logo
20 NİSAN 2024

Başörtüsü dini bir vecibedir

07.02.2008 00:00:00
Nur Sûresi'nin 31. âyetinde kadınların örtünmesi ile ilgili olarak, zînet yerlerini açmamaları ve başörtülerini yakalarının üzerine salmaları emredilmiştir. A.Faik Nabi'nin yazısı...

 

 

Değerli köşe dostum M. Emin Koç, son günlerde sahne alan "başörtüsünü karartma orkestrası"nın yaptığı tahribatı telafi etmek adına, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın başörtüsü konusundaki kararlarını yayınlamamı rica etti. Bugün ve yarın Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı'nın bu konuya ilişkin detaylı 2 kararını sunayım?

T.C.BAŞBAKANLIK DİYANET İŞLERİ BAŞKANLI?IDİN İŞLERİ YÜKSEK KURULU BAŞKANLI?I

Sayı: B.02.1.DİB.0.10/212/ Konu: Tesettür Karar No: 6Karar Tarihi: 3.2.1993                                 Din İşleri Yüksek Kurulu Kararıİslâm Dininde kadının kıyafeti ile ilgili olarak zaman zaman sorulan sorular dolayısıyla konu, Kurulumuzca ele alınıp incelendi: Nûr Sûresi'nin 30. ayetinde, Mü'min erkeklerin harama bakmamaları, namus ve iffetlerini korumaları emredildikten sonra 31. âyetinde kadınlarla ilgili olarak meâlen: "Mü'min kadınlara da söyle: Gözlerini (bakmaları haram olan şeylerden) çevirsinler, edep yerlerini korusunlar -kendiliğinden görünen müstesna- zînetlerini açmasınlar, başörtülerini yakalarının üzerine salsınlar" buyrulmakta ve ayetin devamında kadınların kendiliğinden görünmeyen zînet yerlerini, kimlerin yanında açabilecekleri belirtilmektedir.

Harama Bakmak ve İffeti Korumak Görüldüğü gibi bu iki âyette hem erkeklerin hem de kadınların harama bakmamaları, edep yerlerini iyice örtülü tutup, iffet ve namuslarını zîna, fuhuş ve onlara sebep olabilecek durumlardan korumaları emredilmektedir. Hz. Peygamber (S.A.V.) de; "... Gözlerin zinası şehvetle bakmaktır..." buyurarak harama bakmayı, göz zinası olarak nitelemiştir. (1) Ancak, gözün harama tesadüfen ilişmesinin kasıtlı bakmak hükmünde olmadığı da hadis-i şeriflerde belirtilmiştir. (2) İslâm âlimleri, yukarıda mealleri yazılı âyetlere ve konuyla ilgili hadislere dayanarak, erkeklerin ve kadınların, nikahlı eşleri dışında herhangi bir kimseye şehvetle bakmalarının haram olduğu üzerinde müttefiktirler. Tedavi, şahitlik ve evlenme maksadı gibi, zarûret veya ihtiyaç halindeki bakmalara, fıkıhta belirtilen şartlar ve ölçüler dahilinde müsaade edilmiştir.Fitne tehlikesi ve şehvet korkusu olmamak kaydı ile, gerek erkeklerin ve gerekse kadınların, kendi yakınlarından ve yabancılardan kimselere ve nerelerine bakıp bakamayacaklarına dair hükümler, delilleri ile birlikte fıkıh kitaplarında mevcuttur. (3)

Örtünme Nur Sûresi'nin 31. âyetinde zikredilen bu emirlerden sonra kadınların örtünmesi ile ilgili olarak da, kendiliğinden görünenler müstesna zînetlerini, zînet yerlerini açmamaları ve başörtülerini yakalarının üzerine salmaları emredilmiştir.Cahiliyet devrinde başını örten kadınlar, başörtülerini enselerine bağlar veya arkalarına salıverirlerdi. Allah Teâlâ, bu âyetle, İslam'dan önceki bu âdeti kesinlikle yasaklıyarak mü'min kadınların -kendiliğinden görünen hariç zînetlerini, zînet yerlerini açmamalarını ve başörtülerini, saçlarını, başlarını, kulaklarını, boyun, gerdan ve göğüslerini iyice örtecek şekilde yakalarının üzerine salmalarını emretmiştir.Hz. Aişe (R.A): "Allah ilk muhacir kadınlara rahmet eyleye, Yüce Allah: "Mü'min kadınlar başörtülerini yakalarının üzerine salsınlar" âyetini indirince, onlar eteklerinden bir parça keserek, onunla başlarını örttüler." (4) der. Yine Hz. Âişe (R.A) bir gün Ensar kadınlarından sitayişle bahsederken, buna benzer bir ifade ile, başörtüsü emrine nasıl uyduklarını anlatır. (5)

Örtülmesi Gerekli Olmayan Kısımlar Örtülmesi emredilen, zînetten istisna edilen ve mücmel olarak geçen "kendiliğinden görünen" ifadesi; Ashabtan Hz. Ali, İbn-i Abbas, İbn-i Ömer, Enes, Tabiilerden Said b. Cübeyr, Atâ, Mücâhid, Dehhâk, Müctehid İmamlardan Ebû Hanife, Malik ve Evzaî (Radiyallahu anhum)nin de dahil olduğu İslâm âlimlerinin çoğunluğu tarafından; "Yüz ve bileklere kadar eller" olarak tefsir edilmiştir. (6)

Örtülmesi Gereken Kısımlar Âyetteki "kendiliğinden görünen" mücmel ifadeyi -az da olsa- farklı tefsir eden alimler, kadınların, istisna dışında kalan zînetlerini ve zînet yerleri olan saç, baş, boyun, kulak, gerdan, göğüs, kol ve bacakların örtülmesi olarak anlamışlar ve bunlardan herhangi birini açmalarının câiz olmadığı hükmünde ittifak etmişlerdir. (7) Kadınların, bu zînet yerlerini kimlerin yanlarında açabilecekleri ise, âyetin devamında bildirilmektedir. Bu âyet-i kerime nâzil olunca, yukarıda rivâyet edilen hadislerle de sabit olduğu üzere, Ensar ve Muhâcir kadınların, eteklerinden bir parça keserek, onunla başlarını örtmeye acele etmeleri, Hz. Aişe (R.A) nın ablası Esma (R.A)nın, ince bir elbise ile Hz. Peygamber (A.S)ın huzuruna çıktığı zaman, Hz. Peygamber'in "Ergenlik çağına gelen bir kadının elleri ve yüzü dışında kalan yerlerini göstermesinin câiz olmadığını" bildirmesi, yine Hz. Peygamber'in, bileklerini dört parmak yukarısını işaret ederek "Allah'a ve ahiret gününe iman eden bir kadına, ergenlik çağına gelince yüzü ve şuraya kadar elleri hariç, herhangi bir yerini açması câiz değildir. "buyurması; söz konusu ayetteki emirlerin vucub için olduğuna, kadınların yukarıda sayılan zînet yerlerini örtmekle yükümlü olduklarına delâlet etmektedir.

Örtünmenin Gayesi Dinimizin emrettiği örtünmeden maksat, kadının zînetini ve zînet yerlerini eşi veya mahremi olmayan erkeklere göstermemesi ve yabancı erkekler tarafından görülmesine meydan vermemesidir. Bu itibarla örtünün; saçın, ten renginin veya zînetlerin görülmesine engel olacak kalınlıkta, vücut hatlarını göstermeyecek nitelikte olması gerekir. (8) Bu konuda, yukarıda meali zikredilen hadis-i şerifler dışında, daha pek çok hadis-i şerif bulunmaktadır. (9)Ahzâb Sûresi'nin 60. âyetinde de "Ey Peygamber, eşlerine, kızlarına ve mü'minlerin kadınlarına söyle: (Evden çıkarlarken) üstlerine vücutlarını iyice örten dış elbiselerini giysinler. Bu, onların iffetli bilinmelerini ve bundan dolayı incitilmemelerini daha iyi sağlar" buyrulmaktadır.Bu âyette müslüman hanımların evlerinden çıkarken, üstlerine vücut hatlarını belli etmeyecek bir dış elbise almaları, ev kıyafeti ile sokağa çıkmamaları emredilmektedir. Nûr Sûresi'nin 60. ayetinde ise, yaşlanmış kadınların, 31. ayette örtülmesi emredilen zînet ve zînet yerlerini örtmek kaydı ile (manto, pardesü, çarşaf gibi) dış elbiselerini üstlerine almadan dışarı çıkabilecekleri belirtilerek şöyle buyrulmaktadır:"Bir nikâh ümidi beslemeyen, çocuktan kesilmiş yaşlı kadınların zînetlerini, (yabancı erkeklere) göstermeksizin, dış elbiselerini çıkarmalarında, kendilerine bir vebal yoktur. Yine de dış elbiseli olmaları, kendileri için hayırlıdır. Allah işitendir, bilendir." Netice: 1. Gerek erkeklerin ve gerekse kadınların gözlerini haramdan korumaları, 2. Kadınların, vücudun el, yüz ve ayakları dışında kalan kısımlarını, aralarında dinen evlilik câiz olan erkekler yanında, vücut hatlarını ve rengini göstermeyecek nitelikte bir elbise (örtü) ile örtmeleri.3. Başörtülerini, saçlarını, başlarını, boyun ve gerdanlarını iyice örtecek şekilde yakalarının üzerine salmaları, Dinimizin, Kitap, Sünnet ve İslâm âlimlerinin ittifakı ile sâbit olan kesin emridir. Müslümanların bu emirlere uymaları dini bir vecibedir.

Tesettürle ilgili ayet ve hadislerHz. Aişe (R.A): "Allah ilk muhacir kadınlara rahmet eyleye, Allah "mü'min kadınlar başörtülerini yakalarının üzerine salsınlar" âyetini indirince onlar eteklerinden (bir rivayette en kalın olanı) kesip onunla başlarını örttüler, der. (13)Hz. Aişe (R.A) bir gün Ensar kadınlarından sitayişle bahsederken buna benzer bir ifade ile başörtüsü emrine nasıl uyduklarını anlatır. (14)6. "Hz. Aişe (R.A) şöyle demiştir: Ebu Bekir (R.A)ın kızı Esma (ki Aişe validemizin ablasıdır) ince bir elbise ile örtülü olarak Rasulüllah sallallahu aleyhi ve selem'in huzuruna girdi. Rasulüllah, sallallahu aleyhi ve sellem ondan yüzünü çevirdi ve kendi mübarek yüzünü ve ellerini işaret ederek:"Ey Esmâ, kadın erginlik çağına ulaşınca vücudunun şurası ve burası dışında kalan yerlerinin görülmesi (gösterilmesi) caiz değildir. buyurdu. (15)7. Yine Hz. Aişe (R.A) den: Şöyle demiştir: "Rasullah (S.A.V.) bileklerinin dört parmak yukarısını işaret ederek Allah'a ve ahiret gününe inanan bir kadın erginlik çağına varınca yüzü ve şuraya kadar elleri dışında herhangi bir yerini açması helâl değildir" buyurdu. (16)8. "Ebû Hureyre (R.A.) den: Şöyle demiştir: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem: "Ateş ehlinden olup, görmediğim iki sınıf insan var: (birisi) yanlarında bulunan sığır kuyruklarına benzer kamçılarla insanları döven (işkence yapan) bir kavimdir. (Diğeri giyinik, çıplak birtakım kadınlardır..." (17) buyurdu. Dipnotlar: (1) Buharî, (Çağrı Yay. İst. 1981) Kadar, 9 (VII, 214); Müslim (Çağrı Yay. İst. 1981) Nikâh, 44 (II, 612, Hadis No: 2152, 2153); Beyhaki, VII, 89. (2) Müslim, Adâb, 10 (II, 1699, Hadis No: 2159); Tirmizi, Edeb, 28 (V, 101, Hadis No: 2777) Ebû Dâvûd, Nikâh, 44, (II, 609, 610, Hadis No: 2148, 2149); Müsned, IV, 358, 361; Dârimî (Çağrı Yay. İst. 1981) İstizân, 15 (a.674); Rikâk, 3 (s.694); Beyhaki (1. Baskı, Hind, 1353) VII, 90. (3) Serahsî, Mebsût, (Beyrut, 1986) X, 145-165; Nevev;ı Minhâc (Celaleddin Mahalli'ye ait şerh ile birlikte, II, Baskı, Mısır, 1934) II, 206-215; Kasânî, Beda'i'us-Sanayi" (Mısır, 1328/1910) V, 118-125; İbn Âbidîn, Reddu'l-Muhtâr, (Matba's-i Âmire, İst.) V, 320-329. (4) Buhâri, Tefsir, Tefsir-u Süreti'n-Nûr, 13 (V, 13) Ebû Dâvûd, Libâs, 33(IV, 3577; Beyhaki, VII, 88. (5) Ebû Dâvûd, Libas, 32 (IV, 356) (6) Taberi, Cami'u'l-Beyân (Beyrut, 1405/1984); X, 117-121. (7) Taberi, a.g.e., Aynı Yer; Fahreddin Râzi, Mefatihu'l,Gayb, (Matba'atü'l-Behiyye, Mısır) XXIII, 201, 210; Kurtubî el-Cami' Li Ahkami'l-Kur'an, (Mısır, 1361)1942) XII, 222-238 Cassâs, Ahkamu'l-Kur'an (Lübnan Daru'l-Kittabi'l-Arabi) III, 315-3119; ibnu'l-Arabi, Ahkâmu'l-Kur'an (Lübnan, Dâru'l-Ma'rife) III, 1365;1376; Serahsî, a.g.e., X, 145-165; Celâluddin Mahallî, Şerhu'l-Minhâc, III, 206-215; Kâsâni, a.g.e, C., 118-125; İbn Âbidin, a.g.e., V, 320-329, İbn Hazm, Merâtibu'l-İcma', s.29  (8) Serahsî, a.g.e., X, 155; İbn Âbidin, a.g.e., V, 320-329 (9) Müslim, Libâs, 34 (II, 1680, Hadis No: 2128). Cennet, 13 (II, 2192, Hadis No: 2128); Müsned, II, 356 (10) Buharî Kitabü'l-Kader, 8. Bab, Müslim aynı kitab 5. bab, Ebu Davud Nikâh 4. babta, Ebu Hüreyre (R.A)'den. (11) Müslim Kitabü'l-Âdab 10 bab, Tirmizî İsti'zân 61. bab, Ebu Davud Nikah Kitabı 44. bab, Ahmed 4/358, Beyhakî 7/90... Dârim;ı 2/278, İsti'zân 15. (12) Tirmizî İsti'zân 61.bab, Ebû Dâvud Nikâh 44. bab, Ahmed 5/351-352; Dârimî Rikak 3, Beyhakî 7/90 (13) Buhari Nur Suresinin tefsiri 13. bab, Ebû Dâvud Libas Kitabı 32. bab, Beyhakî 88. (14) Ebû Davud Libâs Kitabı 31. bab. (15) Ebû Dâvud Libâs kitabı 33. bab. (16) Buharî Kitabü'l-Kader, 8. Bab, Müslim aynı kitab 5. bab, Ebu DavudNikâh 4. babta, Ebu Hüreyre (R.A)'den. (7) Müslim Kitabü'l-Âdab 10 Bab, Tirmizî İsti'zân 61. bab, Ebu Davud Nikah Kitabı 44. bab, Ahmed 4/358, Beyhakî 7/90..., Dârim;ı 2/278, İsti'zân 15Din İşleri Yüksek Kurulu'nun "namazda da başörtüsünün gerektiği"ne dair detaylı kararını yarın sunmaya devam edelim?

A.Faik NABİ
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk

Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz

"Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." 
19.04.2024 16:30:00
Haber Merkezi
Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz
Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." ifadelerini kullandı.

Bakan Koca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Bakanlığın ilgili birimleri ve hastanelerin yöneticileriyle yaptıkları toplantılarda Merkezi Hekim Randevu Sistemi'ndeki sorunları temel faktörleriyle ele aldıklarını belirtti.


Randevu bulmakta yaşanan sıkıntıları çözmek için yaptıkları çalışmalardan önemli sonuçlara ulaştıklarını aktaran Koca, "Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

Randevu sorununa karşı hem vatandaşları hem de hekimleri memnun edecek bir çözüm oluşturduklarını belirten Koca, şunları kaydetti:

"Öncelikle iptal edilmeyen randevulardan kaynaklanan, kullanılamayan kapasitemizi diğer vatandaşlarımızın kullanımına açacağız. Bu kapsamda, gelemeyeceği randevuyu iptal etmeyen vatandaşlarımız söz konusu durumun ilkinde 15 gün içerisinde aynı branşa randevu alamayacak. Aynı şekilde randevusuna ikinci kez gelmediğinde 15 gün içerisinde tüm branşlardan randevu alamayacak. Son dakika iptalleri nedeniyle atıl kapasite oluşmaması için randevu iptal süresini, en geç bir önceki gün saat 23.59'la sınırlandırıyoruz. İptal edilen randevular yerine, muayene saatinden 1 saat öncesine kadar yeni randevu verebileceğiz. Böylelikle daha fazla hastamızın randevu almasını ve kapasitenin verimli kullanılmasını sağlamış olacağız."

'Konuş, sen nerelisin' diyen DEM Partili Salğucak'a soruşturma

31 Mart yerel seçimlerinde oy vermek için Ömer Keçecigil Okuluna giden askeri ve polis personellerine 'Konuş, sen nerelisin'' diyen DEM Partili Süleyman Salğucak, seçim kanuna muhalefet suçundan dolayı Şırnak İl Emniyet Müdürlüğünde ifadesi alındı.
19.04.2024 16:21:00
İhlas Haber Ajansı
'Konuş, sen nerelisin' diyen DEM Partili Salğucak'a soruşturma
'Konuş, sen nerelisin' diyen DEM Partili Salğucak'a soruşturma
Avukat Ramazan Demir, Şırnak'ta taşımalı seçmen olduğunu düşündüğü kişilere 'Konuş sen nerelisin'' diyerek tepki gösteren Süleyman Salğucak'a soruşturma açıldığını duyurdu.

31 Mart günü Şırnak'a oy vermek için taşınan asker ve polisler tek sıra içeri girerken tepki gösteren 61 yaşındaki Süleyman Salğucak'a soruşturma açıldı.

Avukat Ramazan Demir, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Şırnak savcılığı 'Konuş, sen nerelisin' sözünden dolayı Süleyman Salğucak'a 'Seçim kanununa muhalefetten' soruşturma açmış" diye belirtti.

Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı, Salğucak hakkında 'Seçim kanununa muhalefet' ve 'Seçmenin oy kullanmasını engelleme' iddialarıyla ilgili soruşturma açtı.

Dilan ve eşi Engin Polat'ın soruşturması şüphelilerine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye

İstanbul merkezli 6 ilde düzenlenen ve Dilan Polat ile eşi Engin Polat'ın da tutuklandığı soruşturma kapsamında, 16 şüphelinin "vergi usul kanuna muhalefet" suçundan tahliyesine karar verildi

19.04.2024 12:08:00 / Güncelleme: 19.04.2024 12:14:38
AA
Dilan ve eşi Engin Polat'ın soruşturması şüphelilerine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Dilan ve eşi Engin Polat'ın soruşturması şüphelilerine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca, Engin Polat ve Dilan Polat'ın aralarında olduğu 16 şüpheli hakkında "Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi, Vergi Usul Kanunu ile Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi kanunlarına muhalefet" ile "suç örgütü kurma ve üye olma" suçlarından yürütülen soruşturma sürüyor.

Soruşturma kapsamında, aylık tutukluluk incelemesi yapan sulh ceza hakimliği, 16 şüphelinin "vergi usul kanununa muhalefet" suçundan tahliyesine karar verdi.

Hakimlik, şüphelilerin "suç örgütü kurma ve üye olma", "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" ve "Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun'a muhalefet" suçlarından ise tutukluluk hallerinin devamına hükmetti.

Ne olmuştu?

İstanbul merkezli 6 ilde 1 Kasım'da ve devamında düzenlenen operasyonlarda, Dilan Polat ve eşi Engin Polat'ın da aralarında bulunduğu 24 şüpheli gözaltına alınmıştı.

Soruşturma kapsamında daha önce şirketlerinde yapılan aramalarda dijital materyal ve defterlere el konulan Polat çiftinin de yer aldığı şüphelilerle ilgili MASAK ön inceleme raporu hazırlanmış, raporda tasfiye halindeki 3 firmadan aile bireylerine ait şirketlere sözde ticaret karşılığında sahte fatura kesilmesi yöntemiyle 200 milyon lira para girişi olduğu belirlenmişti.

Paranın yine aile bireylerine ait şirketler arasında transfer edildiği, son aşamada ise Engin Polat'ın sahibi olduğu Milda Gayrimenkul isimli firmada toplanarak gayrimenkul ve çok sayıda araç alındığının tespitinin ardından İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, şüphelilerin kimliklerini belirlemiş, İstanbul merkezli Ankara, Yalova, Ordu, Kırklareli ve Manisa'da 43 adrese eş zamanlı operasyon düzenlemişti.

Soruşturma kapsamında çalışmalarını sürdüren ekipler, Dilan ve Engin Polat'a ait bir medikal şirketin Ankara'da başka bir firmaya isim hakkını verdiğini, bu firmanın hesabındaki 1 milyon 800 bin liranın da ortakların kişisel hesaplarına aktarılmaya çalışıldığını tespit etmişti.

Dilan Polat, Engin Polat ve Sıla Doğu'nun da aralarında bulunduğu şüphelilerden 16'sı tutuklanmıştı.

Hakimlik, 27 şirkete kayyum atanmasına hükmetmişti.

Soruşturma kapsamında, Dilan Polat'ın 2019'da "şampiyonlar ligi" adıyla sosyal medya hesabından paylaştığı fotoğrafta yer alan bazı kişiler kimlikleri tespit edilip soruşturmaya dahil edilmiş, savcılık, sosyal medya fenomeni olan bu kişiler hakkında yurt dışına çıkış yasağı getirilmesini talep etmişti.

Anadolu 2. Sulh Ceza Hakimliği, sosyal medya fenomenleri Eylül Öztürk Özkan, Feyzanur Başar, İleyda Topal, İlke Ela Göz, Kadir Yiğit, Mervenur Korkut, Muhammet Oğuz Başar, Murat Yiğit, Nurgül Yiğit, Tolunay Topal, Tuğba Demirhan, Yavuz Selim Korkut, Habip Özsefil, Huri Özsefil ve Özge Duman'a yurt dışına çıkış yasağı getirmişti. 

Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye'nin, geçen yıl sonu itibarıyla 22 milyon 206 bin 34 olarak belirlenen çocuk nüfusu, ülke nüfusunun yüzde 26'sını oluşturdu
 

 
19.04.2024 10:34:00 / Güncelleme: 19.04.2024 10:43:28
AA
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye İstatistik Kurumu, 2023 yılına ilişkin çocuk istatistiklerini açıkladı.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre, 2023 yıl sonu itibarıyla Türkiye nüfusu 85 milyon 372 bin 377 kişi iken bunun 22 milyon 206 bin 34'ü çocuk olarak kayıtlara geçti.

Çocuk nüfusun yüzde 51,3'ünü erkek, yüzde 48,7'sini kız çocuklar oluşturdu.

Birleşmiş Milletler tanımına göre, 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun yüzde 48,5'ini oluştururken bu oran 1990'da yüzde 41,8 ve 2023'te yüzde 26 oldu.

Nüfus projeksiyonlarına göre, çocuk nüfus oranının 2030'da yüzde 25,6, 2040'ta yüzde 23,3, 2060'ta yüzde 20,4, 2080'de yüzde 19 olacağı öngörüldü.

Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2023'te çocuk nüfus oranının AB ortalaması yüzde 18 oldu.

AB üye ülkeleri içinde en fazla çocuk nüfus oranına sahip ülkeler sırasıyla yüzde 23,4 ile İrlanda, yüzde 21,1 ile Fransa ve yüzde 20,9 ile İsveç olarak kaydedildi.

Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülkeler ise sırasıyla yüzde 15,1 ile Malta, yüzde 15,4 ile İtalya, yüzde 15,9 ile Portekiz olarak belirlendi.

Türkiye'nin çocuk nüfus oranının AB'ye üye ülkelerden daha yüksek olduğu görüldü.

 

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.