Utanı-yorum!

Aynamdaki dedi ki; "De ki; Sana ve Sen'in haricinde ortaya söyleniyorum!"Duâ ile rahmet dileklerimle saygı ve ihtirâm ile... Elli yedi yıllık ömrünün her saniyesine elli yedişer kere kurban olmağa râzı olduğum Özel Adam Güzel Türk!Adlar içinden ad seçerek adlandırıp tarih huzûrunda özel bir yer verdiğimiz Atatürk!Güzel adlı Mustafa! Özel adlı Kemâl!Özelle güzeli birleştirenlere katkı olsun diye Atatürk'le süslediğimiz Mustafa Kemâl!Heey! Sarı Paşa'm!Sana duâdan başka seslenemeyeceğimi biliyorum!Bu yüzden -Allah'a sığınarak- Sana hitâben ama ortaya sesleneceğim! Söyleneceğim!Bilmezlerin, nâdanların, Sen'in adından geçinen yobazların yaptığı gibi câhilâne davranmayacağım! Olanları Sana şikâyet etmek gibi bir şirke, yanlışa düşmeyeceğim hâşâ!Biliyor ve iman ediyorum ki; "Külli nefsin zâikatü'l-mevt.-Her nefis ölümü tadacaktır." (Âl-i İmran - 185, Enbiya-35, Ankebût-57) Allah hükmüne göre, ölümü tatdın! Dünya değişerek ahirete intikâl ettin. Sana tanınan mühlet içinde yani ömrün süresince, üzerine düşeni hakkıyla hatta -Allah'ın yardım etti- fazlasıyla yaptığına; bu dünyada da, Mahşer Günü'nde de tanıklık ederim.Lâin Muaviye ve soyuna "hazret" diyen günümüz Yezidleri Emevistler, ne kadar inkâr etseler de tımarhane kaçkını, yalancı, müfterî Püsküllü Pajvandlar ağızlarından yellenseler de; biliyorum ki şeytan ve evliyai'ş-şeytan'lara direnebildiği kadar Allah Dostları'na yaklaşır insan!Son nefesinde, sağa dönerek; "Ve aleyküm selâm" diye selamlaştığına, selâm olsun!"Eğer kitapları sağlarından verilenlerden iseler, / Kitabı sağından verilen kişi sana selâm olsun" (Vâkıa-90-91) tarifini biz yapmadık hâşâ! Allah, sevdiklerini son nefeslerinde de yalnız bırakmıyor elhamdülillah...Sadece o selamlaşma ânın bile seni anlayanlarca manidâr ve itle alâmete, kurtla kıyamete kalacaklara, ibret olsun diye çarşaflar yırtarak can çekişenlere ve dalkavuklara, vuvuzelalara kapak olmaya yeter!Bana hakkını helâl et Güzel Adam Özel Türk!Emanetlerine asla hıyânet etmedim, ihânet edenlere de direndim, direniyorum, direneceğim! Gücüm yetmediyse bazen, gücümün yetmediği hallere, üzülüyorum ama utanmıyorum! Zâlim benden fizîken güçlü çıktı ama baş eğen mazlûm olmadım, olmayacağım! Onlar kefenimizle çıktık diyorlar, ben Abdurrahman Gazi'ce kellem koltuğumda "MEYDAN"ımdayım! Seninle ve çilekeş yoldaşlarınla yüzleşmeğe hazırım!Bana hakkını helâl et! Vallahi helalleşmeyi hak edenlerdenim!Hâce Ahmet YESEVÎ'nin; "Türklük kaderim, din seçimimdir" tesbitinden hareketle; "Elhamdülillah Müslüman Türk'üm!" diyerek Allah rızası için, Millet bütünlüğü ve Vatanın bölünmezliği uğruna fedâ etmeğe hazır olduğum bir ömür sürüyorum!Bu davranışlarımı hamâsî bulup bana "aptal" diyenlere; harîs diyorum, bencil, egoist, kurnaz diyorum! İstihza ile yüzlerine karşı gülümsüyorum eyyamcıların!Bana hakkını helâl et! Vallahi hak ediyorum!Hakkını helâl ettiğini hissedeyim ki; "Ve dirildik ölümü öldüren bir ölüşle!" diyerek ölüme saldırayım bir daha! Kaderimde bu uğurda ölüm varsa; ölü'm, diri'mden daha fazla iş yapsın inşallah.Ben senden râzıyım, Senden Allah'ım da râzı olsun Özel Adam Güzel Türk ATATÜRK...Yol yapıyorlar, yollarını bulmak için utanmazlar! Köprüler yapıyorlar, suçlularını kaçırmak için arsızlar!Allah ile aldatıp milletvekilleri çıkarttırıyorlar, arsızları Gazi Meclis'te aklamak için yemînsizler!Utanır oldum! Şühedâ emaneti Cennet vatan'da yaşamaktan hayâ eder oldum!Bekçi Baba'nın; "Ben buradayım" anlamına gelen düdük sesiyle sağladığı asayiş artık; Orduyla, polisle, panzerlerle, TOMA'larla, tazyikli sularla, biber gazlarıyla, plastik mermilerle sağlanamıyor!İçeride horozlanıp, dışarıda korkak tavuklaşıyorlar, utanıyorum!Dostlukları belli değil, düşmanlıkları belli değil!Kutadgu Bilig'den, Devlet olmanın kuralarını defalarca hatırlattım; duyuyorlar, dinlemiyorlar! Bir daha tekrarlayayım... Hakan, vatandaşlarından üç maddelik bir istekte bulunur;I- Yasalarıma uyun. II- Verginizi ödeyin. III- Dostumu dost, düşmanımı düşman belleyin.İlk Divan'da Beğler ve Hâcipler vasıtasıyla vatandaşlar cevap verirler;I- Yasalarına uyarız ama âdil olursa. II- Vergimizi öderiz ama gümüşün ayarını düşürmezsen. III- Dostunu dost, düşmanını düşman belleriz ama can ve mal güvenliğimizi sağlarsan...Can güvenliğimiz, mal güvenliğimiz yok! Yol emniyeti, sınır güvenliği yok! Paramızın pul kadar değeri yok! "Analar ağlamasın!" diye duygu sömürüsü yapıp milletin anasını, yasalarla ağlatıyorlar!Artık hakimiyet, milletin değil; bir Uzun Adam'ın! Demokrasi, gereken durakta inilecek bir tramvay! Geç kalana da asla yer yok! Bir adamı alkışlayanlar ödüllendiriliyor, ıslıklayanlar -çocuk ta olsa- hapsediliyor! Tatar Ramazan rolü yapan sanatçıların alayı korkak!Şâirler ürkek, yazarlar yalaka!Millet zorda, Devlet darda! Bu panoramanın adı da istikrar!Utanıyorum..."OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN." Vesselâm...Selâm, sevgi, duâ...