New York Columbia Üniversitesi öncülüğünde gerçekleştirilecek "Ege Deprem Projesi" adlı girişimle ilgili stratejinin belirlenmesi amacıyla 30 Temmuz-1 Ağustos tarihleri arasında Yunanistan'ın Selanik kentinde bir çalışma toplantısı yapılacak. Bunu, 2 Ağustos'ta ilgili taraflar arasında Pire'de imzalanacak işbirliği protokolü izleyecek.
Projenin amacının, 4 ülkeden gelecek yerbilimci, mühendis ve kamu politikası uzmanlarının birarada çalışmalarıyla, Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde meydana gelebilecek bir depremin yaratacağı riskin boyutunu ortaya çıkarmak olduğu kaydedildi. Uzmanlar, depremlerin vereceği potansiyel zararı tahmin etmenin yanı sıra bunun ekonomik ve sosyal sonuçlarını da değerlendirmeye gayret edecekler.
Stres alanları değişti
Uzmanlar, 1999 yılında Türkiye'de meydana gelen büyük depremlerin, Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerindeki stres alanlarını başka taraflara yönlendirdiğini düşünüyorlar. Bunun sonucu olarak İstanbul ve bölgenin diğer bazı kesimlerinin önümüzdeki birkaç onyıllık dönemde büyük hasarlı deprem riski altında bulunduğu tahmin ediliyor.
Oluşturulan ekip Kuzey Anadolu Fay Hattı'nı inceleyerek, kırılma noktalarını saptayacak. Bu saptama, yeni geliştirilen yüksek çözünürlüklü sonar ve jeo-fizik cihazlar aracılığıyla yapılacak. Söz konusu cihazların, deprem faylarının çok net resimlerini çektiği belirtildi.
Deniz diplerinde fay izi
"Fazla derin olmayan okyanus ve deniz diplerinin, bir tür teyp kayıt cihazı işlevi gördüğü ve belli bir fay üzerindeki deprem faaliyetini kaydettiği" uzmanlar tarafından ifade edildi. Yeni teknolojik cihazlar, bu izlerin resimlerini çekiyor. Resimler, daha sonra uzmanlar tarafından değerlendiriliyor. Bu arada depremlerin vereceği zararın insani boyutunun anlaşılabilmesi için çalışma yapacak ekiplere ekonomist ve sosyal bilimcilerin de katılacakları ifade edildi. Çalışmalara, Columbia Üniversitesi Lamont-Doherty Enstitüsü uzmanlarının yanı sıra İtalya Bologna Üniversitesi deniz jeolojisi uzmanları, Selanik Üniversitesi ve merkezi Gebze'de bulunan Marmara Araştırma Merkezi uzmanları da istirak edecek.
Projenin amacının, 4 ülkeden gelecek yerbilimci, mühendis ve kamu politikası uzmanlarının birarada çalışmalarıyla, Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde meydana gelebilecek bir depremin yaratacağı riskin boyutunu ortaya çıkarmak olduğu kaydedildi. Uzmanlar, depremlerin vereceği potansiyel zararı tahmin etmenin yanı sıra bunun ekonomik ve sosyal sonuçlarını da değerlendirmeye gayret edecekler.
Stres alanları değişti
Uzmanlar, 1999 yılında Türkiye'de meydana gelen büyük depremlerin, Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerindeki stres alanlarını başka taraflara yönlendirdiğini düşünüyorlar. Bunun sonucu olarak İstanbul ve bölgenin diğer bazı kesimlerinin önümüzdeki birkaç onyıllık dönemde büyük hasarlı deprem riski altında bulunduğu tahmin ediliyor.
Oluşturulan ekip Kuzey Anadolu Fay Hattı'nı inceleyerek, kırılma noktalarını saptayacak. Bu saptama, yeni geliştirilen yüksek çözünürlüklü sonar ve jeo-fizik cihazlar aracılığıyla yapılacak. Söz konusu cihazların, deprem faylarının çok net resimlerini çektiği belirtildi.
Deniz diplerinde fay izi
"Fazla derin olmayan okyanus ve deniz diplerinin, bir tür teyp kayıt cihazı işlevi gördüğü ve belli bir fay üzerindeki deprem faaliyetini kaydettiği" uzmanlar tarafından ifade edildi. Yeni teknolojik cihazlar, bu izlerin resimlerini çekiyor. Resimler, daha sonra uzmanlar tarafından değerlendiriliyor. Bu arada depremlerin vereceği zararın insani boyutunun anlaşılabilmesi için çalışma yapacak ekiplere ekonomist ve sosyal bilimcilerin de katılacakları ifade edildi. Çalışmalara, Columbia Üniversitesi Lamont-Doherty Enstitüsü uzmanlarının yanı sıra İtalya Bologna Üniversitesi deniz jeolojisi uzmanları, Selanik Üniversitesi ve merkezi Gebze'de bulunan Marmara Araştırma Merkezi uzmanları da istirak edecek.