Türk Milletinin dört mevsimi

“Millet birlik olunca böyle oluyor!” “Yetmez ama Allah belâlarını versin!” Dört gündür Türkiye’de dillerde en çok gezinen sloganlar bunlar!AKP’li rantiyecilerce yok edilmek istenen Taksim Gezi Parkı’na önce Taksim’in, sonra İstanbul’un ve sonra da bütün Türkiye’nin sahiplenişini, Haçlı Avrupa; “Barbar dediğimiz on binlerce Türk, doğa için savaşıyor!” diye hayretle izliyor!Irak, Tunus, Mısır, Libya’da; ABD’li işgalci askerlerin popolarında gezdirilerek güya habercilik yaptırılan “İliştirilmiş Basın” ve medyanın Türkiye’deki temsilcileri, tasmalı-ucuz-dolmakalemler ve Tv’ler, bir şey yokmuşçasına davransalar da, habercilik ve gazeteciliğin nâmûsunu ispatlayan duyarlı medya organlarını ve ekiplerini ayakta alkışlıyorum! Teşekkür yetmez ama elimden gelen bu, kabûl etsinler lütfen...On yıldır, oyla başımıza belâ edilen, İleri Demokrasi’nin şımarttığı; bölücü, kibirli, ayrılıkçı İleri Demokrat Sultan ve şürekasının, işine son verilişini seyrediyoruz! “Millete kulak vermeyenin, millet kulağından tuttuğunda aklını alır!” millî uyarısının gerçekleşmesini izliyoruz!Yandaşlara, ucuz dolma kalemlere göre Türk Baharı’ymış! Hadi be! Buna Türk Milletinin Dört Mevsimi denir a salaklar!Günlerdir bir direniş var doğrudur! Ama direnişçinin kim olduğunu ve kime direndiğini doğru ifade etmeliyiz! Günlerdir R.T.E. ve kurmayları, polisi insafsızca kullanarak direnmeğe çalışıyorlar! Direnen direnişçi varsa, AKP’lilerdir!Bütün dünya biliyor ki Türk Milleti, AKP’nin ve “Ben yaptım oldu!” zihniyetli Şımarık Kasımpaşalı’nın işine son veriyor! Bazı Milliyetsiz milliyetçilerin; “Altı-ok”ta “halkçılık” ve “milliyetçilik”in ayrı ayrı belirtilmesindeki sebebi anlayamayan bağnaz Kemalist ve Atatürkçülerin, neden kırk yıldır; “halklar, halkların kardeşliği, halkların eşitliği” ve “halklara özgürlük” terânesinde direndikleri anlaşıldı mı? Dinler Diyalogcusu, Medeniyetler İttifakçısı, BOP Eş Başkanı R. Tayyip’in neden Türk Milletini 36 parçaya bölmeğe çalıştığını, anladık mı?Binlerce yıldır aynı coğrafyayı, aynı kültür iklimini yaşayarak taşlaşmış, “Renkli Mermer”leşmiş Anadolu Türklüğünü ve Türk Milletini; neden Türk-Kürt, Sünni-Âlevi diye ayırmağa çalıştıklarını anlayabildik mi?Çünkü bir ve birlik olunca, Millet olunca, böyle oluyor!Hiç kimsenin etnik kimliği aklına gelmeden on binlerce, yüz binlerce ve milyonlarca kişi olarak Türk Milleti, Ay-Yıldızlı Bayrakla ayakta!Yıllardır yeri geldikçe ve ısrarla; “Türk Milletinin sessizliğini ciddiye alın! Bu suskunluk, fırtına öncesi sessizliğidir! Millet dişlerini gıcırdatıyor, öfkeyle soluklanıyor, homurdanıyor! Millet yumruğunu sıkıyor!” diye haykırıp durdum!“Bu milletten bir şey olmaz!” diye bedbinleşerek millete dil uzatanlara karşı çıktığımda ise hamâsetle suçlandım! Türk milletini çok iyi tanıdığımı çünkü bir Türk olduğumu şükrederek, hamd ederek tekrarlayıp durdum!Şimdi; “Hocam! Haklıymışsınız! Sizden ve Türk Milletinden özür diliyoruz!” diyen telefonlar alıyorum ve bütün yüreğimle; “Kendinizden özür dileyin! Çünkü Türk milleti sizsiniz!” diyorum!Muğla’da; bozkurt işareti yapanla zafer işareti yapan yanyana ve hemen yanlarında, Türk bayrağı taşıyan elli yaş üstü bir Kürt! “Mustafa Kemal’in askerleriyiz! Türk Gençliği göreve!” sloganını birlikte atan gençlerin hemen yanında; “Türk yaşlıları da göreve!” diye haykıran elli yaş üstü bir Türk, yanyana!...Kucağında çocuğu ile anneler; dede-baba-oğul kol-kola, öğretmenle öğrenci, sanatçıyla seyirci yanyana! Beşiktaşlı, Fenerbahçeli, Galatasaraylı, Göztepeli, Karşıyakalı, Trabzonsporlu, Eskişehirsporlu, Kayserisporlu bütün futbol fanatikleri kolkola! BTP’li, AKP’li, CHP’li, MHP’li, BBP’li, İP’li, ÖDP’li hatta BDP’li Türk Milleti omuz omuzalar! Millet arasında; ne etnik, ne dinsel, ne mezhepsel bir ayrılık yok! Bir öfke birliği var, muhatâbı R.T. Erdoğan ve AKP!.. Ortak ve Türkiye’nin her yerinden gökkubbeyi patlatan slogan tek: “Hükümet İstifa! Tayyip İstifa!”“Başbakan ve Lider gündem oluşturmalı”ymış! “Gündem olamayacaksa orda oturmamalı”ymış! Doğru söze kim, ne der? Kibirli, hâris, hasîs kişiler gündem oluşturacağım diye böyle gündem olurlar işte!Beşar Esad’dan da; “Geçmişin hatırına Erdoğan ve Arınç’a iltica hakkı tanıyorum!” diye davet de var! “Kınamayınız! Çünkü kınadıklarınızı harfiyyen yaşamadan ölmezsiniz!” Hadisinin hikmetini, harfiyyen yaşıyoruz değil mi?“NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE” vesselâm...Selâm, sevgi, duâ...