Sayın Başbakan sessiz devrimlerden söz ediyor birkaç gündür.Yapmakla övündükleri sessiz devrimlerin sonucu olarak ülkenin dört bir yanında yükselen çığlıkların farkındalar mı acaba?Başbakan'ın övündüğü sessiz devrim sayesinde bugün, halkın can ve mal emniyetini sağlamakla görevli olan emniyet mensuplarının kendi canları tehlikededir. Yoldan geçen arsız-hırsız, gaspçı, tinerci, polisi, komiseri bıçakla öldürebilmektedir. Halkın huzuru için kelle koltukta görev yapan insanlar, kendilerini dahi savunmaktan aciz bırakılmıştır."
17 aylık bebeğe tecavüzle sarsılan ve Google'da yapılan çocuk pornosu aramalarında ilk sıraya yerleşen Türkiye, gasp ve kapkaçın ardından cinsel suç cenneti olma yolunda ilerliyor. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün verilerine göre ülkemiz bu hızla giderse, her 6 dakikada bir kadının tecavüze uğradığı ABD'ye yetişecek. Zira geçtiğimiz yıllarda gasp ve kapkaç vakalarında yaşanan patlama bu yıl cinsel suçlara kaydı. Cinsel içerikli laf atmak, konuşmak, başkasının bedenine dokunmak, pornografik film izlemek ve izlettirmek gibi cinsel suçlar, 2006'nın ilk 9 ayında geçen yılın 12 ayına oranla yüzde 77.7 artış gösterdi. Geçen yıl bin 802 olan müstehcen hareketler 2 bin 402'ye, 992 olan ırza geçme 1206'ya, 232 olan evlenme vaadiyle kızlık bozma 318'e, 341 olan pornografik yayın izleme ise 582'ye fırladı." (15 Kasım 2006, Vatan)Başbakan'ın övündüğü sessiz devrimin sonuçları elbette bu kadarla sınırlı değil.Hikayelere, masallara konu olan, dağlarda yol kesen, kervan soyan eşkıyalar bu gün şehirlerin en işlek caddelerinde güpegündüz soygunlarını, vurgunlarını, cana ve mala tecavüzlerini gerçekleştirip geviş getirerek olay mahallinden aheste aheste uzaklaşmaktadırlar.Sessiz devrimler sayesinde vatandaşımız; vatan topraklarının ecnebilere satılışı karşısında sessiz-sedasız bir hale getirilmiştir.Sessiz devrimler sayesinde; dört yıldan beri bütün düzenlemelerin yabancıların lehine yapılması, bütün tavizlerin ecnebilere verilmesi, altın yumurtlayan tavuk mesabesindeki kurumların "yabancı sermayeye öncelik" safsatasıyla ecnebilere devredilmesi karşısında bu ülkenin asli sahiplerinin sesleri olabildiğince kısılmıştır.Sessiz devrimler sayesinde milletimiz, vatan topraklarının satılışını, ders kitaplarında Kelime-i Tevhidin ikinci kısmının atılışını, muharref ve batıl İslam ile eşitlenişini sineye çeker hale getirilmiştir.Dolayısiyle sayın Başbakan'ın iddia ettiği gibi, sessiz devrimlerin milletimize sağladığı hiçbir fayda yoktur, tamamı milletimizi ve devletimizin aleyhine, millet ve vatan düşmanlarının lehine düzenlemelerdir.Sessiz devrimler, giderek çok gürültülü çam devirmelere dönüşmüştür bilesiniz.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Dipsiz kuyunun kazıcıları hayret içinde / 28.03.2024
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024