12 yürekli adam

2014 Dünya Basketbol Şampiyonası yarı finallerle devam etse de Türkiye olarak biz sahneden çeyrek finalde çekildik. Çoğu kişi için Türkiye'nin son sekize kalması büyük sürpriz oldu. Peki neydi bu takımı son yıllardaki '12 miskin adam'dan, mücadeleyi son ana kadar sürdüren, geriye düşse de pes etmeyen bir takıma dönüştüren?Öncelikle Ergin Ataman sporcu havuzunu düşünerek kafasında bir oyun planı kurdu. Bizim son 15 senedir hücum gücümüzü bağladığımız oyuncular artık devirlerini tamamlamıştı ve milli takıma güç vermek yerine zarar vermeye başlamışlardı. Onlar yoldan çekildiği için de Ergin Ataman'ın işi kısmen rahattı. Sinan gibi Ömer Aşık gibi mücadeleleri ve savunmalarıyla ön plana çıkan adamları takımın ana merkezine yerleştirdi. Önlerine de beyin olarak Preldzic'i koydu. Ana fikri hiç değiştirmeden maç içinde planlar uygulasa da, Milli Takımın bu turnuvadaki tarzı tavrı hep aynıydı. Tabi son turnuvalarda bizi yalnız bırakan şansımız da bu sefer çoğunlukla bizim yanımızda oldu. 20 yaş altı Avrupa Şampiyonası'nda en değerli oyuncu seçilen Cedi Osman'ın abileriyle beraber bu turnuvada boy göstermesi ve zaman zaman önemli işler yapması turnuvanın bizim adımıza en önemli artılarındandı. Bu turnuva bizim için geçiş turnuvasıydı. Geçmişe veda ederken geleceğin de kapısını yavaş yavaş aralamaya başladık.2001 yılında başlayan '12 Dev Adam' efsanesi artık bitti. O efsane kadroda Orhun Ene'nin yedeği olan Kerem Tunçeri bile artık Milli Takıma veda etti. Bu turnuvadaki basketbol tarzımızın ve genç takımlarda gördüğümüz basketbolun da ışığında artık yeni bir slogan, yeni bir takım, yeni bir heyecan yaratmamız lazım. Yeni gelen nesil bize çok büyük başarılar yaşatabilir. 79 jenerasyonu artık yerini 95 jenerasyonuna bırakıyor. Cedi Osman'ın yanı sıra Kenan Sipahi gibi bir guard, Furkan Korkmaz gibi uzun zamandır özlemini çektiğimiz bir şutör, Okben Ulubay, Metecan Birsen ve Emircan Koşut gibi çok önemli potansiyellerimiz var. Bunlar daha 20 yaş altında oyuncular. Onlara gerekli önem verilmesi ve 1. lig takımlarında 20-25 dakikadan az olmamak üzere süreler almaları durumunda hem milli takımın hem de kulüp takımlarımızın geleceğini değiştirebilecek oyuncular. İbrahim Kutluay, Hidayet Türkoğlu, Mehmet Okur, Hüseyin Beşok, Kerem Tunçeri, Kerem Gönlüm, Orhun Ene, Mirsad Türkcan, Harun Erdanay, 'Kelepçe' Alper Yılmaz ve daha niceleri. Teşekkürler büyük başarılar, büyük heyecanlar için. İnanıyorum ki yeni jenerasyon abilerinden aldıkları bayrağı daha büyük başarılar kazandırarak daha yukarılara taşıyacaklardır.