ABD ile Avrupa Birliği arasındaki görüş ayrılıkları giderek artıyor. Anlaşmazlıklara son günlerde bir de İran politikası eklendi. ABD'nin 'şer ekseni' ülkeleri arasında gösterdiği ve vurmayı düşüdüğü İran, AB'nin bir numaralı ticaret ortağı. Bu yıl başında ABD Başkanı George Bush İran, Irak ve Kuzey Kore'ye 'şer ekseni' adını taktı ve Tahran yönetimini kitle imha silahları üretmekle suçladı. Başkan Bush'un İran Devlet Başkanı Muhammed Hatemi konusunda hayal kırıklığına uğradığı ve ondan desteğini çekmeye karar verdiği haberleri de buna eklendi. Oysa Bush daha önce Hatemi'nin reform planlarına ümitle bakıyordu.
AB, İran'a Türkiye'den daha çok önem veriyor
Avrupa Birliği'nde ise tersi söz konusu. Bir ay önce, sonbaharda İran'la ticaret ve işbirliği anlaşması yapılması konusunda karara varıldı. Daha şimdiden Avrupa Birliği, petrol, doğal gaz ve maden kaynakları zengin olan İran'ın bir numaralı ticaret ortağı. Avrupa'nın İran'a yaklaşması Amerika'da anlaşılmıyor ve hayal kırıklığına yol açıyor. Amerikalılar, Avrupalılar'ın İran'la nasıl birlikte çalışabildiğini anlamıyor. Oysa Amerikalılar'ın İran'la iş yapması dahi cezaya tabi. Avrupa'nın İran'a ilgisi sadece ekonomik nitelikli değil. Brüksel, Başkan Hatemi'nin liderliğindeki reformcu güçlerin işbirliği yoluyla daha güçlendirilebileceğine inanıyor. Ayrıca, bu yöntemle uyuşturucu ve insan kaçakçılığına, sığınmacı göçüne ve kitle ihmha silahlarının yaygınlaştırılmasına karşı ortak tavır alınabileceğini umuyor. Avrupa'nın çıkarlarını vurgulamak amacıyla, AB Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Javier Solana bu hafta Tahran'a gitti. Solana'ya göre, İran hükümetiyle işbirliği şansları insan hakları, teröre karşı mücadele, kitle imha imha silahlarının imhası ve İran'ın Ortadoğu sorunundaki tavrı konularında ilerleme sağlanmasına bağlı. Solana Tahran'daki görüşmelerinde açık konuştu. Buna rağmen, Avrupa'nın İran politikasının farklı olması, Amerika'da rahatsızlığa yol açıyor.
AB, İran'a Türkiye'den daha çok önem veriyor
Avrupa Birliği'nde ise tersi söz konusu. Bir ay önce, sonbaharda İran'la ticaret ve işbirliği anlaşması yapılması konusunda karara varıldı. Daha şimdiden Avrupa Birliği, petrol, doğal gaz ve maden kaynakları zengin olan İran'ın bir numaralı ticaret ortağı. Avrupa'nın İran'a yaklaşması Amerika'da anlaşılmıyor ve hayal kırıklığına yol açıyor. Amerikalılar, Avrupalılar'ın İran'la nasıl birlikte çalışabildiğini anlamıyor. Oysa Amerikalılar'ın İran'la iş yapması dahi cezaya tabi. Avrupa'nın İran'a ilgisi sadece ekonomik nitelikli değil. Brüksel, Başkan Hatemi'nin liderliğindeki reformcu güçlerin işbirliği yoluyla daha güçlendirilebileceğine inanıyor. Ayrıca, bu yöntemle uyuşturucu ve insan kaçakçılığına, sığınmacı göçüne ve kitle ihmha silahlarının yaygınlaştırılmasına karşı ortak tavır alınabileceğini umuyor. Avrupa'nın çıkarlarını vurgulamak amacıyla, AB Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Javier Solana bu hafta Tahran'a gitti. Solana'ya göre, İran hükümetiyle işbirliği şansları insan hakları, teröre karşı mücadele, kitle imha imha silahlarının imhası ve İran'ın Ortadoğu sorunundaki tavrı konularında ilerleme sağlanmasına bağlı. Solana Tahran'daki görüşmelerinde açık konuştu. Buna rağmen, Avrupa'nın İran politikasının farklı olması, Amerika'da rahatsızlığa yol açıyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.