ABD: İsrail'in Gazze'de sivilleri koruma niyeti ve sahadaki durum arasında fark var

Blinken ile İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron, Washington'daki görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

İsrail'in Gazze'nin güneyinde yürüttüğü "kampanyanın" üzerinden hemen hemen 1 hafta geçtiğini kaydeden Blinken, İsrail'in sivilleri korumaya ve insani yardımı artırmaya önem vermesi gerektiğinin altını çizdi.

Blinken, güvenli bölgeler ve iletişimin iyileştirilmesine odaklanılması gerektiğini belirterek insanların güvenli bir şekilde nereye gidebileceğini bilmesi gerektiğini dile getirdi.

İsrail ve ABD arasında üst düzey diyaloğun devam ettiğini aktaran Blinken, "İsrail'in Gazze'de sivilleri koruma niyeti ve sahadaki durum arasında fark var." değerlendirmesinde bulundu.

Biden, Netanyahu ile görüşmesinde, Gazze'deki sivillerin korunmasına vurgu yaptı

İsrail'in Gazze'de devam eden saldırıları karşısında sessiz kalmakla suçlanan ABD Başkanı Joe Biden, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesinde Gazze'deki son durumu değerlendirdi.

Beyaz Saray'dan yapılan açıklamaya göre Biden, İsrail'e olan kayıtsız desteğini vurguladı ve Gazze'deki rehinelerin durumundan derin endişe duyduğunu ifade etti.

Uluslararası Kızılhaç Örgütüne söz konusu rehinelerin Hamas'ın elinden kurtarılması için izin verilmesi gerektiğini kaydeden Biden, rehine takasının çökmesinden de Hamas'ı sorumlu tuttu.

Öte yandan Biden, Gazze'deki çatışma bölgelerinde kalan sivillerin korunmasının bir gereklilik, sivil halk ile Hamas üyelerinin ayırt edilmesinin ise önemli olduğunu dile getirdi.

Gazze'ye daha fazla insani yardım ulaştırılması gerektiğini vurgulayan Biden, İsrail'in bölgeye daha fazla yakıt sağlanması yönündeki kararını ise memnuniyetle karşıladı.

Biden ayrıca Batı Şeria'daki Filistinlilere yönelik artan şiddetten endişe duyduğunu ve bölgede istikrarın sağlanması gerektiğini kaydetti.

İsrail'in Gazze'yi işgalinde son durum

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı, İsrail'in "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme" gerekçesiyle kapsamlı saldırı düzenlerken İsrail ordusu da Gazze Şeridi'ne yoğun hava bombardımanı başlattı

İsrail'de 7 Ekim'deki saldırılarda 416'sı asker olmak üzere 1200 İsraillinin öldüğü, 5 bin 132 kişinin yaralandığı duyuruldu. İsrail ordusuna göre, Gazze Şeridi'ne düzenlenen kara saldırılarında 89, Lübnan sınırında ise 6 İsrail askeri öldürüldü.

Gazze'deki hükümete göre, 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'nde İsrail saldırılarında öldürülen Filistinlilerin sayısı 7 bin 112'si çocuk, 4 bin 885'i kadın olmak üzere 17 bin 177'ye yükseldi.

İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs'te de 7 Ekim'den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 265 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail ordusu, Gazze'de on binlerce yaralı ile sivilin sığındığı onlarca hastaneyi zorla tahliye ettirmek için yerleşkelerini ya da ana binalarını vurdu. İşgal sırasında bazı hastaneleri bastı. Saldırılarda yüzlerce kişi öldü ve yaralandı.

İsrail ordusunun 8 Ekim'den bu yana Lübnan'ın güneyine yönelik saldırılarında 22 sivil hayatını kaybederken, Hizbullah ile sınırda girdiği çatışmalarda ise 93 Hizbullah mensubu öldü.

Hamas ile İsrail arasındaki esir takası mutabakatı

İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalara 4 gün "insani ara" verilmesine ilişkin uzlaşma, 24 Kasım Cuma günü saat 07.00'de (TSİ 08.00) uygulamaya girmiş ve daha sonra 3 gün daha uzatılmıştı.

İsrail ile Hamas arasında varılan esir takası mutabakatı çerçevesinde Gazze Şeridi'nden 81 İsrailli esir, İsrail hapishanelerinden de 240 Filistinli esir serbest bırakıldı.

İsrail ordusu, 1 Aralık'ta "insani ara"nın bitmesinin hemen ardından Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına yeniden başladı.