Nasipleri kapalı bunların, nasipleri?

Son dönemde, sağdan "AB ve Amerika'ya endeksli Türk siyaseti"ni semirten ve bu "dışa bağımlı siyaset formatının AKP ile tek başına iktidara taşınması"nda önemli rol üstlenen mandacı "milliyetçi-muhafazakâr-dindar aydın takımı", milletimizin kronikleşmiş-somut problemleri karşısında iflas etmiş vaziyette? Kimsenin ağzını bıçak açmıyor, kalemleri işlemiyor, beyinleri yürümüyor.

İşsizlik milletimizin kronik problemidir. Reel işsizlik oranları genel bazda yüzde 27.8'e, gençler arasında yüzde 57.6'a tırmandı.

Şu bizim mandacı "milliyetçi-muhafazakâr-dindar aydın takım"ın var mı söyleyecek sözü! Tık yok?

Bağımsız Türkiye Partisi ve Kuvay-ı Milliye kadrolarının "somut istihdam çözümleri" var.

Ülkemizde "zengin-fakir arasındaki gelir dağılımı uçurumu" 2003 sonu itibarıyla 4.5 - 5 kat arttı. Bu, IMF'ci iktidarın DİE'sinin (Devlet İstatistik Enstitüsü) "pembeleştirilmiş" resmi rakamı; siz bu "uçurum rakamı"nı 10-15 kat olarak kabul edebilirsiniz. Pembeleştirilmiş DİE rakamlarına göre, en yoksul yüzde 20'lik ailenin Türkiye'nin toplam özel tüketim harcamaları içindeki payı yüzde 8.8'lere gerilerken, en zengin yüzde 20'lik kesimin toplam harcamalar içindeki payı yüzde 38.9'a fırladı. Merhum Necip Fazıl'ın ifadesiyle "Bir kişiye tam dokuz / dokuz kişiye bir pul/ Bu taksimi kurt yapmaz / kuzulara şah olsa?"

Şu bizim mandacı "milliyetçi-muhafazakâr-dindar aydın takım"ın var mı herhangi bir çözümü! Tık yok?

Bağımsız Türkiye Partisi ve Kuvay-ı Milliye kadrolarının "öncelikle tüketiciyi güçlendirerek üretimi tahrik etmek"e dayalı Sosyal Devlet Projesi var.

Türkiye'nin iç-dış borç toplamı 350 milyar doları, yıllık faiz yükü ise 150 katrilyonu aştı. Son 20 yıl itibarıyla 397 milyar dolar, son 10 yıl itibarıyla ise 255 milyar dolar sadece "borçlarımızın faizi"nin ödedik. Milletimizin sırtından "IMF zırhına bürünmüş global tefeciler"e katrilyonluk faiz aktarılmasına daha yoğun biçimde devam ediliyor, devam edilecek.

Şu bizim mandacı "milliyetçi-muhafazakâr-dindar aydın takım"ın var mı herhangi bir çözümü! Var mı herhangi bir "para politikası" teklifleri? Tık yok?

Edindikleri yeni "liberal haçlı iman"larının icabı olarak şimdi, "meğer faiz ekonomik hayatın bir gerçeğiymiş" diyorlar, IMF'siz tek bir adım atılamaz, diyorlar. Var mı başka bir beyanları? Yok? Onlar adına IMF düşünüyor, tefeciler hesap yapıyor.

Bağımsız Türkiye Partisi ve Kuvay-ı Milliye kadrolarının ise "emek ve üretime dayalı Milli Ekonomi Modeli" var. Hizmet ve üretim karşılığında "senyoraj hakkı"nın işletilmesi ve emisyonun reel bazda devreye konması programı var. Yeraltı ve yerüstü kaynaklarımızı milletimizin emeği ve insan kaynaklarımızla devreye koyacak milli kalkınma projeleri var. Somut, açık, reel?

2004'ün ilk altı ayında cari açık 10-11 milyar dolara, Dış Ticaret açığımız 24-25 milyar dolara ulaşarak Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı.

Şu bizim mandacı "milliyetçi-muhafazakâr-dindar aydın takım"ın var mı herhangi bir çaresi! Var mı herhangi bir teklifleri? Tık yok? Hem kel, hem fodul bunlar.

Bağımsız Türkiye Partisi ve Kuvay-ı Milliye kadrolarının ise "üretimi ve ihracatı şahlandıracak dar bölge yaygın kalkınma modelleri, sıfır faizli üretim kredi sistemleri, üretim için avans ve teşvik projeleri" var. Somut, açık, reel ve milli?

Köylümüzün, çiftçimizin, tarım kesimimizin IMF kementleriyle ve 2005 itibarıyla Dünya Ticaret Örgütü presleriyle ölüme mahkum edildiği ve ekmek yapacak buğdayımızı bile dışarıdan ithal edecek vaziyete sokulduğumuz böylesi bir süreçte, şu bizim mandacı "milliyetçi-muhafazakâr-dindar aydın takım"ın var mı herhangi bir çıkış yolları! Var mı herhangi bir açılımları? Yok. Tık yok? Beyinleri IMF prangalı, boyunları ve basiretleri Haçlı bağlı, kalemleri kiralık? Milletimiz adına maalesef tek bir hayırlı teklifleri vaki değil.

Bağımsız Türkiye Partisi ve Kuvay-ı Milliye kadrolarının ise "değil bir ülkeyi" bir medeniyeti şahlandıracak, Türkiye'yi "kainat devleti" yapacak reel program, somut proje ve milli modelleri var.

Sadece ekonomik bağlamda birkaç temel noktaya dikkatlerinizi çektim. Yoksa dış politik, kültürel, sosyal, stratejik pek çok alanda dağ gibi işler var; mandacıların burada da "Haçlı'ya teslimiyet ve onların talimatına göre vaziyet almak"tan gayrı teklifleri yok, milli bir duruşları, milli bir benlikleri yok. Yok ama, "at nalının açtığı çukurdaki suda kendilerini Kaptan-ı Derya görerek" Haçlı namına, milletimizi birbirine katacak nağaralardan da vazgeçmiyorlar.

Şu bizim mandacı "milliyetçi-muhafazakâr-dindar aydın takım"ının "Bu derece ağır basiretsizlikleri, bu bereketsizlikleri, bu kısırlıkları ve bu körlükleri neden?" diye sorarsanız; boyunlarına geçirdikleri Haç'a, beyinleri iğdiş edilerek kazınmış mandacılıklarına ve Haçlıya teslimiyetlerine, Rahmet Peygamberine olan imanları ve sevdaları gönüllerinden sökülerek serpilmiş papaz tütsülü "dinlerarası diyalog" inançlarına, aziz milletimize ve yüce medeniyetimize aidiyetlerini yitirmiş "kompleksli mikro kimlikleri"ne dikkat etmek lazım gelir derim.

Bunların Hakk'tan ve hayırdan yana nasipleri kapalı, nasipleri?