Alın size elma şeker Bir iftarda yalayın, bir de sahurda

2010 Referandumunu hatırlıyorsunuz, hani şu "mezardakilerin de çıkarılıp 'evet' oyu kullandırılmak istendiği" oylama da Ramazan bayramının hemen ertesine rastlamıştı.
Partizanlıkta sınır tanımayan iktidar partisi sempatizanları ve tabii o gün FETÖ ekibi, tekmili birden güzel Türkçemize dahi takla attırmışlar; 'hayırlı günler' diyenlere 'evetli günler' şeklinde, 'hayırlı iftarlar' diyenlere 'evetli iftarlar' şeklinde cevap verir olmuşlardı.
"Mümkün olsa da mezardakileri de çıkarıp 'evet oyu' kullandırsak" diyen ekibin memleketin başına ne tür belalar açtığını kısa zaman sonra hep beraber gördük.
O gün de, iktidar partisi sempatizanlarını dostça, dostane bir tavırla uyarıyorduk, bu 'Diyalog' ekibinin 'evet' toplamak için seferberlik ilan etmiş olmasında bir iş, kötü bir gidiş olabileceğini söylüyorduk ama, onlar da "Beraber yürüdük biz bu yollarda" deyip devam ediyorlardı.
Gün gün yaklaştığımız, gelişini sevinçle karşıladığımız 2018 Ramazanı da belli ki siyasi tartışmalara ve çekişmelere sahne olacak, özellikle iftar programları 'Siyaset Arenasına' dönüşecek.
Hükumetin açıkladığı 'bayram ikramiyesi' de çocukların eline tutuşturulan elma şeker mesabesinde, bir iftarda bir de sahurda yalanıp duracak.
Sürekli verdiğimiz bir örneği tekrar hatırlatalım; sizin cebinizden 'bin lira' çalan bir hırsız, bağırıp-çağırmanıza, imdat çığlıklarınıza bakarak 'yüz lirasını' önünüze atıp kayboluyor, siz de başlıyorsunuz hırsıza dua etmeye, 'Allah razı olsun paramı geri verdi' diye.
Sizin hakkınız olan, bizzat cebinizden çalınan 'dokuz yüz lirayı' dava etmiyorsunuz, hakkınızı aramıyorsunuz, üzerinize atılan 'yüz liraya' fit olup oturuyorsunuz.
Ramazana yaklaştığımız şu günlerde emeklilerin eline tutuşturulan ikramiye adındaki elma şeker hayırlı olsun,  bir iftarda yalasınlar bir de sahurda.
Bir ya da bir kaç elma şekere tav olanlar yüzünden, bizzat erken seçim ilan edenlerin ifadeleri ile memleket 'beka sorunu' ile karşı karşıya.
Yazık değil mi?