Bu desteklerle tarım üretimi artmaz, vatandaşın karnı doymaz
Türkiye’de dolar bazında tarıma verilen destek son 5 yılda yarı yarıya azaldı. Oysa gübre ve yakıt fiyatları son bir yılda dolar bazında 2-4 kat arasında artış gösterdi. Böyle bir ortamda tarıma verilen desteğin azaltılması yerine kat kat artırılması gerekiyor.
23.05.2022 16:00:00
RECEP BAHAR / DETAY HABER
Rusya'nın Ukrayna'yı işgali koronavirüs salgınının vurduğu küresel gıda sistemini harap etti. Türkiye de bu gelişmeden olumsuz etkilenen ülkelerin başında yer alıyor. Türkiye, 2021 yılında Rusya ve Ukrayna'dan yaklaşık 5.5 milyar dolarlık buğday, mısır, arpa, ayçiçek yağı ithal etti. Türkiye gibi Lübnan, Mısır, Libya, Tunus ya Ukrayna ve Rusya buğdayına ya da yağına muhtaç zira Ukrayna ve Rusya, dünyada ihraç edilen buğdayın yüzde 29'unu, arpanın yüzde 15'ini, ayçiçek yağının yüzde 75'ini tedarik ediyor. Rusya ve Ukrayna; Lübnan ve Tunus'un ithal ettiği hububatın yarısını, Libya ve Mısır'ın ihtiyacının üçte ikisini sağlıyor. Mısır'da halkın kalori kaynağının yüzde 30'u ekmek! Ekmek, dolayısıyla buğday o kadar önemli! Sadece Ukrayna'nın gıda ihracatı, dünyada 400 milyon insanın karnının doymasına vesile oluyor. Savaş bu dengeyi alt üst etti. Ukrayna, Rus saldırısını engellemek için kıyılarını mayınladı, şimdi Odessa Limanı'nı abluka altında tutan Rusya izin verse de silolarındaki buğdayı ihraç etmekte zorlanacak! Daha da önemlisi Ukrayna, mayınların temizlenmesine de karşı çıkıyor.
Ukrayna'da üretim darbe aldı
Öte yandan Ukrayna'da savaş nedeniyle bu yıl buğday üretimi 3'te bir oranında azalacak. Ayrıca ülkenin altyapısı savaş nedeniyle ciddi hasar aldığından, silolarındaki buğday ihraç edilemediğinden, Haziran ayı sonunda başlayacak hasatta yeni mahsulü koyacak yerde de sıkıntı yaşıyor! Dahası artan akaryakıt fiyatları ve savaşın yol açtığı insan kaynağı sıkıntısı Ukrayna'da üretime ciddi darbe vurdu. Buna karşılık Rusya'da buğday, mısır ve ayçiçek yağı üretimi bu yıl çok iyi. Ancak dünyanın önemli buğday üreticilerinden Fransa ve Hindistan'daki üretim kuraklıktan fena halde etkilendi. Bu nedenle buğday fiyatları arttıkça artıyor!
Krizin başı enerji
Gıdada yaşanan sıkıntıyı, artan enerji fiyatları tetikledi. Çünkü gıda üretimi için gübre ve tarlayı sürebilmek için yakıt gerekiyor. Gübre, ağırlıklı olarak doğal gazdan ve fosfattan üretiliyor. Her ikisinin fiyatı katlanarak arttı. Bazı gübre türlerinde fiyat artışı son bir yılda yüzde 500'ü geçti. Öte yandan üretilen ürünlerin pazarlara ulaştırılması için taşımacılık ücretleri de katlandı. Örneğin Antalya-İstanbul kamyon ücreti Türkiye'de son 6 ayda 3 kat artış gösterdi.
Destekler azaldı
Türkiye'ye gelirsek, yaşanan gelişmeler ayan beyan ortada iken hükümetin çiftçilere sağladığı destek döviz bazında azaldı. 2021 yılında tarımsal destek programları için ayrılan kaynak 22 milyar liraydı. Geçen yıl ortalama dolar kuru 8.89 TL idi. Dolayısıyla tarımsal destek miktarı yaklaşık 2.5 milyar doları buluyordu. Bu yıl için tarımsal destek miktarı 25.8 milyar TL olarak açıklanmıştı ancak Mart ayında miktar 29 milyar TL'ye çıktı. Ortalama kuru 15 TL kabul etsek, destek miktarı 2 milyar doların altında kalıyor. Bir örnek daha… Ülkemizde tarıma verilen destek 2017'de 12.9 milyar liraydı. O yıl ortalama dolar kuru 3.65 TL idi. O yıl tarıma verilen destek 3 milyar 650 milyon dolardı. Haliyle Türkiye'de tarıma verilen destek son 5 yılda yarı yarıya azaldı. Tarımda girdi fiyatlarının dolar bazında ciddi artış gösterdiği dikkate aldığında özellikle 2022'de tarıma verilen desteğin en az 5 milyar dolara çıkartılması gerekiyordu.
Tahıl piyasasında neler oluyor?
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tahıl endeksi, Rusya ile Ukrayna'nın çatışması sonrasında 170 seviyesine kadar yükselerek tüm zamanların rekorunu kırdı. Yeni sezon için Amerikan Tarım Dairesi'nin açıkladığı ilk tahminlerde, dünyanın 2021/22 sezonu tahıl kapanış stoku 279 milyon ton iken, 2022/23 sezonunda stokunun 267 milyon tona düşmesi bekleniyor. Bu da üretimin tüketimden 12 milyon ton daha eksik kalması anlamına geliyor. Bu kapanış stoku 2016/17 sezonundan bugüne dünya için görülen en düşük kapanış stoku olacak.
Bu yıl Türkiye'de buğday rekoltesi iyi
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Ahmet Güldal, 1. Uluslararası Un Sanayicileri ve Hububatçılar Birliği Avrasya Uluslararası Kongre ve Sergisi'nde yaptığı konuşmada, salgın ve kuraklık nedeniyle son yıllarda zor bir süreci yönettiklerini belirterek, dünyada gıda arzı ve güvenliğinin öneminin fark edildiğini söyledi. Rusya-Ukrayna savaşının olumsuz giden sürece katkı verdiğini ifade eden Güldal, şunları kaydetti: "Dünyadaki olumsuz süreci olumlu sürece çevirmek için çare aramak, çözüm üretmek noktasında gayret sarf ediliyor. Başta savaş olmak üzere diğer ticari tedbirler konusunda alınmış kararlar yeniden gözden geçiriliyor ve bu sürecin, sıkıntının en kısa sürede ortadan kaldırılması isteniyor." Güldal, 2022 hasat döneminin başlangıcında olunduğuna işaret ederek, "Önceki yıllara göre, geçen yıla göre çok daha iyi bir hasat dönemine girmek üzereyiz, bunun farkındayız. Bazı ülkelerde kuraklığın etkisinin fazla olması, bazı ülkelerde de üretimin fazla olması dünyada bir miktar devir stoklarının azalması söz konusu olsa bile mantıklı kararlar ve karşılıklı anlayışla sürece katkı verecek şekilde, geçmiş dönemlerde yıllar evvel benzeri krizlerde olduğu gibi bu dönemler de sona erecektir" diye konuştu.
Verim iyi olsa da, fiyatlar yüksek kalacak
Türkiye'de buğday hasadı ise geçen hafta Hatay'da başladı. Verim iyi… Fiyatlar ise dünya genelinde belirleniyor. Yani Türkiye'de buğday hasadı çok yüksek olsa da, fiyatlar uluslararası ölçekte belirlendiğinde vatandaş unu, ekmeği ucuza alamayacak!
250 milyon kişi aç kalacak
Çeşitli kuruluşların yaptıkları çalışmalara göre bu yıl dünyada 1.6 milyar insan gıda maddelerine erişimde sıkıntı yaşayacak. Oysa geçen yıl bu sayı 440 milyondu. Açlığın eşiğinde olan kişi sayısının ise 250 milyonu bulması bekleniyor. Özellikle Afrika ülkeleri süreçten olumsuz etkilenecek. Peki, çare var mı? Elbette var... Dünyada üretilen hububatın yüzde 10'u, bitkisel yağın ise yüzde 18'i biyodizel üretiminde kullanılıyor. Bu şartlarda bu uygulamanın kaldırılması lazım! Çin'de 28 milyon ton mısır domuz yemi olarak kullanılıyor. Bunun da sonlandırılması gerekiyor.