Yine cuşa gelip başlığı atıvermişim, şimdi kolaysa başlığa uygun bir yazıyı kaleme al bakalım. Şöyle bir soru ile başlayalım; özgüven tazelemek insanın kendi görevi midir, yoksa başkalarından bekleyeceği bir özveri ya da hediye midir?
Eğitim bilimciler özgüven sahibi çocuklar yetiştirmeyi öğütlüyorlar. Bu zor eğitim sürecinde nelere dikkat etmek gerektiğini, nelerin yetersizlik, nelerin aşırılık olabileceğini örnekleri ile anlatıyorlar. Özgüven kazanmanın kitabı çoktan yazılmış, kaleme alınmış davranış bilimciler tarafından, herhangi bir endişeye mahal yok belki de… Herkes kitap okuyabilseydi, her şey okumakla çözülebilseydi. Okumak güzel, radyo programları dinlemek de öyle peki nerede bizim sorumluluk sahibi ana babalarımız? Çocuklarına ayrı birer birey gibi değil de kendi uzantıları olarak bakan ben-merkezci, insana saygıyı yeterince öğrenememiş, onu bırakın hala kaba kuvvetle bazı sorunları halledebileceğini zanneden Hz. Peygamberin sünnetinden, yaşayan Kur'an'ından nasibini almamakta direnen numuneler… Bu örnekler neyin peşindeler anlayabilmiş değiliz.
Özgüven tazelemek sanırım daha çok bizim başkalarından beklediğimiz bir özveri haline gelmiş. Başkaları dediğim sevdiğimiz insanlar. Peki ya bizi tanımayan insanlar da özgüven tazelerken bize yardımcı olabilirler mi? Sanırım bu daha çok dış görünüşümüz ve giyim tarzımızla ilgili. Bu konuda bir açıklama yapmayı düşünmüyorum.
Radyomuz açık; "Sanki dokunulmazdı çocukken ağlamak / Alışır insan alışır zamanla kırılıp incinmeye..." Ben de ağlayan çocuklara hiç dayanamam, onları kendi hallerine bırakamam, eşduyum meselesi… Çocukken arkadaşlarımı güldürmek için rol yapan ve onları gerçekten güldüren bir "oyuncu"ydum. Erguvan ağacının altında insan beş yaşında neler düşünürse onları düşünüyordum. Aslında bu yazı bitmez…
Eğitim bilimciler özgüven sahibi çocuklar yetiştirmeyi öğütlüyorlar. Bu zor eğitim sürecinde nelere dikkat etmek gerektiğini, nelerin yetersizlik, nelerin aşırılık olabileceğini örnekleri ile anlatıyorlar. Özgüven kazanmanın kitabı çoktan yazılmış, kaleme alınmış davranış bilimciler tarafından, herhangi bir endişeye mahal yok belki de… Herkes kitap okuyabilseydi, her şey okumakla çözülebilseydi. Okumak güzel, radyo programları dinlemek de öyle peki nerede bizim sorumluluk sahibi ana babalarımız? Çocuklarına ayrı birer birey gibi değil de kendi uzantıları olarak bakan ben-merkezci, insana saygıyı yeterince öğrenememiş, onu bırakın hala kaba kuvvetle bazı sorunları halledebileceğini zanneden Hz. Peygamberin sünnetinden, yaşayan Kur'an'ından nasibini almamakta direnen numuneler… Bu örnekler neyin peşindeler anlayabilmiş değiliz.
Özgüven tazelemek sanırım daha çok bizim başkalarından beklediğimiz bir özveri haline gelmiş. Başkaları dediğim sevdiğimiz insanlar. Peki ya bizi tanımayan insanlar da özgüven tazelerken bize yardımcı olabilirler mi? Sanırım bu daha çok dış görünüşümüz ve giyim tarzımızla ilgili. Bu konuda bir açıklama yapmayı düşünmüyorum.
Radyomuz açık; "Sanki dokunulmazdı çocukken ağlamak / Alışır insan alışır zamanla kırılıp incinmeye..." Ben de ağlayan çocuklara hiç dayanamam, onları kendi hallerine bırakamam, eşduyum meselesi… Çocukken arkadaşlarımı güldürmek için rol yapan ve onları gerçekten güldüren bir "oyuncu"ydum. Erguvan ağacının altında insan beş yaşında neler düşünürse onları düşünüyordum. Aslında bu yazı bitmez…
Kevser Doyurum / diğer yazıları
- İrfan sofrası / 24.10.2023
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022