"Irak'ta otorite olmazsa, Suriye'de otorite olmazsa, devlet olmazsa biz güvende olamayız. Onun için işe ilişkilerimizi düzeltmekle başladık."
Hacımın, hocamın söylenenleri anlamaması, bir türlü anlamaya yanaşmaması elbette ki kendi sorunlarıdır.
Başbakanın söylediklerinde anlaşılmayacak hiçbir şey yok, her şey gayet açık ve tane tane itiraflar var.
"İşe ilişkilerimizi düzeltmekle başladık" demek ne demek?
İlişkilerimiz normal değildi, düzgün değildi, daima düzeltmeye muhtaç ilişkiler yumağı halindeydi demek değil mi?
İlişkileri kim düzeltecek? Elbette ki bozan taraf düzeltecek.
Batının, batılıları aklına uyarak komşu-kardeş ülkelerle kanlı-bıçaklı hale gelen demek ki kimlermiş?
Bugün işe, ilişkileri düzelterek başlayanlarmış.
Peki, bu komşu ve kardeş ülkelerle ilişkilerimiz ne zaman bozulmaya başladı ve niçin, kimin hatırı için bozulmaya başladı?
Sayın Başbakanın partisi iktidar olur olmaz, daha iktidarının üçüncü ayında başlayan Irak işgaline dolaylı dolaysız destek veren, her çeşit lojistik destek sağlayan hangi iktidar idi?
Irak'ta ve Suriye'de devletin yıkılmasında, otoritenin sarsılıp yerle yeksan olmasında evet başrolde haçlı-siyonist işgalcilerdi ama en yakın komşu ülkelerden bu işgalcilere destek olan hangi ülke idi ve iktidar koltuğunda kimler oturmakta idi?
Başbakan konuşuyor ve çok da doğru söylüyor:
"Dünyada aynı anda bu kadar terör örgütüyle mücadele eden hiçbir ülke yok. Bunun sebebi ne? Bunun sebebi; emperyalist hayallerin ülkemizin civarındaki komşularımız üzerindeki hesaplarıdır. Suriye'de, Irak'ta son 5-6 yıl içerisinde yaşanan istikrarsızlık, otorite boşluğu terör örgütleri için mükemmel bir ortam oluşturmuştur. Burada en büyük zararı gören ülke de Türkiye olmuştur."
Bunlar çok güzel tespitler, çok isabetli tahliller ama neden sonra?
Bağdat harap olduktan sonra, Basra yıkıldıktan ve Halep harabe haline geldikten sonra yapılan doğru tespitler.
Bu tespit ve tahliller daha ateş Suriye'ye sıçramadan, "Arap Baharı" kıvılcımları sipariş halinde Suriye'ye sokulmadan önce yapılsaydı ve ona göre tavır alınsaydı çok daha değerli olacaktı ve belki de yüz binlerin canına mal olmayacaktı.
Bu tespit ve teşhisleri o günlerde yapamadınız bari yapanlara kulak verseydiniz, Prof. Dr. Haydar Baş'ın haklı feryatlarına kulak verseydiniz yine bu felaketler yaşanmayacaktı.
Şam'da Emevi camiinde Cuma namazı kılmayı hayal ettiniz, "Suriye bizim iç işimizdir, sessiz kalamayız" diye naralar attınız, "artık bıçak kemiğe dayanmıştır" şeklinde haykırışlar yankılandı gök kubbede ve daha önce Irak konusunda olduğu gibi sonrasında da Suriye konusunda da ABD ve İsrail ile yol tuttunuz ve olanlar oldu.
Her iki ülkede de devlet otoritesi zayıfladı, zayıflatıldı, her çeşit terör guruplarının boy verip gelişmeleri için bulunmaz bir bataklık zemin oluşturuldu ve en büyük zarara biz uğradık halen de uğruyoruz.
Umut ederiz ki bu itiraflar ve bu "düzeltmeler" bundan sonraki günler, aylar ve yıllar için işe yarasın, aynı hatalar tekrarlanmasın.
Hacımın, hocamın söylenenleri anlamaması, bir türlü anlamaya yanaşmaması elbette ki kendi sorunlarıdır.
Başbakanın söylediklerinde anlaşılmayacak hiçbir şey yok, her şey gayet açık ve tane tane itiraflar var.
"İşe ilişkilerimizi düzeltmekle başladık" demek ne demek?
İlişkilerimiz normal değildi, düzgün değildi, daima düzeltmeye muhtaç ilişkiler yumağı halindeydi demek değil mi?
İlişkileri kim düzeltecek? Elbette ki bozan taraf düzeltecek.
Batının, batılıları aklına uyarak komşu-kardeş ülkelerle kanlı-bıçaklı hale gelen demek ki kimlermiş?
Bugün işe, ilişkileri düzelterek başlayanlarmış.
Peki, bu komşu ve kardeş ülkelerle ilişkilerimiz ne zaman bozulmaya başladı ve niçin, kimin hatırı için bozulmaya başladı?
Sayın Başbakanın partisi iktidar olur olmaz, daha iktidarının üçüncü ayında başlayan Irak işgaline dolaylı dolaysız destek veren, her çeşit lojistik destek sağlayan hangi iktidar idi?
Irak'ta ve Suriye'de devletin yıkılmasında, otoritenin sarsılıp yerle yeksan olmasında evet başrolde haçlı-siyonist işgalcilerdi ama en yakın komşu ülkelerden bu işgalcilere destek olan hangi ülke idi ve iktidar koltuğunda kimler oturmakta idi?
Başbakan konuşuyor ve çok da doğru söylüyor:
"Dünyada aynı anda bu kadar terör örgütüyle mücadele eden hiçbir ülke yok. Bunun sebebi ne? Bunun sebebi; emperyalist hayallerin ülkemizin civarındaki komşularımız üzerindeki hesaplarıdır. Suriye'de, Irak'ta son 5-6 yıl içerisinde yaşanan istikrarsızlık, otorite boşluğu terör örgütleri için mükemmel bir ortam oluşturmuştur. Burada en büyük zararı gören ülke de Türkiye olmuştur."
Bunlar çok güzel tespitler, çok isabetli tahliller ama neden sonra?
Bağdat harap olduktan sonra, Basra yıkıldıktan ve Halep harabe haline geldikten sonra yapılan doğru tespitler.
Bu tespit ve tahliller daha ateş Suriye'ye sıçramadan, "Arap Baharı" kıvılcımları sipariş halinde Suriye'ye sokulmadan önce yapılsaydı ve ona göre tavır alınsaydı çok daha değerli olacaktı ve belki de yüz binlerin canına mal olmayacaktı.
Bu tespit ve teşhisleri o günlerde yapamadınız bari yapanlara kulak verseydiniz, Prof. Dr. Haydar Baş'ın haklı feryatlarına kulak verseydiniz yine bu felaketler yaşanmayacaktı.
Şam'da Emevi camiinde Cuma namazı kılmayı hayal ettiniz, "Suriye bizim iç işimizdir, sessiz kalamayız" diye naralar attınız, "artık bıçak kemiğe dayanmıştır" şeklinde haykırışlar yankılandı gök kubbede ve daha önce Irak konusunda olduğu gibi sonrasında da Suriye konusunda da ABD ve İsrail ile yol tuttunuz ve olanlar oldu.
Her iki ülkede de devlet otoritesi zayıfladı, zayıflatıldı, her çeşit terör guruplarının boy verip gelişmeleri için bulunmaz bir bataklık zemin oluşturuldu ve en büyük zarara biz uğradık halen de uğruyoruz.
Umut ederiz ki bu itiraflar ve bu "düzeltmeler" bundan sonraki günler, aylar ve yıllar için işe yarasın, aynı hatalar tekrarlanmasın.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024