Tüm kaynaklarımızın, gelir getiren kurumlarımızın elimizden çıkarıldığı bir yönetimin iyi mi ya da kötü mü olduğu konusunda fikir yürütmek bile imanlı ve akıllı bir insanın yapacağı iş midir?
En son satılan şeker fabrikaları, "perşembenin gelişi çarşambadan belli" sözüne işaret değil midir? Esnafın perişan hali, ödeme sıkıntısı, her gün artan hammadde fiyatları ile durma noktasına gelen ticaret bizlere bir şeyler anlatmıyor mu?
Şu anki durum ne kadar istikrarlı ki alelacele seçim istediler. Ortadoğu'nun hali ortada. Ortadoğu ülkelerinin bu perişan hale gelmesinin vebali soruyorum kötünün müdür ya da kötünün iyisinin midir? Cevaplamak gerekirse evet bu halin müsebbibi hem iktidardır, hem de iktidarın yandaşları. Ne olduğu belirsiz bu kötü gidişatın sebebi bu anlayış ve destekçilerinin şuursuzluğudur.
Eğer ülkemizde; tramvaylarda, sahillerde fütursuzca gezen jöleli Suriyeli gençler varsa vatan sevgisi bu mudur? Neden Ensar-Muhacir muhabbeti sadece Suriyelilere geçerli? Yoksa Afganistan Müslümanları farklı dinden mi; gelir gelmez ülkelerine postalandılar.
Bu yöneticilerin ülkeyi getirdikleri durum ortada iken çözüm üretmesi gerekenler ya iktidarla hemhal olmuş ya da çözüm üretmekten aciz kapitalist gemisinde milli sermaye taşımak hayalinde. Hem milleti hem kendini kandırmaktalar.
Buradan açıkça yazıyor ve ilan ediyorum ki iktidar yanına kimleri alsa hatta Bağımsız Türkiye Partisi haricindeki tüm siyasileri de alsa bu sistem içinde yapabilecekleri borçlanmaktan başka bir şey yoktur.
Peki, borçlanmanın sonuçları ne olacaktır diye sorulacak olursa, elbette tavizdir; madenlerin, kaynakların peşkeş çekilmesidir.
Milletimizin önünde iki seçenek vardır. Biri mevcut iktidar ve ittifakı, ikincisi yüzde yüz milli, kıyamete kadar kendi kaynaklarımızı kendi halkımıza sunacak Milli Ekonomi Model'inin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in genel başkanı olduğu Bağımsız Türkiye Partisi ve kadrosudur.
Başka yollar hep aynı yere çıkar. Tabelalara kanmayın.
En son satılan şeker fabrikaları, "perşembenin gelişi çarşambadan belli" sözüne işaret değil midir? Esnafın perişan hali, ödeme sıkıntısı, her gün artan hammadde fiyatları ile durma noktasına gelen ticaret bizlere bir şeyler anlatmıyor mu?
Şu anki durum ne kadar istikrarlı ki alelacele seçim istediler. Ortadoğu'nun hali ortada. Ortadoğu ülkelerinin bu perişan hale gelmesinin vebali soruyorum kötünün müdür ya da kötünün iyisinin midir? Cevaplamak gerekirse evet bu halin müsebbibi hem iktidardır, hem de iktidarın yandaşları. Ne olduğu belirsiz bu kötü gidişatın sebebi bu anlayış ve destekçilerinin şuursuzluğudur.
Eğer ülkemizde; tramvaylarda, sahillerde fütursuzca gezen jöleli Suriyeli gençler varsa vatan sevgisi bu mudur? Neden Ensar-Muhacir muhabbeti sadece Suriyelilere geçerli? Yoksa Afganistan Müslümanları farklı dinden mi; gelir gelmez ülkelerine postalandılar.
Bu yöneticilerin ülkeyi getirdikleri durum ortada iken çözüm üretmesi gerekenler ya iktidarla hemhal olmuş ya da çözüm üretmekten aciz kapitalist gemisinde milli sermaye taşımak hayalinde. Hem milleti hem kendini kandırmaktalar.
Buradan açıkça yazıyor ve ilan ediyorum ki iktidar yanına kimleri alsa hatta Bağımsız Türkiye Partisi haricindeki tüm siyasileri de alsa bu sistem içinde yapabilecekleri borçlanmaktan başka bir şey yoktur.
Peki, borçlanmanın sonuçları ne olacaktır diye sorulacak olursa, elbette tavizdir; madenlerin, kaynakların peşkeş çekilmesidir.
Milletimizin önünde iki seçenek vardır. Biri mevcut iktidar ve ittifakı, ikincisi yüzde yüz milli, kıyamete kadar kendi kaynaklarımızı kendi halkımıza sunacak Milli Ekonomi Model'inin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in genel başkanı olduğu Bağımsız Türkiye Partisi ve kadrosudur.
Başka yollar hep aynı yere çıkar. Tabelalara kanmayın.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
H. İbrahim TALAY / diğer yazıları
- Kısır politika ve milli siyaset / 31.05.2020
- Asıl zavallı kim? / 22.05.2020
- İstikamet / 08.05.2020
- Sahte kahramanlar / 28.04.2020
- Şehr-i emin ve liyakat / 04.02.2019
- Suç, ceza ve adalet / 20.01.2019
- Çözümün adresi belli / 08.05.2018
- Tren gecikmez raydan çıkar / 05.05.2018
- Kul hakkı ve Milli Ekonomi Modeli / 28.04.2018
- Yağmur duası ve Milli Ekonomi Modeli / 27.02.2018
- Asıl zavallı kim? / 22.05.2020
- İstikamet / 08.05.2020
- Sahte kahramanlar / 28.04.2020
- Şehr-i emin ve liyakat / 04.02.2019
- Suç, ceza ve adalet / 20.01.2019
- Çözümün adresi belli / 08.05.2018
- Tren gecikmez raydan çıkar / 05.05.2018
- Kul hakkı ve Milli Ekonomi Modeli / 28.04.2018
- Yağmur duası ve Milli Ekonomi Modeli / 27.02.2018