Hayatı ibadet mantığıyla yaşamalı
Üç aylar ile birlikte önce kendimizi bir muhasebeye çekmeli, tevbe-istiğfar etmeliyiz. Hayatımıza yeni bir düzen getirmeli, tam bir ibadet mantığıyla yaşamalıyız. Günlük namazımızı mutlaka kılmalıyız. Kılmayanlar hemen başlamalı, arada bir kılanlar hiç kaçırmadan devamlı kılmalı, devamlı kılanlar nafile namazlara da başlamalı, kaza namazı olanlar da kazalarını eda etmelidir.
Recep ve Şaban ayında Pazartesi ve Perşembe günleri ciddi bir mazeretimiz yoksa oruç tutmalı ve Ramazan orucuna hazırlanmalıyız. Kur'an okumalı, bilmiyorsak mutlaka öğrenmeli, her müslümana gerekli olan itikadi, ameli ve ahlaki bilgileri mutlaka öğrenmeliyiz. Yeni dostlar, arkadaşlar edinmeli, fazıl ve kamil insanları ziyaret etmeli, hayır dualarını almalıyız. Sıla-i rahim yapmalı, hastaları ziyaret etmeli, anne ve babalarımıza, büyüklerimize saygı ve hürmette kusur etmemeliyiz.
Her fırsatta Cenab-ı Hakk'ı tefekkür edip O'nu çokça zikretmeli, Allah'ı zikir ile kalblerimizi cilalamalıyız. Ayrıca bu aylarda hayır ve hasenata yönelmeliyiz.
RESULULLAH SEVGİSİ
Allahu Teala şöyle buyurdu:
-"De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, kabileniz, elinize geçirdiğiniz mallar, kesada uğramasından korka geldiğiniz ticaret ve hoşunuza gitmekte olan meskenler size Allah'tan, O'nun Peygamberinden ve O'nun yolundaki cihaddan daha sevgili ise, artık Allah'ın emri gelinceye kadar bekleye durun." (Tevbe: 24) Resul-i Ekrem de şöyle buyurdu:
- "Kul iman etmiş olmaz, ta ki ben ona ehlinden, malından ve bütün insanlardan (bir rivayette de) kendi nefsinden daha sevimli olmadıkça."
Üç aylar ile birlikte önce kendimizi bir muhasebeye çekmeli, tevbe-istiğfar etmeliyiz. Hayatımıza yeni bir düzen getirmeli, tam bir ibadet mantığıyla yaşamalıyız. Günlük namazımızı mutlaka kılmalıyız. Kılmayanlar hemen başlamalı, arada bir kılanlar hiç kaçırmadan devamlı kılmalı, devamlı kılanlar nafile namazlara da başlamalı, kaza namazı olanlar da kazalarını eda etmelidir.
Recep ve Şaban ayında Pazartesi ve Perşembe günleri ciddi bir mazeretimiz yoksa oruç tutmalı ve Ramazan orucuna hazırlanmalıyız. Kur'an okumalı, bilmiyorsak mutlaka öğrenmeli, her müslümana gerekli olan itikadi, ameli ve ahlaki bilgileri mutlaka öğrenmeliyiz. Yeni dostlar, arkadaşlar edinmeli, fazıl ve kamil insanları ziyaret etmeli, hayır dualarını almalıyız. Sıla-i rahim yapmalı, hastaları ziyaret etmeli, anne ve babalarımıza, büyüklerimize saygı ve hürmette kusur etmemeliyiz.
Her fırsatta Cenab-ı Hakk'ı tefekkür edip O'nu çokça zikretmeli, Allah'ı zikir ile kalblerimizi cilalamalıyız. Ayrıca bu aylarda hayır ve hasenata yönelmeliyiz.
RESULULLAH SEVGİSİ
Allahu Teala şöyle buyurdu:
-"De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, kabileniz, elinize geçirdiğiniz mallar, kesada uğramasından korka geldiğiniz ticaret ve hoşunuza gitmekte olan meskenler size Allah'tan, O'nun Peygamberinden ve O'nun yolundaki cihaddan daha sevgili ise, artık Allah'ın emri gelinceye kadar bekleye durun." (Tevbe: 24) Resul-i Ekrem de şöyle buyurdu:
- "Kul iman etmiş olmaz, ta ki ben ona ehlinden, malından ve bütün insanlardan (bir rivayette de) kendi nefsinden daha sevimli olmadıkça."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.