Cümle işsizler kılıfçı olsun isteniyor

Yalana kılıf hazırlanacak, kılıfçılar iş başına.

Talana kılıf hazırlanacak, kılıfçılar iş başına.

Çalana kılıf hazırlanacak, kılıfçılar iş başına.

Kul hakkına ve kamu malına balıklama dalana kılıf hazırlanacak, kılıfçılar iş başına.

Kör olası nefisleri tatmin için, ayak keseri gibi hep kendine doğru yontmak için her yolu mubah kılana kılıf hazırlanacak, kılıfçılar iş başına.

Bir yerlerde kocaman bir minare çalınmış, elbette kocaman bir kılıf gerekiyor, cümle kılıfçılar iş başına.

Yıllar yılları kovalarken, zaman içinde adeta bir 'kılıfçılar ordusu' oluşmuş olsa da, kılıfçılık mesleği artık yalama yaptığı için, kullandıkları malzemeler yalama yaptığı için artık kumaşları dikiş tutmuyor ve hazırladıkları kılıflar hiçbir işe yaramıyor.

Sosyal medya dedikleri bu platform icad oldu kılıfçılık mesleğinin de pabucu dama atıldı.

Cümle kılıfçıların kılıfları daha piyasaya çıkmadan ellerinde parçalanıyor.

Yalana, talana, çalana ve kul hakkına balıklama dalana kılıf hazırlamak gibi bir mesleğin oluşmuş ve gelişmiş olması insanlık adına ve hele hele Müslümanlık adına bir yüz karası idi ama ne yazık ki bu çirkin işin failleri hala aramızda dolaşmaktadırlar.

1919'dan 2019'a kadar geçen tam yüz yıllık zaman aralığından sonra, gönül isterdi ki yüz evvel bu topraklarda yeşeren bağımsızlık ruhunu, istiklal aşkını ve "Ya istiklal ya ölüm" anlayışını sulandırmaya çalışan tüm eylemler ve söylemler daha ilk günden savunmasız ve desteksiz kalsın, sulandırmaya çalışanlar yalnız kalsınlar.

Gönül isterdi ki; yüz yıl evvel alevlenen "Milli Mücadele" ruhu, azmi ve kararlılığı hiç eksilmeden, azalmadan hatta artarak bu günlere kadar devam etsin.

Gönül arzu ederdi ki; Milli Mücadele ruhuna paralel olarak başlayan ve devam eden iktisadi kalkınma hamleleri, sınai ve ticari kalkınma hamleleri ve dahi dış politikadaki dik duruş hali, vakar hali günümüze kadar artarak devam etsin.

Gönül isterdi ki; devletin kuruluş felsefesine aykırı atılan her adım, ekonomik alanda devletin ve milletin elini zayıflatacak, boynunu bükecek, ecnebilere el açtıracak her teşebbüs daha ilk günden akim kalsın, savunmasız kalsın ve bu kötü işlere teşebbüs edenler büsbütün yalnız kalsınlar.

Ne yazık ki çalınan minareye kılıf hazırlama işi meslek olarak ortaya çıktığından beri ve toplumda kabul görmeye başladığından beri, devletin altını oyma faaliyetleri ve teşebbüsleri her dönemde destek aldı, alkış aldı ve bu günlere geldik.

Öyle günlere de geldik ki, işsiz bırakılan milyonlar, meslek olarak bu 'kılıfçılık' işine yönelsin isteniyor.

Geride kalan uzun insanlık tarihi, beş bin yıllık Türk tarihi ve bin beş yüz yıllık İslam tarihi göstermiştir ki "yalana, talana ve çalana" kılıf hazırlama işi bir meslek değil yüz kızartıcı bir iştir ve toplumların felaketini hazırlamıştır hep.