Tam bağımsızlığın ilk adımı

Prof. Dr. Haydar Baş'ın 18.05.2012 tarihli yazısıdır.

Dört tarafı düşman çizmeleri altında ezilen vatanımızın kurtuluş meşalesinin yakıldığı 1919'dan 93 yıl geçmiş.

Yokluk ile verilen büyük bir dirilişin başlangıcıdır 19 Mayıs. Bir bilek, bir yürek olmanın adıdır.

Türk, Kürt, Laz, Çerkez vs. fark etmemiştir. Herkes cephede vatan savunmasındadır.

Askerimiz, düşman askerlerinin gıpta ile bahsettiği 'şehitlik mertebesi'ne bir an önce erebilmek için "önce ben şehit olayım" duaları ile canını feda etmiştir.

Kurtuluş Savaşı'nda verilen mücadele ve yazılan kahramanlık destanları halen gönüllerde ve dillerdedir.

Bu savaşın kazanılmasında ve sonrasında kurulan yeni cumhuriyetin ayakları üzerinde durabilmesinde zafer, tam bağımsızlıkta gizlidir.

Her ne şartta olursa olsun içeriden veya dışarıdan gelecek bir müdahaleye izin verilmemiştir.

Hem siyasi bir müdahaleye izin verilmemiştir, hem de milletin birliğini bozacak hassasiyetlerin önü kesilmiştir.

Bu sebeple, Kurtuluş Savaşı'nın zaferle neticelenmesinin ardından başlayan Lozan görüşmelerinde müslim ve gayrimüslim ayrımı dışında bir farkı Türk heyeti kabul etmemiştir.

Ancak, o tarihte Türklerin kabul etmediği şartları ileride iknaya zorlayacaklarını söyleyenlerin ifadeleri meşhurdur.

Genç Türkiye Cumhuriyeti Devleti, emperyalizme karşı verdiği mücadelede henüz bir asrı dahi geride bırakmamıştır.

Devletimizin bekası, kuruluşundaki "iç siyasette ve dış ilişkilerde tam bağımsızlık" ilkesi ile mümkündür.

Tam bağımsız Türkiye, devleti ve milleti ile bir bütün olduğu sürece ezilen halklar ve sömürülen devletler için her zaman ve devirde örnek olmaya devam edecektir.

Prof. Dr. Haydar Baş'ın 19 Mayıs mesajı

Prof. Dr. Haydar Baş, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı münasebetiyle bir kutlama mesajı yayınladı.

Mesajında, milli bayramlar ve milli kimlik etrafında milletçe kenetlenmenin önemine vurgu yapan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş mesajında şunları kaydetti: "Milli bayramlar ve milli kimlik etrafında kenetlenmeye her zamankinden daha fazla muhtaç olduğumuz şu günlerde, 19 Mayıs'ı anmanın gururunu milletçe ve coşkuyla yaşıyoruz.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs 1919'da Samsun'a doğru hareket ettiğinde, ülke işgal, yokluk ve ihanet içinde boğuşuyordu. Milletin direnci kırılma noktasına getirilmişti.

'Türk vatanı manda olacaktı'

Batılı güçler bu son Türk vatanını kendilerine manda bir ülke haline getirmeyi planlamış ve bu amaçla gerekli adımları atmaya başlamışlardı.

Umutsuz, moralsiz, silahsız, parasız, pulsuz halk kitlelerinin içindeki bağımsızlık aşkını yeniden alevlendiren ve bu aşkı Anadolu'ya karış karış yayan Gazi Mustafa Kemal, Samsun'a adım attığı anda bütün dünyaya şöyle haykırıyordu: 'Bu toprakları haçlı ordusunun çizmeleri altında ezdirmeyeceğim. Türk milleti, yeniden özgür ve egemen olmayı başaracaktır.'

'Zafer İzmir'de taçlandı'

Bu bağımsızlık ruhuyla 19 Mayıs'ın müjdelediği zaferler İzmir Milli İktisat kongresi ile taçlandırılmış; onlarca cephede savaşarak harap ve bitap düşmüş Türk milleti, Milli İktisat kongresinin ekonomik atılımlarıyla şahlanmıştır.

Ey Türk gençliği, çok zor bir dönemden geçtiğimiz şu günlerde, Atatürk'ün size armağan ettiği bu bayramı, bir ilham kaynağı olarak görerek, aynı milli heyecanı taşımalısınız. Türkiye'nin kurtuluşuna giden yol, bu heyecan, bu bağımsızlık ruhu, bu inanç ve bu azimde yatmaktadır.

'Bağımsızlık vazgeçilmezdir'

Bir milletin bağımsızlığı, o milletin dünya sahnesinde var olabilmesinin vazgeçilmez en temel şartıdır.

Onun içindir ki Türk Milleti bağımsızlığına canı pahasına sahip çıkmıştır, bundan sonra da sahip çıkmaya devam edecektir. Devlet ve milletimizin bağımsızlığını elinden alma gayretine girenler, bağımsızlığımızı yok edip, tüm dünyaya ve özellikle tarihi coğrafyamıza egemen olmak istemektedirler. 

Bundan 98 sene öncesinde olduğu gibi, bugün de Yüce milletimizin ve elbette Atatürk tarafından kendilerine Cumhuriyet'imizin emanet edildiği gençlerimizin azmi ve kararı, bütün bu oyunları bozmaya muktedirdir. 

19 Mayıs, işte bu bağımsızlık karakteri, azmi ve kararının abideleştiği gündür.

'Türk milleti tek bir millettir'

Kürdüyle, Türküyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Alevisiyle ve Sünnisiyle bu topraklarda yaşayan herkes tek bir millettir ve bunun adı Türk Milleti'dir. Bu ruhla Milli Mücadeleyi kazandığımızı ve kardeş olduğumuzu unutmadan maddi ve manevi değerlerimize sahip çıkmalıyız. 

Bu duygularla, Milli Mücadelenin abide ismi Mustafa Kemal Paşa'yı ve silah arkadaşlarını bu güzel günde rahmetle anıyor, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı'nın bütün milletimize hayırlı olmasını diliyorum." (18.05.2017-Yeni Mesaj)