Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi geçtiğimiz Temmuz ayında bir rapor hazırladı. Hazırlanan bu rapor, Türkiye'yi yakından ilgilendiriyor. Özellikle farklı gündemlerle meşgul olan Türkiye, AB sürecinde hangi noktalarda hiç gündeme gelmiyor/getirilmiyor. Çok uzak değil, birkaç ay önce gündemden hiç düşmeyen konuların bugün gündeme getirilmemesi açıkçası beni korkutuyor ve endişelendiriyor. Çünkü AB süreci devam ediyor ve hükümetin hangi konularda ne gibi tavizler verildiği konusu bilinmiyor. Gündemde olan farklı konuların AB sürecini perdelemesi, en çok bu süreci gizli yürütmeyi ve verilen tavizleri vatandaşlarının gözünden kaçırmak isteyen hükümeti sevindiriyor olmalı.Neyse sözü başka noktalardan konumuza getirelim ve yukarıda bahsettiğim raporun ayrıntılarını irdeleyelim.Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinin hazırladığı bu rapor, Türk milletinin ailesinin bir unsuru olan Kürtlerle ilgili. Konsey her zaman olduğu gibi bu raporda da haddini aşarak Türkiye'nin "Kürtlerin kültürel varlığını tehdit değil zenginlik olarak algılaması" istiyor. Eğer Türkiye kendi vatandaşı olan Kürtleri tehdit olarak algılasaydı hiç bu kökene mensup bir kişi olan rahmetli Özal'ın Cumhurbaşkanı olabilmesi mümkün olabilir miydi? Parlamentoda Kürt kökenli çok sayıda vekil bulunduğu halde Türkiye'nin bu kökene mensup vatandaşlarını tehdit olarak algıladığını iddia etmek çok büyük bir kasıt ve fitne değil midir? Tehdit algılamasından AB'nin kastı, teröre bulaşmış olanlarsa -ki öyle- teröre yardım ve yataklık Batının hep yapa geldiği bir şey olduğundan bizi hiç şaşırtmıyor artık.Avrupa Konseyi bu raporla, olmayan bir şeyi varmış gibi göstererek iki kardeşin arasına fesat sokmaya çalışıyor. Zaten fesatlık ta en çok Avrupa'ya yakışıyor doğrusu.Avrupa konseyi söz konusu raporda Kürtleri "dünyanın devletsiz en büyük ulusu" olarak niteliyor. Alın bir fesatlık daha?Oysa Türkiye'deki Kürtlerin bir devleti var. Hem de çok güçlü bir devlet. Ve bu devlet onlara istedikleri en üst mevkilere kadar yükselme imkânı veriyor. Ama AB ısrarla Kürtlerin devletsiz oldukları fitnesini yaymaya devam ediyor.Raporda Türkiye'den birtakım yerine getirmesi istenen talepler de var.Türkiye'nin Avrupa Azınlık ve Bölgesel Diller şartını imzalayıp onaylamasıBir sonraki nüfus sayımında Kürtlerin sayısının tam olarak belirlenmesiKürtçe öğrenim görebilme olanağı yaratılması, üniversitelerde Kürtçe dil ve edebiyat dersleri verilmesiKürt ailelerin mevcut dil öğrenim olanakları hakkında bilgilendirilmesiTürkiye'de Kürt kültürünün tanıtımını sağlayacak merkezlerin kurulmasıKürt kültür derneklerinin resmen tanınması ve desteklenmesiAvrupa, basiretsiz siyasilerin boşluğundan yararlanarak Kürt vatandaşların hamisi gibi davranmakta ve ayrılıkçılığı destekleyen çalışmalar yapmakta. Oysa sıradan Kürt insanının ülkesiyle hiçbir sorunu yok. Ekonomik sorunlar yok mu? Var elbette, ama eğer birileri fesat sokmazsa bu sorunlar Kürt kardeşlerimizi devletiyle karşı karşıya getirmedi ve getirmez de. Ama AB, ısrarla Türkiye'yi bu konuda sıkıştırarak olmayan sorunları varmış gibi avaz avaz bağırarak, Kürtleri Türkiye Cumhuriyetine karşı kışkırtıyor. Bu oyuna elbette Kürt vatandaşlarımız gelmeyecektir. Tabii bu konularda ayrılıkçıları cesaretlendiren, AB'nin fesadıyla ortaya çıkan sorunların varlığını meydanlarda kabul edip, vatandaşlarımızı bölücü başının safına itenler oluyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024