(...) Başlığı siz atın

Ramazanla beraber İsrail, Gazze'ye yönelik devlet terörüne de başladı. İslam dünyası ise sessiz, sadece kınıyor? İsrail'e karşı en ufak fiili bir durum yok. Ülkemiz iktidarı da, İsrail'i kınıyor. Hem de çok pis kınıyor. Bakın! Başbakan Erdoğan'dan birkaç pis kınama hatırlatayım; "Terör estiren İsrail'e karşı bizim olumlu bakmamız mümkün değil? Çocukları en iyi öldürmesini bilen devlet, İsrail'dir. Bunu ben daha önce Davos'ta söylemiştim. O zaman da çocukları plajda vurmuşlardı. Şimdi yine plajda çocukları bombalarla öldürüyorlar?" "Şu anda insanlığın vicdanı sızlamıyor, kanamıyor. Maalesef, İsrail, aynı zulmüne, aynı orantısız güç kullanımına devam ediyor. Çağrım İslam dünyasınadır. İslam dünyası İsrail'e karşı tavrını net koymadığı sürece bu sıkıntılar daha çok sürecektir. Ama Türkiye olarak bizim İsrail'e tavrımız nettir. Biz, İsrail'le olan ilişkilerimizi adeta sıfırladık?" Başbakan bunları söylüyor. İsrail'i sert bir şekilde kınıyor ve İslam Dünyasını göreve çağırıyor. Peki, sloganlarla dünya lideri olan, kimsesizlerin kimsesi olan, Başbakan, kınamadan başka ne yapıyor, kamuoyu gibi ben de merak ediyorum.AKP'nin kurmayları da, Başkanlarının izinde?  Bakan Taner Yıldız, "Biz, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak herhangi bir petrol ve herhangi bir jet yakıtı satışını İsrail'e gerçekleştirmiş değiliz" diyor.  Bir diğer AKP'li Bakan Nihat Zeybekci ise "Türkiye'nin, İsrail'e 130 bin dolar, bir başka ifadeyle 130 ton jet yakıtı sattığını" söylüyor. Hangisi milleti aldatıyor? AKP'nin yeni Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Başbakanın İsrail'i eleştirilerini dün, yalan, milleti aldatma ve hedef şaşırtma olarak değerlendiriyordu. İşte HAS'taki N. Kurtulmuş'un sözleri?  "Sayın Başbakan bu tür fırçaları güzel yapıyor. Bir fırça daha hatırlıyoruz. Davos'ta 'One Minute' demesi. Gerçekten de yüreğimize su serpilmişti. Ama bu neden dendi? İsrail saldırganlığını artırdı, bunun durdurulması lazım diye. Ama ondan sonra iki kez İsrail'e destek olan karar aldınız. Birinde, BM'nin Uluslararası Atom Enerjisi kurumunda İsrail'in nükleer kapasitesi var mı yok mu oylamasında Türk delegasyonu çekimser kaldı. Geçtiğimiz sene 2010 Mayıs ayında da Türkiye İsrail'in OECD üyeliğini onayladı. Veto ettiğimiz takdirde üye olması mümkün değildi. Daha önce birçok ülke veto etmişti. Otel lobisinde değil; Birleşmiş Milletler'de, OECD salonlarında 'One Minute' demek marifettir?"Bir başka gerçeği ise Tayyip Erdoğan'ın, Milli Türk Talebe Birliği'nde hocalığını da yapan, AKP'nin kurucu kadrosundan eski milletvekili Prof. Nevzat Yalçıntaş ise "Başbakanın 'One Minute' çıkışı, danışmanları tarafından kurgulandığını" ifade ediyordu. Peki, babası, İsrail'i kınarken Bilal Erdoğan hakkında gazetelerde çıkan iddialar! "İsrail'le sıkı bir ticari ilişkisi var. İsrail'le diplomatik kriz yaşanırken bile Bilal Erdoğan'ın, İsrail'le ticaret hacmini artırdı" haberleri, 2 gemisinin İsrail limanında olduğu iddiaları (reddedilmediğine göre) hangi iman, akıl ve samimiyetle açıklanabilir? Bakanlar Kurulu toplantısından sonra Arınç, Filistin halkına yönelik katliamı lanetlediklerini belirterek, "Bununla ilgili olarak Bakanlar Kurulumuzda 3 günlük yas ilan edilmesi kararı alındı" diye açıkladı. Arınç devamla "İsrail ile ticari ilişkilerimize gelince, evet, bu bir miktar bulunmaktadır ihracat ve ithalat konusunda. Ama bunları tamamen ortadan kaldırmak söz konusu değildir, mümkün de değildir." İktidarın, medyaya yansıyan İsrail yüzünün, binde birini aktarmaya çalıştım. Artık başlığı da siz atın?