Ortadoğu barışı İsrail ve ABD'ye mi kaldı?

ABD olmadan veya İsrail olmadan bir barış konferansı, gerçekten barışı amaçlayan bir toplantı bölge ülkeleri düzenleyemez miydi?Bölge ülkeleri düzenleyemediğinden dolayıdır ki, bölgeyi on yıllardır istismar eden ve sömüren güçlerin önde gelenleri olan İsrail ve ABD, yine kendi emperyal çıkarları için bu barış konferansını düzenledi.Bölge ülkelerinin kendi başına Ortadoğu'da barışı sağlamak için niçin girişimde bulunamadıklarını anlamak için çok önemli bir gerçeği görmek gerekiyor.Bu gerçeği ifade etmeden önce bazı önemli tespitler yapmak gerekli. Avrupa Birliği'nin bir araya gelmesi, Fransa ve Almanya'nın başı çekmesi ile mümkün olmuştur. Fransa ve Almanya bu önderliği yapmasaydı, bugün Avrupa Birliği'nden bahsetmek mümkün olamazdı. Fransa ve Almanya AB fikrini desteklemeden önce Avrupa devletleri aynı inancı paylaşıyor oldukları ve hatta birçoğu aynı ırka mensup milletlerden oluşuyor oldukları halde öne geçen ve yol gösteren bir ülke olmadığından bir birliktelik sağlayamamışlar ve sürekli olarak savaşıp durmuşlardır.Bu bağlamda, Ortadoğu'da da önderlik yapacak bir ülke olmadığı içindir ki, ABD ve İsrail barışı bile kendi kanlı emellerine alet etmek için kullanabilecekleri ortam ve zemini bulmakta zorlanmamaktadırlar. Ortak paydalarınız saymakla bitmese bile bölgesel güç odağı olabileceğiniz bir birlik oluşturabilmeniz için mutlaka ama mutlaka bir bölge ülkesinin liderlik rolünü üstlenmesi gereklidir. Osmanlı, en yakın geçmişte Ortadoğu bölgesinde yaşanan iki büyük birlikten ikincisini sağlamıştır. Bu bölgedeki birlik ve beraberliğin ilki ise Asrı Saadet'te ve ondan sonraki dönemde sağlanabilmiştir. Osmanlı Ortadoğu'dan çekildikten sonra savaşlar hiç eksik olmamıştır. Dünya üzerinde en çok ortak paydası bulunan milletler Ortadoğu da olmasına rağmen Osmanlı gibi bir irade olmadığı zaman bölgede sürekli kan akmıştır ve akmaya devam etmektedir. İran Irak savaşı buna bir örnektir ve İslam'ın kardeş dediği binlerce insan birbirlerinin katili olmuşlardır. İslam coğrafyasına bir hançer gibi saplanış olduğu halde bahsettiğimiz birlik ve beraberlik olmadığı için İsrail'i kimse buradan kovamamıştır. Nasıl ki, bir milletin vatandaşlarının birlik ve beraberlik içinde olması için bir liderin var olması şartsa, ülkelerin oluşturmasını beklediğimiz birliktelik için de bir ülkenin liderlik yapması gereklidir.Ortadoğu'da bu liderliği geçmişte göstermiş ve günümüzde de bu liderlik potansiyelini taşıyan tek ülke Türkiye, tek millet ise Türk milletidir. Peki, Türkiye'nin böyle bir liderlik düşüncesi ve çabası var mıdır?Hayır yok!Maalesef, Türkiye hükümet olarak, Filistin'i bu hale getiren İsrail'le ve Irak'ı işgal edip Ortadoğu'ya demokrasi getireceğim deyip kandan başka bir şey getirmeyen ABD'yle BOP'ta eş başkanlık görevini iştiyakla yürütmektedir.  Türkiye, ABD'nin ve İsrail'in yanlışlarına ortak olarak bu ülkelerin dümen suyunda devam ederek, bölgenin beklediği bu liderliği elbette gösteremeyecektir. ABD ve İsrail'in dümen suyundan çıkmadan Türkiye, liderlik göstermeye kalksa bile hiçbir bölge ülkesi bunu ciddiye almayacaktır.Dolayısıyla Türkiye'nin hali bu kadar acıysa Ortadoğu'daki hiçbir ülke kalkıp ta ABD ve İsrail'e rağmen bir barış sağlayalım diyemez. Bunu Türkiye demesi gerekir. Türkiye'nin bölgesinde lider ülke olabilmesi için de önce kendi sosyal ve ekonomik sorunlarını çözebilmesi ve lider ülkelere yakışan bir şekilde yönetilmesi gereklidir. Yani Ortadoğu'nun Türkiye'nin liderliğine, Türkiye'nin de gerçek bir lidere ihtiyacı var.