TBMM Dışişleri Komisyonu, terörizmle mücadele konusundaki iki uluslararası sözleşmenin onaylanmasını uygun bulan tasarıları benimsedi. Komisyon, ANAP Van Milletvekili Kamran İnan başkanlığında toplanarak, iki ayrı uluslararası sözleşmeyi içeren tasarıları ele aldı.
Komisyon, BM tarafından hazırlanarak 20 Mayıs 1999 tarihinde New York'ta imzalanan "Terörist Bombalamaların Önlenmesine İlişkin Uluslararası Sözleşme'nin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Tasarı"yı kabul etti.
Komisyon Başkanı Kamran İnan, tasarıların olumlu olduğuna işaret ederek, "Terörizmle mücadelenin bu kadar gündemde olduğu bir süreçte bu söylem insana hoş geliyor ama bakalım nasıl olacak?" dedi.
İnan, Tasarı ile ilgili sorularına yanıt alamadığı için Dışişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü temsilcilerine, "En basit sorulara bile yanıt vermiyorsunuz. Ev ödevinizi burada mı yapacaksınız?" diyerek, bürokratların hazırlık yapmadan Komisyon'a gelmelerini eleştirdi.
Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Ramazan Er, İnan'ın "Bu sözleşmenin müzakerelerine katılmadınız mı?" sorusuna, "Hayır efendim, böyle bir şey mümkün olmadı" yanıtını verdi. İnan, buna karşılık, "Harika bir koordinasyon örneği bu" diyerek, tepkisini dile getirdi.
Sözleşme, taraf devletlerde terörist bombalamaların önlenmesi, bombalama suçlarının ağır cezalara tabi tutulması için gerekli önlemlerin alınması ve işbirliğinin sağlanmasını amaçlıyor. Sözleşme'de tanımlanan suçlar, yürürlük tarihinden önce taraf devletler arasında akdedilmiş suçların iadesi andlaşmasındaki iade edilebilir suçlara dahil addediliyor. Suçu işlediği iddia edilen kişinin topraklarında bulunduğu taraf devlet, bu kişiyi iade etmediği taktirde, suç kendi topraklarında işlensin veya işlenmesin kanunlarınauygun bir yöntemle cezai kovuşturma için durumu yetkili makamlara iletmekle yükümlü sayılıyor. Ayrıca Sözleşme, taraf devletlerin birbirlerine adli yardımda bulunmalarını da öngörüyor.
Türkiye, Sözleşme'yi bazı çekinceler koyarak kabul etti. Türkiye'nin iade talebinin reddedilebileceği durumları tanımlayan maddeler, bu suçları işleyenlerin yasal takibata uğramayacakları veya yargılanmayacakları şeklinde yorumlandı.
Türkiye, ayrıca, bir devletin silahlı kuvvetleri dışında silahlı kuvvet ve gruplara hukukta halen anlaşılan ve uygulanandan farklı bir statü verilmesi, Sözleşme'nin uygulanması ve yorumlanmasından doğacak uyuşmazlıkların iradesi dışında tahkime ve Uluslararası Adalet Divanı'na götürülmesine neden olacak maddelere de çekince koydu.