Yandaş basın ve medyaya mill uyarı

Günlerdir Türkiye’de bir rüzgâr esiyor, benim Müslüman-Türk rûhumda ise fırtınalar var!“Söylesem te’sîri yok, sussam gönül râzı değil!” diyen Fuzûli karakteri ile veya “Deyirem ölürem, demirem olmur!” diyen Azaplı Mikâil sitemiyle söylenmek hakkımı kullanacağım!Ukalâlık sayılsa da kendimi âcilen ve özetle tanımlamam lazım!Ben; “O’nun delillerinden biride gökleri ve yeri yaratması, lisanlarınızın ve renklerinizin değişik olmasıdır.” (Rûm-22) Âyeti’nden ve birbirimizi tanıyalım diye kavim kavim yaratıldığımızı duyuran âyetlerden cesâret ve hareketle Türk olduğunu bilen, “Türkoğlu Türk’üm” diyen, Kelime-i Şehâdet’le de îmanını ikrâr eden bir Müslümanım...“Sizin en hayırlınız -kavminin zulüm ve haksızlıklarını destekleme gibi bir günah işlemeden- kendi soyunu müdafaa eden kimsedir.” (Ebû Davud, IV, s. 331, no: 5120) Hz. Peygamber(s.a.v.) hâdisinden hareketle soyunu sevmeye izinli olduğunu bilen Müslüman bir Türk’üm...Soydaşımı, kandaşımı, dindaşımı sevmekle; millî ve dîni değerlerimizi korumakla, istiklâlimizi muhafaza ile ve onun timsali Al-Bayrağın inmemesi, Ezân-ı Muhammedî’nin dinmemesi için gerekirse herkesten önce ölmeğe hazır bir millet fedâisiyim.Millî-dîni teâmüllerimize uygun görmediğim için demokrat değilim ama İmam Ali(r.a.)’nin; “Zaman sana uymazsa sen zamana uy” öğüdünden hareketle Muhteşem Türk Atatürk’ün kurup millete mîras bıraktığı Cumhuriyet gereği, yöneticileri seçmek için sandığa giden ve oy kullanan bir Türk vatandaşıyım.Dolayısıyla;Türk Milletinden yanayım.Türk Milletinin teşkilatlanmış şekli olan Türk Devleti’nden yanayım.“Türk’üm” diyenlerden ve “Ne mutlu Türk’üm diyene” diyenlerden yanayım.“Zulmün karşısında susmak dilsiz şeytanlıktır.” Öğüdünden hareketle zâlime direnen haklıdan, hakkını arayan mazlumdan yanayım.Bir haftadan fazladır “Taksim Gezi Parkını korumak” adıyla başlayıp; zâlimleşen dünün mazlumları(!) AKP’lilerin faşizan baskılarına başkaldırıya dönüşen olaylar hakkındaki bilgileri, herkes gibi ben de az sayıdaki tarafsız ve cesur ekranlardan izledim, izliyorum...BOP Eş Başkanı Başbakan’ın bizzat ve özel talimatlarıyla güdüm altına alınarak tasmalanmış yandaş-yaygın basın ve medyaya rağmen; hâlâ memlekette habercilik ve gazetecilik nâmusunun var olduğunu ispatladıkları için de ilk alkışlayanlardanım!Ortak tanıdıklarla haber göndermiş olmama rağmen, düşüncelerimi anlatma şansını veya hakkını bana tanımadılar diye kızmadım, kızmıyorum, kızmayacağım! Çünkü sebebini biliyorum veya bildiğimi zannediyorum!Her şeye rağmen samîmiyetle bir uyarı yapmakla mükellefim: Ülkede habercilik ve gazeteciliğin namusunu ispatladıkları için alkışladığım yayın organları ve yöneticilerini, Köşk sâkini Abdullah Gül’ün itidâl çağrısından ve Başbakan Vekili Arınç’ın özür dilemesinden sonra; bütün olayları ve olanları sanki CHP yapmış ve yapıyormuş gibi anlaşılacak yorum ve yorumcularından dolayı, kınama hakkımı kullanacağım!Emeğinize yazık etmeyin! Duruşunuzu bozmayın!Haberci ve gazeteci nâmûsu ile size yakışanı yapmaya devâm edin! Millet size gereken ihtirâmı gösterdi, göstermeğe de devam ediyor! Ama yuhalanarak kabul edilmeyen CHP’lileri hatırlayarak, yayıncılığınızı CHP propagandasına kurban etmeyin, yazıktır!...Bir eliyle bozkurt, diğer eliyle zafer işareti yapan kişinin yanındaki sıkılı sağ ve sol yumruklu kişileri de sakın göz ardı etmeyin! Çünkü günlerdir, gece-gündüz meydanlarda gökkubbeyi; “Tayyip İstifa!” nârâlarıyla patlatan, her kesim ve kökenden oluşan muhteşem kalabalıklar; Meclis’teki iktidar ve muhalefet partilerinin tamamına uzak duruyorlar, bunu sakın atlamayın!Atlarsanız günlerdir harcadığınız asîl emeğinizi ziyân edersiniz...Otuz yıllık kalem erbâbı bir Türk Milliyetçisi olarak bu uyarıyı yapmayı kendime millî bir görev saydım ve uyarıyorum!Günlerdir olanlar; on bir yılın son altı yılında tahammül sınırlarını aşan Recep Tayyip Erdoğan baskılarına, başkaldırıdır! “Muhtar bile olamaz” denilen Tayyip Erdoğan’ın siyasi yasaklarını kaldırarak Başbakan olmasını sağlayan CHP’ye başkaldırıdır!Ve daha milletvekilleri mazbatalarını almadan Meclis’i çalıştıracağını, AKP’ye sayısal desteği sağlayacağını bildirerek Abdullah Gül’ün Köşk’e çıkışını sağlayan; her sıkıştığında Erdoğan’a destek ve kolaylık sağlayan MHP’ye başkaldırıdır!Gittikçe büyüyerek bütün Yurdu kapsayan bu Millî Başkaldırıda, Mecliste grubu olan bütün partiler, Milli Öfkenin hedefi ve muhatabıdır.Başladığı ândan beri, aralıksız ve naklen duyurduğunuz bu Milli Başkaldırının, öfkesine muhatap olan partilerden birine taraftarlık ederek emeklerinizi ve gösterdiğiniz ahlaklı cesâreti ziyan etmeyin! Yazık olur!“OLAMAZ TÜRK’E BAŞ, TÜRK’ÜM DEMEYEN.”Selâm, sevgi, duâ...