‘Cimri, güvenilmeye layık değildir’
İmam Azam (r.a.) buyurur: “Ben cimrinin âdil olabileceğine ihtimal veremem. Çünkü cimrilik, sahibini aldanmayayım diye, mızmızlanarak saymaya ve sonunda hakkından fazlasını almaya sürükler. Böyle bir insan güvenilmeye de layık değildir”
05.03.2024 11:15:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi
İmam Gazali Hazretleri şöyle anlatıyor:
Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor ki: "Çocuk, insanı korkak ve cimri yapar."
Öte yandan öyleleri var ki, ne malının zekâtını verir ve ne de kendi ve ailesine varlıklı bir hayat yaşatmaya eli varır. Bunların biricik hazzı ve arzusu paralarını gözleri önünde görmek, hatta avuçlarında tutmaktır, oysaki bu kimseler günün birinde ölüp gideceklerini bilirler.
Nitekim bir şair böyleleri için söyle diyor:
"Kardeşim, insanların hayvan olanları vardır
Zeki ve görgülü bir adam kılığındadırlar
Malına dokunan musibeti hemen sezer
Fakat dinine zarar veren musibetin farkına varmaz."
Diğer bir şair de bu konuda şöyle der:
"Cimrilik salgın bir hastalıktır, yakışmaz mertlere,
Aklı başında olanlara ve dindarlara
Cimriliği, el açıklığına ve itibara tercih edenler
Yemin ederim ki, aldanmışlardılar
Yazık o kimseye ki, hem dünyanın hem de ahiretin hakkını engeller
Dininden sonra, bir hiç uğruna dünyasını da satar."
Diğer bir şair de söyle diyor:
"Bir mal ki dosta faydası dokunmaz
Yakınlara yaramaz ve yoksulun durumunu düzeltmez
Onun akıbeti bir vârisin eline geçmektir
Malı miras bırakan cimriye de ahirette pişmanlık düşer."
Bişr (rahimehullah) der ki: "Cimri ile karşılaşmak acıdır, ona bakmak ise kalbe sıkıntı verir."
Araplar eskiden beri cimrilik ve korkaklığı utanılacak huylar sayarlardı.
Nitekim bir şair bu hususta şöyle der:
"Ver, azalır diye korkma
Çünkü Allah (c.c.), rızkıları kullar arasında bölüştürmüştür
İşler bozuk giderken cimriliğin faydası yok
Buna karşılık, işler yolunda giderken vermenin zararı yok."
Diğer bir şair de şöyle diyor: "İnsanları cömerte dost görüyorum
Amma, halkın içinde cimrinin dostu olan hiç kimseyi görmüyorum
Cimrinin ailesi içinde bile kınandığını gördüm
Bu sebeple cimri olarak anılmayayım diye kendi kendime ikramda bulundum."
Cimri bir kimseye, başkası için mal toplamakta zararın acısına katlanmak, ve bol olan malının tadını ve hayrını görmemek cimriliği kâfidir.
Şair Veki, böylesi hakkında şöyle der:
"Cimri, varis için kendini mal biriktirmeye adamış bir alçaktır
Vârisleri hesabına, o sadece bir koru bekçisidir
Tıpkı kendisi aç olduğu halde, Avını, başkaları yesin diye yakalayan av köpeği gibi."
"Cimrinin malını ya afete veya vârise müjdele" sözü, hikmetli atasözlerinden biridir.
İmam Azam (r.a.) buyurur: "Ben cimrinin âdil olabileceğine ihtimal veremem. Çünkü cimrilik, sahibini aldanmayayım diye, mızmızlanarak saymaya ve sonunda hakkından fazlasını almaya sürükler. Böyle bir insan güvenilmeye de layık değildir."
Bir gün Yahya (a.s.) İblis ile karşılaşır. Ona, "Yâ İblis! Söyle bana, dünyada en sevdiğin ve en kızdığın insan hangisidir?" diye sorar.
İblis ona, "En sevdiğim insan, mü'minin cimrisi ve en nefret ettiğim insan da, fâsık cömerttir" diye cevap verir.
Hz. Yahya (a.s.), ona, "Neden" diye sorar.
Şeytan şu cevabı verir: "Çünkü cimrinin cimriliği bana yeter, fakat fâsık cömerde gelince... Allah'ın, cömertliğini göz önünde bulundurarak onu affedeceğinden korkarım."
Daha sonra Şeytan, "Eğer sen Yahya olmasan sana bu sırrı açmazdım" diyerek yürüdü, gitti.
(Mukaşefetü'l-Kulüb'den…)
Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor ki: "Çocuk, insanı korkak ve cimri yapar."
Öte yandan öyleleri var ki, ne malının zekâtını verir ve ne de kendi ve ailesine varlıklı bir hayat yaşatmaya eli varır. Bunların biricik hazzı ve arzusu paralarını gözleri önünde görmek, hatta avuçlarında tutmaktır, oysaki bu kimseler günün birinde ölüp gideceklerini bilirler.
Nitekim bir şair böyleleri için söyle diyor:
"Kardeşim, insanların hayvan olanları vardır
Zeki ve görgülü bir adam kılığındadırlar
Malına dokunan musibeti hemen sezer
Fakat dinine zarar veren musibetin farkına varmaz."
Diğer bir şair de bu konuda şöyle der:
"Cimrilik salgın bir hastalıktır, yakışmaz mertlere,
Aklı başında olanlara ve dindarlara
Cimriliği, el açıklığına ve itibara tercih edenler
Yemin ederim ki, aldanmışlardılar
Yazık o kimseye ki, hem dünyanın hem de ahiretin hakkını engeller
Dininden sonra, bir hiç uğruna dünyasını da satar."
Diğer bir şair de söyle diyor:
"Bir mal ki dosta faydası dokunmaz
Yakınlara yaramaz ve yoksulun durumunu düzeltmez
Onun akıbeti bir vârisin eline geçmektir
Malı miras bırakan cimriye de ahirette pişmanlık düşer."
Bişr (rahimehullah) der ki: "Cimri ile karşılaşmak acıdır, ona bakmak ise kalbe sıkıntı verir."
Araplar eskiden beri cimrilik ve korkaklığı utanılacak huylar sayarlardı.
Nitekim bir şair bu hususta şöyle der:
"Ver, azalır diye korkma
Çünkü Allah (c.c.), rızkıları kullar arasında bölüştürmüştür
İşler bozuk giderken cimriliğin faydası yok
Buna karşılık, işler yolunda giderken vermenin zararı yok."
Diğer bir şair de şöyle diyor: "İnsanları cömerte dost görüyorum
Amma, halkın içinde cimrinin dostu olan hiç kimseyi görmüyorum
Cimrinin ailesi içinde bile kınandığını gördüm
Bu sebeple cimri olarak anılmayayım diye kendi kendime ikramda bulundum."
Cimri bir kimseye, başkası için mal toplamakta zararın acısına katlanmak, ve bol olan malının tadını ve hayrını görmemek cimriliği kâfidir.
Şair Veki, böylesi hakkında şöyle der:
"Cimri, varis için kendini mal biriktirmeye adamış bir alçaktır
Vârisleri hesabına, o sadece bir koru bekçisidir
Tıpkı kendisi aç olduğu halde, Avını, başkaları yesin diye yakalayan av köpeği gibi."
"Cimrinin malını ya afete veya vârise müjdele" sözü, hikmetli atasözlerinden biridir.
İmam Azam (r.a.) buyurur: "Ben cimrinin âdil olabileceğine ihtimal veremem. Çünkü cimrilik, sahibini aldanmayayım diye, mızmızlanarak saymaya ve sonunda hakkından fazlasını almaya sürükler. Böyle bir insan güvenilmeye de layık değildir."
Bir gün Yahya (a.s.) İblis ile karşılaşır. Ona, "Yâ İblis! Söyle bana, dünyada en sevdiğin ve en kızdığın insan hangisidir?" diye sorar.
İblis ona, "En sevdiğim insan, mü'minin cimrisi ve en nefret ettiğim insan da, fâsık cömerttir" diye cevap verir.
Hz. Yahya (a.s.), ona, "Neden" diye sorar.
Şeytan şu cevabı verir: "Çünkü cimrinin cimriliği bana yeter, fakat fâsık cömerde gelince... Allah'ın, cömertliğini göz önünde bulundurarak onu affedeceğinden korkarım."
Daha sonra Şeytan, "Eğer sen Yahya olmasan sana bu sırrı açmazdım" diyerek yürüdü, gitti.
(Mukaşefetü'l-Kulüb'den…)