Aldatanlar, aldananlar

Aldatmak, olmayan bir şeyi varmış gibi gösterip karşıdakini o olmayan şeye inandırmak demektir. Dolayısı ile, kandıran kişinin yalan söyleyerek bu fiili işlemesi gerekir. Aldatılan ise iyi niyetinden ya da saflığından kanmıştır. Fakat aldatan kişinin yalan söylemesi Efendimizin (s.a.a.), "Mü'min birçok günahı işler ancak asla yalan söylemez" hadis-i şerifince yalan söyleyen ya da aldatan İslami bir sıfatın dışına çıkmış olur.Aldanma ve aldatmayı günümüze endekslersek, kısa bir zaman içerisinde Sayın Cumhurbaşkanının paralel yapı ve Gülen hakkında, "bilmiyorduk, aldatıldık" ifadeleri çok manidardır. Bu aslında aldanma değil çıkar ve oy kaygısı ile halkı aldatmaktır. Dolayısı ile de yalanın katmerlisidir. Sayın Cumhurbaşkanının başbakanlığı döneminde Suriye siyasetinde kardeşim dediği Esad'ı nasıl kandırdığına tarih şahittir. Ve bu aldatmaya mezhepler savaşı kılıfı uydurarak Şii-Sünni ayırımı yaparak Müslümanın Müslümana silah çekmesine zemin hazırlamışlardır. Aslında BOP kapsamında 22 İslam ülkesinin sınırlarının değiştirilmesi projesinde sıranın Yemen'e geldiği aşikârdır. Bu imani bir durumdur. Yemen'e saldıran adı Müslüman, liderlerinin ise kukla olduğu ülkeler Şii-Sünni ayrımının arkasına gizlenerek kendi halklarını kandırmaktadırlar. Heyhat ki, ülkemizin idarecileri de maalesef bu oyuna çanak tutmaktadır. Ne idüğü belirsiz, cübbesini şalvarını din zanneden zavallılar, işgal ettikleri kürsülerden BOP'un borazanlığını yaparak Sünnilerin Şiileri öldürmesine destek çıkmaktadırlar. Bu desteği Suriye'deki iç savaşta da göstermişlerdir. Müslümanın Müslümana canı, malı, namusu haram iken bu fetvayı veren zevat kendilerine bağlı toplulukları da aldatmaktadırlar. Bu yalancılar, aldatanlar nasıl engellenebilir? Öncelikle ölçümüz olan Kur'an-ı Kerim, Efendimizin (s.a.a.) hadis-i şerifleri ve Ehl-i Beyt terazisi ile ölçtüğümüz zaman foyaları kendiliğinden meydana çıkacaktır. Peki, "aldandık, aldatıldık, bilmiyorduk" demek mazeret midir?Neyi bilmiyordunuz?Kelime-i tevhidden çıkarılmak istenen Muhammeden Resûlullah'ı mı bilmiyordunuz. Onu bilmiyordunuz da neyi biliyordunuz? Domuz etini kasaplık hayvan statüsüne sokmayı, zinayı suç olmaktan çıkarmayı, besmele ile kilise açmayı mı biliyordunuz? Aslında aldatan sizlersiniz. Ne var ki aldatmanıza rağmen size aldananlar da sizlerin tüm bu yaptıklarınıza ses çıkarmayıp suç ortağı olmuşlardır.Cenab-ı Hak bizleri şeytanın mesleği olan yalancılıktan berî eylesin. Aldatmaktan ve aldatılmaktan Cenab-ı Hakk'a sığınırız.