logo
22 ARALIK 2025


Ramazan Yazıları

23.11.2001 00:00:00
İNSAN VE İBADET (ORUÇ)

Dünden devam...

İçinde bulunduğumuz mübarek aylar ve hususen içinde bulunduğumuz Ramazan münasebetiyle oruç üzerinde biraz durmakta fayda var. İnsanı dünyaya bağlayan, nefse ve şeytana esir eden unsurların başında yemek ve şehvet gelmektedir. Nefsin ve şeytanın insana musallat olduğu ve en çok başarılı olduğu yol bu iki yoldur.

Esasen bu iki yol yaşamak ve nefsin idamesi için de şarttır, zaruridir. Bir taraftan hayat için gerekli olan bir taraftan da hayatı alt üst eden bu iki yolun ıslah edilip disiplin altına alınması gerekmektedir. İşte Oruç bu iki ihtiycı disiplin altına alan, disiplin altına almanın yollarını öğreten ve bunu tatbiki olarak gösteren bir ibadettir. Yoksa oruç, açlık ya da boykot değildir. Allah'ın kularına lütfettiği nimetlere sırt çevirme de değildir. Diğer bazı ibadetler gibi bütün ümmetlere emir ve tavsiye edilen oruç, günahlardan sakınmak, nefsi ıslah etmek, takva yolunu tutmak için Ümmet-i Muhammede de farz kılınmıştır.

Ramazan ayının tamamını mutlaka, Recep ve Şaban'ın mümkünse tamamını, değilse Pazartesi, Perşembe günlerini, mübârek gecelerin evvelini veya bu iki ayın evvelinde, ortasında oruç tutmak nefsi terbiyede, şehvet ve gazabı kırmada çarelerin başında gelir. Oruç görünmez haliyle adeta hususi bir hayattır, hususî bir ibadettir. Bundan dolayı olsa gerek Cenab-ı Hak bütün ibadetleri kendi zatı için olduğu halde orucu hususen zikrederek "Oruç benim içindir, onun ecrini ben vereceğim" buyurmuştur. K. Kerim'in Ramazan ayında indirilmiş olması orucun aynı ay için farz kılınması tesadüfi ve sıradan bir olay değildir. Genelde insanlık için K. Kerim ne mana ifade ediyorsa, oruç da insanın beden ve ruhunda aynı manayı ifade eder. Arzı dalaletten hidayete, zulmetten nura, küfrün azgınlığından imanın selametine çıkaran Kur'an-ı Kerim ayetlerinin her biri insanı ele alırken, hususen oruç ayetleriyle de insandaki şer duyguları ıslah ile ondaki azgınlıkları, taşkınlıkları huzur ve sûkuna dönüştürür. Oruç başlı başına bir disiplindir, itaattir, teslimiyettir, feragattir, sabırdır, kanaattir, rızadır. Varlık içinde yokluk, korkunç dağlar arasında ebedi bir selâmettir. Oruç mücahadenin kendisidir. Oruç, insanın kendisine, nefsine, muhalefetin sözü değil bizzat tatbikidir.

İbadet külfet değil bir lütuftur

İman nasıl kesbî değil vehbî ise ibadet de vehbî olan imanın gereğidir. İmanın hem varlığı hem de sıhhat ve derecesi ancak ibadet ile belli olur. İmanın kendisi için ne manaya gediğini bilen imanın zevkini tadan bir insan için ibadet hakka kurbiyyet, hakka vuslat, halk içinde hak ile olmak demektir. Görüldüğü gibi ibadet külfet değil bir lütuftur. Dolayısıyla mü'minin hayatı bütünüyle ibadettir.

Bugünün Müslüman'ı hayatını bu manada anlamaz ve yaşamazsa ter düşer. Kendi kendisini tahrip ediyor demektir. Bu tahribattır ki dünya hayatında bunalımları, buhranları doğurmaktadır. Kul Rabbından uzaklaşıp dünyaya sarılmakla elde ettikleriyle tatmin olmaz, sadece avunur, aldanır. Ayrıca Rabbin kuluna ihsanı yanında kulun Rabbini inkâr ile yine O'nun mülkünden çalmaya kalkışması insanı alçaltan, hüsrana uğratan bir aldanıştır.

İbadet ile Rabbine yönelen, yaklaşan bir mü'minin hali müşahhas olarak ele alınır, ayrıca Rabbinin onun için takdir ettiği hayat düşünülürse kulun Rabbine ibadeti onun için sadece bir lütuf olur. Her şey Allah'ın, her şey Allah'tan her şey Allah'a dönecek. İşte ibadet bunu anlama ve tatbik etme halidir. Ve ibadet kulun Rabbi ile kendi arasındaki herşeyi aşması, aradan çıkarmasıdır. Evet kul için ibadet dünyada nihaî kemâl noktasıdır.

Mahlukatın içinde sadece kulunu muhatap seçmesi Rabbin kuluna en büyük ikramı ve iltifatıdır.

Muhasebe

İçinde bulunduğumuz Ramazan-ı Şerif ayı bu mana olgunluğu ile yeniden ele alınmalı yeniden değerlendirilmelidir. Elinizden uçup gidecek birer fırsat-ı ilahî olan bugünleri baştan başa ibadet anlayışıyla yaşamak, yaşatmak geçen zamanların kaybı bakımından da son derece önemlidir. Bugün dünya hakimiyetini kaybetmiş bir milletin içinde bulunğu mesuliyeti anyabildiyse- bunu şart kılmaktadır. Çok ciddi muhasebelerin yapılması ve doğru tespitlerin yapılabilmesi için yarın çok geç olabilir. Her Müslüman önce kendisini kantara vurmalı, kendisini çok iyi bir elekten geçirmelidir. Hatta bu noktada başkalarına hiç yer ve sıra vermemelidir. Çünkü hep başkaların ölçüp-tartmakla zaten kendisini yetesiye ihmal etmiştir. Bu mantıkla hiç bir yere varılamamış, aksine iç kanama meydana gelmiştir. Şimdi artık sıra kendisindedir. Bir çokları bu iç kanamada ciddi sorumluluklar taşımaktadır. Bunu şu anda bile milletimizi ne kadar sarstığı ortada iken bazılarının hâlâ çene yarıştırırcasına Müslüman'ın aleyhinde olması, dedikodularla vakit geçirip yeni dedikodular üretmesi hep kendinizi ihmal edişimizin neticesidir. Artık öyle bir noktaya gelindi ki, aynada bile hep başkaların görüyoruz. Bu ne gaflettir, bu ne cehalettir, bu ne taassuptur.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
İsrail bombardımanında hasar alan binalar çöküyor
Gazze'de fırtına nedeniyle 22 bina çöktü: 18 ölü
Rusya şokta
Moskova’daki bombalı saldırıda korgeneral öldü
Rusya, Ukrayna'yı sorumlu tutuyor
Moskova'da Rus generale suikast
Mansur Yavaş'a soruşturma izni
İşte soruşturma izni verilenlerin tam listesi
İsrail, Batı Şeria'da 19 yeni yerleşim birimi kuracak
FKÖ: Bir soykırım savaşı
Suud ve Ürdün 'Gazze'de ikinci aşama'yı görüştü
Birinci aşamada ateşkese uymayan İsrail, ikinci aşamada ne yapacak?
2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu kabul edildi
AK Parti ve CHP milletvekilleri arasında arbede yaşandı
Galatasaray ilk yarıyı lider tamamladı
Kasımpaşa karşısında 3 gollü galibiyet
Gözler üçüncü toplantıda
Asgari ücret netleşiyor
16 yaşındaki çocuğu böyle katlettiler
İsrail vahşeti devam ediyor
5 kişi öldü, 1 kişi yaralandı
Çanakkale'de feci kaza
İşte unutturulan Rum vahşeti
Kanlı Noel kurbanları anıldı
Avrupa'da ilk sıradayız!
Türkiye diyabette alarm veriyor
İşte geminin uzunluğu
Türkiye uçak gemisi için kollarını sıvadı
Zorlanmadan kazandı
Fenerbahçe ilk yarıyı namağlup kapattı
İsrail bombardımanında hasar alan binalar çöküyor
Gazze'de fırtına nedeniyle 22 bina çöktü: 18 ölü
Rusya şokta
Moskova’daki bombalı saldırıda korgeneral öldü
Rusya, Ukrayna'yı sorumlu tutuyor
Moskova'da Rus generale suikast
Mansur Yavaş'a soruşturma izni
İşte soruşturma izni verilenlerin tam listesi
İsrail, Batı Şeria'da 19 yeni yerleşim birimi kuracak
FKÖ: Bir soykırım savaşı
Suud ve Ürdün 'Gazze'de ikinci aşama'yı görüştü
Birinci aşamada ateşkese uymayan İsrail, ikinci aşamada ne yapacak?
2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu kabul edildi
AK Parti ve CHP milletvekilleri arasında arbede yaşandı
Galatasaray ilk yarıyı lider tamamladı
Kasımpaşa karşısında 3 gollü galibiyet
Gözler üçüncü toplantıda
Asgari ücret netleşiyor
16 yaşındaki çocuğu böyle katlettiler
İsrail vahşeti devam ediyor
5 kişi öldü, 1 kişi yaralandı
Çanakkale'de feci kaza
İşte unutturulan Rum vahşeti
Kanlı Noel kurbanları anıldı
Avrupa'da ilk sıradayız!
Türkiye diyabette alarm veriyor
İşte geminin uzunluğu
Türkiye uçak gemisi için kollarını sıvadı
Zorlanmadan kazandı
Fenerbahçe ilk yarıyı namağlup kapattı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.