve daha sonra da idama mahkum edilen Celal Bayar'a çok anlamlı bir jest yaptı. Türk Silahlı Kuvvetleri adına Celal Bayar'ı idama mahkum eden Sıkı Yönetim Mahkemesi idamdan bir kaç saat önce idamdan vazgeçti. Bir gece önce Ankara'ya gelen ve bizzat Papa 23. John'un mesajını ileten bir Kardinal, darbeci subaylara Celal Bayar idam edilirse Papa'yı ve tüm Katolik alemini karşılarında bulacaklarını en sert dille bildirdi. Sonuçta zavallı Adnan Menderes ve arkadaşları asıldılar, komitacı Celal Bayar daha uzun yıllar yaşadı..."

Tut kelin perçeminden...

Bugüne uyarlarsak.

Celal Bayar'dan çok daha ileri derecede papa hayranı, bir başka ifadeyle, yada bizzat kendi ifadesiyle; papalık misyonunun bir parçası olan Fetulla Gülen'e hesap sormak, onu sorgulamak, yargılamak, cezalandırmak mümkün mü, Celal Bayar'ı ipten alanlar buna izin verir mi?

Celal Bayar Roncalli aşkının derecesini bilmiyoruz, sadece Vatikan'a ziyaretını anlattı Aytunç Altındal.

Ya F. Gülen?

O ziyaretin çok ötesine işi taşımış ve şöyle ilan-ı sadakatte bulunmuştu;

"Pek muhterem Papa cenapları"

Yani Hazret-i Papa, dedi ve devam etti;

"Üç büyük dinin doğum yeri olarak bilinen toprakların dünyayı daha iyi yaşanabilir bir mekan kılma yolundaki kutsal misyonumuzu tam manasıyla bilen halkından size en içten selamları getirdik. Yoğun gündeminizde bize zaman ayırarak sizinle müşerref olmayı bahşettiğiniz için zat-ı alilerinize en derin kalbi teşekkürlerimizi sunarız.

Papa 6. Paul Cenapları tarafından başlatılan ve devam etmekte olan Dinlerarası Diyalog için Papalık Konseyi (PCID) misyonunun bir parçası olmak üzere burada bulunuyoruz. Bu misyonun tahakkuk edişini görmeyi arzu ediyoruz. En aciz bir şekilde hatta biraz cüretle, bu pek kıymetli hizmetinizi icra etme yolunda en mütevazı yardımlarımızı sunmak için size geldik.

İslam yanlış anlaşılan bir din olmuştur ve bunda en çok suçlanacak olan Müslümanlardır. Uygun bir yerdeki vakitli bir gayret bu yanlış anlamanın büyük oranda azalmasına katkı sağlayabilir."

(Çoğumuz unutmuşuzdur bu, İslam akaidi açısından son derece tehlikeli, daha net ifade ile küfrü mücib mektubu.

Bu mektuba; yazıldığı yıllar methiye ve mersiyeler dizip; "Hocaefendi dünyayı müslümanlaştırıyor, olacak o kadar" deyip, -güya- şimdilerde eleştirel yaklaşımda bulunanları da unutmuşuzdur).

Merhum Prof Dr Haydar Baş hocam; 2000 yılında okuyuculara sunduğu;

"DİNİ VE MİLLÎ BÜTÜNLÜĞÜMÜZE YÖNELİK TEHDİTLER" isimli eşsiz eseriyle Gülen tehlikesine dikkat çekerken, bugün ışığa erenler(!) tarafından o yıllarda nasıl seviyesiz ve acımasız eleştirildiği ve yalan ve iftiralara maruz kaldığı unutulur mu hiç?

Haydar Baş ve ekibinin yaşadığı, yaşamakta olduğu, (inşaallah olmaz ama) olası yaşayacağı bütün olumsuzlukların sebebi, hedefi Anadolu coğrafyasını Hıristanlaştırmak olan Dinlerarası Diyalog fitnesine karşı çıkmış olmalarından başka ne ola ki?

Yukarıda da az buçuk ifade etmeye çalıştığım gibi, şuydu benim dikkat çekmek istediğim.

Vatikan'a Roncalli'yi tebriklerini sunmaya giden ipten alınır da, aynı yere gidip çok daha fazla sunumda bulunana hesap sorulabilir mı?

Gerçi, hesap sormak isteyen mi var sanki?

Derim hep; dünyanın en büyük tiyatro sahnesi İslam dünyası, Türkiye de cep tiyatrosu.

Senarist aynı.

Senaryo aynı.

Sahne aynı.

Dekor aynı.

Oyuncular değişir, gerekirse, bir de izleyiciler.

İyi seyirler Türk milleti.