ANAP Genel Başkanı Nesrin Nas, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın mektubunun, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Esip gürlemesine rağmen hiçbir isteğini elde edemediğini" gösterdiği görüşünü ifade etti. Nas, yaptığı yazılı açıklamada Annan'ın mektubunun, hükümetin yanlış politikalarının doğal bir sonucu olduğunu iddia etti. Nas, "Başbakanın, Annan Planı ile masaya oturacaklarını Bush'a iletip, tüm dünyaya 'Rum kesiminin bir adım önünde olacağız' açıklamasını yaptıktan sonra, hükümetin, 'bu mektup bizi şaşırttı' demesi son derece anlamsızdır. Kaldı ki Annan, Bush'un Başbakan Erdoğan'a güvenerek tüm garantileri vermesinin ardından davet çağrısını yapmıştır" dedi. Nas, Başbakan Erdoğan'ın iç politikaya dönük ve "Dünya bize hayran kaldı" propagandasına dayandırılan, zamanlaması yanlış ve stratejiden yoksun ABD gezisinin, her açıdan beklentilerin çok gerisinde kaldığını ileri sürdü. Kıbrıs konusunda altyapısı olmadan dünya kamuoyuna yapılan açıklamaların Türkiye için ciddi bir prestij kaybına dönüştüğünü ifade eden Nas, "Ne Annan Planı'nda istendiği söylenen değişiklikler kayda geçirilmiş ne de Alvara De Soto görevinden alınmıştır. 7 sayfalık Annan mektubu da göstermektedir ki, Türkiye Başbakan'ın esip gürlemesine rağmen hiçbir isteğini elde edememiştir" dedi. Nas şöyle devam etti:
"Annan Planı, özünde AB'nin planıdır. Hükümetin Kıbrıs konusunda AB'yi devre dışı bırakması ve ABD'nin arabuluculuğuna ihtiyaç duyması yanlıştır. Hem Annan Planı'nı kabul etmek hem de bu planda bir değişiklik olacağını beklemek anlamsızdır ve büyük bir taktik hatadır. Başbakan'ın ABD Başkanı Bush'a söyledikleri ile kamuoyuna söyledikleriile farklıdır.
Türkiye, son tahlilde Kıbrıs sorununu AB ile müzakerelere başlamak için çözecektir. Sorunun çözümünü bu aşamada ABD'de aramak yanlıştır." Nesrin Nas, bunu Kıbrıs Rum tarafı çok daha doğru okuduğunu ve çözüm girişimlerini AB platformuna taşıyarak, AB Parlamentosu'nun ve Komisyonu'nun desteğini yanına aldığını belirtti. Hükümetin iç politikaya tahvil edebileceği kısa vadeli kazanımlar peşinde olduğunu öne süren Nas, yapılan hataların Türkiye'nin uluslararası çıkarları konusunda kendilerini iyimserlikten uzaklaştırdığını kaydetti.
"Annan Planı, özünde AB'nin planıdır. Hükümetin Kıbrıs konusunda AB'yi devre dışı bırakması ve ABD'nin arabuluculuğuna ihtiyaç duyması yanlıştır. Hem Annan Planı'nı kabul etmek hem de bu planda bir değişiklik olacağını beklemek anlamsızdır ve büyük bir taktik hatadır. Başbakan'ın ABD Başkanı Bush'a söyledikleri ile kamuoyuna söyledikleriile farklıdır.
Türkiye, son tahlilde Kıbrıs sorununu AB ile müzakerelere başlamak için çözecektir. Sorunun çözümünü bu aşamada ABD'de aramak yanlıştır." Nesrin Nas, bunu Kıbrıs Rum tarafı çok daha doğru okuduğunu ve çözüm girişimlerini AB platformuna taşıyarak, AB Parlamentosu'nun ve Komisyonu'nun desteğini yanına aldığını belirtti. Hükümetin iç politikaya tahvil edebileceği kısa vadeli kazanımlar peşinde olduğunu öne süren Nas, yapılan hataların Türkiye'nin uluslararası çıkarları konusunda kendilerini iyimserlikten uzaklaştırdığını kaydetti.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.