ALBİYOBİR Genel Başkanı Tamer Afacan, biyodizelde ÖTV uygulanmasına ilişkin kararın mevcut haliyle çıkması halinde çözüm getirmeyeceğini söyledi.
"10 Ağustos Dünya Biyodizel Günü" nedeniyle Ankara Ticaret Odasında (ATO) düzenlenen toplantının açılışında konuşan Afacan, kararnamede yerli hammaddeden üretilen biyodizelin yüzde 2 oranında kullanılması halinde ÖTV'den muaf tutulmasının öngörüldüğünü hatırlatırken, biyodizel ve biyoetanolda mevcut kurulu kapasitelerin tüketimin yüzde 10'una ulaştığına dikkat çekti. Bu durumda tarım satış kooperatiflerinin tamamen yerli hammaddedenürettikleri biyodizelin yüzde 80'i için ÖTV ödemek zorunda kalacağını belirten Afacan, "O zaman üretimin tamamen yerli hammaddeden yapılmasının bir anlamı yok. Kararname teknik olarak hatalı" dedi.Afacan, kararname ile yüzde 2 biyodizel katkısı konusunda bir zorunluluk getirilmediğini de vurgularken, "Düzenlemelerdeki gecikme ve hatalar nedeniyle biyoyakıtların kaçak petrolün yasal alternatifi olarak tutunması mümkün olmadı. Ulusal yakıt biyodizel, biyoetanol bitti" diye konuştu. Biyodizele getirilen 65 kuruşluk ÖTV'den 20 milyon dolar gelir beklenmesine karşın, ÖTV kararından sonra yasal üretimin durması, kayıt dışı üretimin artması nedeniyle bundan bir kaç kat fazla vergi kaybının ortaya çıktığını anlatan Afacan, yerli hammaddeden üretilen biyodizelden 2007 Ağustosuna dek ÖTV alınmaması ve katkı oranının yüzde 5,75'e çıkarılması durumunda tarıma 510 milyon dolar kaynak aktarılacağını ifade etti.Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına, bugün, biyoyakıtların ulusal stok kapsamına alınması için başvurduklarını açıklayan Afacan, "Bir dağıtım şirketi kurmak için 22 günlük stok bulundurmak gerekiyor. Biz, 23. gün ve ebediyet için varız" dedi. TÜRKİYEM-BİR Genel Başkanı Ülkü Karakuş da Türkiye'nin yılda 500 milyon dolar karşılığında 1,9 milyon ton yağlı tohum küspesi ithal ettiğini belirterek, biyodizel nedeniyle kanola üretiminin teşvik edilmesi halinde yem sektöründe ithal girdi sorunun da çözümleneceğini söyledi.Karakuş, "240 YTL teşviğe rağmen soya üretimi 25 tonun üzerine çıkmadı. Bütün desteklere karşın çiftçi, dünyada tonu 100 dolar olan mısırı Türkiye'de 300 dolara satabildiği için soya üretmiyor. Biyodizel sayesinde kanolanın üretiminin artmasını bekliyoruz" diye konuştu.Çiftçimizde potansiyel varTürkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar da Türkiye'nin her yıl 1 milyar dolarlık yağ hammaddesi ithal ettiğini belirtirken, çiftçinin bunu üretecek potansiyele sahip olduğunu söyledi.Çiftçinin şu anda diğer ürünlere göre daha fazla kazandırdığından kanola üretimine yöneldiğini belirten Bayraktar, "Çiftçi biyodizel için kanola üretmeye hazır. Ancak gelir açısından ileri ki yıllarda dahayal kırıklığına uğramamalı. Yapılacak sözleşmeler iki tarafın da çıkarını korumalı" dedi. Bayraktar, yerli hammaddeden üretilen biyodizele uygulanacak ÖTV konusundaki belirsizlik nedeniyle üreticinin ekim konusunda tereddüt ettiğini belirtirken, düzenlemelerin 2006-2007 ekim sezonundan önce tamamlanmasını istedi.ÖTV istisnası yanlış olur Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Sami Demirbilek de ithal hammadde ile üretilecek biyodizele teşvik vermek istemediklerinibelirtirken, "Yerli hammadde üretimi artmadan yüzde 2'nin üzerindeki biyodizele ÖTV istisnası yanlış olur" dedi. Türkiye'de yılda 13 milyon ton motorin tüketildiğini, yüzde 2 biyodizel katkısı için 260 bin ton üretim gerektiğini hatırlatan Demirbilek, şöyle konuştu: "Bunun için de 500 bin ton kanola lazım. Şimdi biyodizel kurulu kapasitesi 2,9 milyon ton. Yerli kanola-aspir üretimi yok. Kapasite kullanmak için geçici bir süre hammadde ithalatına izin verilmesine ben olumlu bakmam. Geçici izin verilirse kimse bir şey yapmıyor. Akaryakıt istasyonlarına 2 yıl geçiş süresi verdik. Daha sonra 2 yıl daha istediler. Rahata alışıyorlar. Yerli kanola-aspir üretimini artırmak için siz gerekeni yapın, biz de o zaman katkı oranını ve ÖTV istisnasını artırmak için gerekeni yapalım."
"10 Ağustos Dünya Biyodizel Günü" nedeniyle Ankara Ticaret Odasında (ATO) düzenlenen toplantının açılışında konuşan Afacan, kararnamede yerli hammaddeden üretilen biyodizelin yüzde 2 oranında kullanılması halinde ÖTV'den muaf tutulmasının öngörüldüğünü hatırlatırken, biyodizel ve biyoetanolda mevcut kurulu kapasitelerin tüketimin yüzde 10'una ulaştığına dikkat çekti. Bu durumda tarım satış kooperatiflerinin tamamen yerli hammaddedenürettikleri biyodizelin yüzde 80'i için ÖTV ödemek zorunda kalacağını belirten Afacan, "O zaman üretimin tamamen yerli hammaddeden yapılmasının bir anlamı yok. Kararname teknik olarak hatalı" dedi.Afacan, kararname ile yüzde 2 biyodizel katkısı konusunda bir zorunluluk getirilmediğini de vurgularken, "Düzenlemelerdeki gecikme ve hatalar nedeniyle biyoyakıtların kaçak petrolün yasal alternatifi olarak tutunması mümkün olmadı. Ulusal yakıt biyodizel, biyoetanol bitti" diye konuştu. Biyodizele getirilen 65 kuruşluk ÖTV'den 20 milyon dolar gelir beklenmesine karşın, ÖTV kararından sonra yasal üretimin durması, kayıt dışı üretimin artması nedeniyle bundan bir kaç kat fazla vergi kaybının ortaya çıktığını anlatan Afacan, yerli hammaddeden üretilen biyodizelden 2007 Ağustosuna dek ÖTV alınmaması ve katkı oranının yüzde 5,75'e çıkarılması durumunda tarıma 510 milyon dolar kaynak aktarılacağını ifade etti.Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına, bugün, biyoyakıtların ulusal stok kapsamına alınması için başvurduklarını açıklayan Afacan, "Bir dağıtım şirketi kurmak için 22 günlük stok bulundurmak gerekiyor. Biz, 23. gün ve ebediyet için varız" dedi. TÜRKİYEM-BİR Genel Başkanı Ülkü Karakuş da Türkiye'nin yılda 500 milyon dolar karşılığında 1,9 milyon ton yağlı tohum küspesi ithal ettiğini belirterek, biyodizel nedeniyle kanola üretiminin teşvik edilmesi halinde yem sektöründe ithal girdi sorunun da çözümleneceğini söyledi.Karakuş, "240 YTL teşviğe rağmen soya üretimi 25 tonun üzerine çıkmadı. Bütün desteklere karşın çiftçi, dünyada tonu 100 dolar olan mısırı Türkiye'de 300 dolara satabildiği için soya üretmiyor. Biyodizel sayesinde kanolanın üretiminin artmasını bekliyoruz" diye konuştu.Çiftçimizde potansiyel varTürkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar da Türkiye'nin her yıl 1 milyar dolarlık yağ hammaddesi ithal ettiğini belirtirken, çiftçinin bunu üretecek potansiyele sahip olduğunu söyledi.Çiftçinin şu anda diğer ürünlere göre daha fazla kazandırdığından kanola üretimine yöneldiğini belirten Bayraktar, "Çiftçi biyodizel için kanola üretmeye hazır. Ancak gelir açısından ileri ki yıllarda dahayal kırıklığına uğramamalı. Yapılacak sözleşmeler iki tarafın da çıkarını korumalı" dedi. Bayraktar, yerli hammaddeden üretilen biyodizele uygulanacak ÖTV konusundaki belirsizlik nedeniyle üreticinin ekim konusunda tereddüt ettiğini belirtirken, düzenlemelerin 2006-2007 ekim sezonundan önce tamamlanmasını istedi.ÖTV istisnası yanlış olur Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Sami Demirbilek de ithal hammadde ile üretilecek biyodizele teşvik vermek istemediklerinibelirtirken, "Yerli hammadde üretimi artmadan yüzde 2'nin üzerindeki biyodizele ÖTV istisnası yanlış olur" dedi. Türkiye'de yılda 13 milyon ton motorin tüketildiğini, yüzde 2 biyodizel katkısı için 260 bin ton üretim gerektiğini hatırlatan Demirbilek, şöyle konuştu: "Bunun için de 500 bin ton kanola lazım. Şimdi biyodizel kurulu kapasitesi 2,9 milyon ton. Yerli kanola-aspir üretimi yok. Kapasite kullanmak için geçici bir süre hammadde ithalatına izin verilmesine ben olumlu bakmam. Geçici izin verilirse kimse bir şey yapmıyor. Akaryakıt istasyonlarına 2 yıl geçiş süresi verdik. Daha sonra 2 yıl daha istediler. Rahata alışıyorlar. Yerli kanola-aspir üretimini artırmak için siz gerekeni yapın, biz de o zaman katkı oranını ve ÖTV istisnasını artırmak için gerekeni yapalım."