Bir ayet, bin dikkat

On dört asırdan beri ısrarla üstü örtülen, "ne şiş yansın ne kebap" türünden izahlarla kapatılmaya çalışılan konular var, malum.Son Elçi, Son Peygamber aleyhisselamın vefatının ardından başlayan hilafet tartışmaları?Daha sonra, ümmetin ittifakı ile halife seçilmiş olan Hz. Ali ile, bir eyaletin valisi olan Muaviye arasındaki ihtilaflar?Muaviye oğlu melun Yezid'in hunharca katlettiği Peygamber torunları ve hassetsen Hz. Hüseyin'e yapılan alçakça muameleler?Özellikle elinizdeki gazetenin son dört-beş aydan beri organize ettiği ve ülkeyi adım adım dolaşan Ehl-i Beyt panelleri vesilesi ile çok sayıda insanımızdan sıkça duyduğunuz, duyduğumuz şeyler; "Canım tekrar meseleleri kaşımanın ne gereği var, tarihte olmuş bitmiş, gelmiş geçmiş olaylar, Yezid'e lanet etsen ne olur etmesen ne olur?"   Öncelikle, hangi zaman diliminde ve yeryüzünün hangi köşesinde yaşıyor olursak olalım, haklıyı haksızı ayırt etmek ve haklıdan yana tavır koymak gibi bir mükellefiyetimiz var, zalimi-mazlumu seçip mazlumdan yana olmak gibi bir mecburiyetimiz var, Hakkı bâtıldan ayırıp Hakkın tarafını tutmak gibi olmazsa olmaz görevimiz var.Hangi çağda yaşıyor olursak olalım, Müslüman olarak İslam'dan yana, İslam'ı bize getiren Peygamberden ve ısrarla tavsiye ettiği Ehli Beytinden yana olmak gibi mutlak mecburiyetimiz var.Bir de, değerli hemşehrim ve gerçekten Ehl-i Beyt uzmanı İsa Polat'ın hatırlattığı Bakara Suresi'nin 91. ayeti var:"Kendilerine, 'Allah'ın indirdiğine (Kur'an'a) iman edin' denildiği zaman, 'Biz sadece bize indirilene (Tevrat'a) inanırız' derler ve ondan başkasını inkâr ederler. Hâlbuki o Kur'an, kendi ellerinde bulunan Tevrat'ı(n aslını) doğrulayıcı olarak gelmiş hak bir kitaptır. Onlara de ki: Gerçekten size indirilene inanıyor idiyseniz niçin daha önce Allah'ın peygamberlerini öldürüyordunuz?" (Bakara: 91).Ayetin son cümlesi konumuz açısından oldukça dikkat çekicidir.Kendilerine gönderilen peygamberleri katleden Yahudiler ile Ku'an'ın nazil olduğu çağdaki Yahudiler arasında nice yüzyıllar var ama Kur'an onlara, "Allah'ın elçilerini niçin katlediyordunuz" diye sorulmasını istiyor.Peygamber aleyhisselamın çağdaşı olan Yahudiler, kendilerinden yüzlerce yıl evvel yaşayıp peygamberleri katletmiş olan dedelerinin suçları ile direkt itham ediliyorlar:"Onlara de ki: Şâyet siz gerçekten inanıyor idiyseniz, daha önce Allah'ın peygamberlerini neden öldürüyordunuz?"Demek ki kendilerinden yüzlerce yıl evvel yaşadıkları halde, dedelerinin zihniyetlerini, bâtıl ideolojilerini aynen devam ettiren torunlar, dedeleri ile aynı kategoride mütalaa ediliyorlar.Bugünden dönüp tarihe bakarak; "biri kesinlikle haklıydı diğeri de haksız değildi" demek, ya da; "içtihad etmiş ama yanılmış da Peygamberin torunlarını kılıçtan geçirmiş, onun için Yezid'e lanet konusunda bir durmak lazım" gibi ölçüye-tartıya sığmaz ifadeler, sahiplerini ve onların takipçilerini; "Müslümandınız da öyleyse neden Peygamberin öpmeye kıyamadığı torunlarına kıydınız?" sorusuna muhatap kılar ve kolay kolay da hesap veremezler.Bir de yerin altı var? Hesap var, kitap var?