Atatürk’ün dış politikasına dönmeli

ABD'de 6 Ocak olayları bu ülkenin gerçek yüzünü gösterdi. Uluslararası ilişkilerde demokrasi silahını kullanarak ve demokrasi getireceğim bahanesiyle pek çok ülkeyi emperyalist emelleri uğruna harcayan ABD, kendi ülkesinde demokrasiyi lekeledi. İsyancılar Kongre'yi bastı. 3 Kasım Başkanlık Seçim sonuçlarını tanımayan kitleler adeta iç savaş başlattı. Bundan sonra hangi yüzle hangi ülkeye demokrasi sözü verebilecek bu Amerika!

Olaylara bakıp da ABD'nin ideolojik dayatmalarından vazgeçeceği sonucu çıkarılmamalıdır. Uzağa gitmeye gerek yok… Türk-ABD ilişkilerine bakalım; Son 30 yılda beş Amerikan Başkanı değişmiş fakat ABD'nin Türkiye üzerine siyaseti/diplomasisi değişmemiştir.

Doğu Akdeniz'de, Libya'da, Suriye'de, Irak'ta, İdlib'de; ABD, Rusya, Fransa, Avrupa Birliği (AB), Yunanistan ve Arap ülkeleriyle sıkıntılı günler yaşayan Türkiye, küresel güçlerin oyunlarıyla çıkmaz sokaklara sürüklenmektedir.

Üstüne üstlük bir de Amerikancılık sevdası var! Son olaylar ve öncesi süreçte "Amerikan rüyası" kâbusa dönüşse de hâlâ ülkemizde iktidarın da muhalefetin de bir Amerikancı tarafı var.

Amerika, küresel kapitalizmin en güçlü ülkesidir. Ve küresel kapitalizmin koruyuculuğunu da üstlenmiştir BOP gibi. Dünyadaki bütün ordular sadece kendi ülke sınırlarını korurken, ABD Ordusu, Amerikan toprağından çok, küresel kapitalizmin koruyucusu konumundadır. Ordunun yaklaşık dörtte birini temsil eden 250 bin civarındaki askeri, dünyanın çeşitli bölge ve ülkelerinde görev yapmaktadır. Bunun yanında geniş bir istihbarat ağı, siyasal ve diplomatik angajmanları, Latin Amerika'dan başlayıp, Avrupa, Orta Doğu ve Uzak Doğu, Avustralya-Yeni Zelanda'ya dek uzanan ittifak sistemleri, Dünya Bankası ve IMF'deki ağırlığı, ABD'yi uluslararası kapitalist sistemin merkezine oturtmakta ve küresel düzenin kapitalizmin çıkarlarına uygun bir şekilde işlemesini sağlamaktadır.

Kendi çıkarları için ülke ve toplumları sömüren ABD ile ittifak ve "dostluk" kurmak emperyalizme hizmetten öteye gitmez. Böylesi stratejik ortaklıklar tam bağımsızlığa engel teşkil eder. Bu ortaklıklarda denge yerine küresel güçler yararına kurgulanmış sinsi tuzaklar vardır.

Amerikancı ve Batıcı kesimlere, iktidara ve muhalefete sesleniyoruz:

Atatürk'e dönüştür kurtuluş yolu;

"Yurtta barış, dünyada barış" politikası, tam bağımsızlık temeli üzerine kurulmuştur. Emperyalizme karşı amansız bir mücadele veren Atatürk, ülkesinin onurunu koruyarak ödün vermeden dünyada saygınlık uyandıran bir politika izlemiştir.

Daha fazla prestij ve zaman kaybetmeden Mustafa Kemal Atatürk'ün dış politikasına dönmemiz gerekir.