Hükümetin "Demokratik açılım" ya da "Kürt Açılımı" ifadelerini ilk olarak ağzına aldığı sıralarda Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş; "Bu bir tiyatrodur. Kürt vatandaşa hiçbir katkısı olmayacağı gibi adı başka, içeriği başka manalar ve niyetler taşımaktadır." tespitini yapmıştı? Adı konmuş bir tiyatro, şimdi gerçekten de sahnelere taşınmıştır. Nasıl mı? Geçtiğimiz günlerde Başbakan R. T. Erdoğan açılım konusunda destek aramak için sanatçılarla yaptığı toplantı ile açılım, sanatçılara sahne startını da vermiştir. Böylece, açılıma sanatçılar da katılmakla, gerçekten de "açılım balosu, açılım tiyatrosu" şeklini almış oldu. İlahi, Haydar Hocam, zaman sizin söz ve davranışlarınızı, fikir ve tespitlerinizi ne kadar da haklı çıkarıyor.Görene!Peki şimdi ne olacak? Sahnelerde daha çok Kürtçe şarkılar söylenecek, işi bazıları o kadar abartacak ki kültürü ile asla alakası olmadığı halde Kürtçe pop, Kürtçe rep, Kürtçe sinemalar, velhasıl Kürtçe tiyatrolar (!) artacak.Arkasından diğer açılımlar, saçılımlar sahnelenecek?Bazıları bunu istismar edip, abuk sabuk fikirlerini; insan hakları, demokrasi söylemleri adı altında dillendirmeye başlayacak. Böylelikle, Milletin birliğinden çok ayrılığına kapılar aralanmış olacak, toplumsal kutuplaşmalar artacaktır.Bazıları kraldan daha fazla kralcılığa soyunacak? Anayasa tartışmalarına katılacak? Konusu olsun olmasın ağzı olanlar konuşacaklar? Ee Başbakandan gaz alanları artık kim tutar!Bazıları başladı konuşmaya? Toplantı çıkışında mikrofon uzatılan sanatçılardan biri "demokratik açılım için başta bu cunta anayasası değişmelidir" sözünü sarf etti bile?Savulun! Sanatçılar geliyor. Kim daha açılımcı, kim daha demokratik, kim daha şuncu, kim daha buncu? Sanatçılar bu görevi bir de rol üslenmek şeklinde algılarsa, siz seyreyleyin bundan sonra gümbürtüyü?Bu süreç, gerek Kürt vatandaşlarımızın, gerekse de diğer etnik farklılık sahibi vatandaşlarımızın asla işine yaramayacak, ecnebilerin ve üzerimizde hesabı olan güçlerin ekmeğine yağ sürülecektir. Zavallı vatandaşlar da olabilecek gelişmeleri seyretmekle ve anlamaya çalışmakla yetinecek ama nafile?Aman Allah'ım bu ne hâldir. Bu ne tiyatrodur?Şimdi yapılması gereken; bugün herkesin aklıselim düşünüp, seyredenler hangi tiyatroyu seyrettiğini, rol üslenenler, neyin rolünü üslendiklerini anlamaya çalışmalıdır. Yarın geç olabilir!
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Emanetine biz sahip çıkacağız / 18.04.2024
- ‘Haydar Hoca ezber bozandı’ / 17.04.2024
- Ölüm sende dirildi / 16.04.2024
- Sensiz zifiri karanlıklardayız / 15.04.2024
- Şevval orucu ve kurtuluş namazı hakkında / 13.04.2024
- Bayramı fırsat bilmelidir / 09.04.2024
- Elveda ey Ramazan / 08.04.2024
- ‘Oldum’ diyen insan azarmış / 06.04.2024
- Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır / 05.04.2024
- Konjonktürel değişim! / 04.04.2024
- ‘Haydar Hoca ezber bozandı’ / 17.04.2024
- Ölüm sende dirildi / 16.04.2024
- Sensiz zifiri karanlıklardayız / 15.04.2024
- Şevval orucu ve kurtuluş namazı hakkında / 13.04.2024
- Bayramı fırsat bilmelidir / 09.04.2024
- Elveda ey Ramazan / 08.04.2024
- ‘Oldum’ diyen insan azarmış / 06.04.2024
- Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır / 05.04.2024
- Konjonktürel değişim! / 04.04.2024