Giresun Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Osman Öztürk, dün bir açıklama yayınlayarak, darbe çağrısında bulunmadığını belirtti. Öztürk, açıklamasının ilk bölümünde, "Bugün Gazetesi'nin 18 Ocak 2008 tarihli nüshasında yer verilen hakkımdaki 'Rektör Paşa'dan Orduya saygısızlık' başlıklı haber, Sayın Başbakan Erdoğan'ın 19 Ocak'ta partisinin bir toplantısında söz konusu habere dayalı olarak sarfettiği sözler, Sayın Başbakan'ın bu sözlerinin 20 Ocak'ta basın yayın organlarında 'Otur yerine Rektör Paşa', 'Sen kimsin ya otur yerine' şeklinde yer alması ve bütün haber, yorum ve beyanlardan sonra şahsım ve ailem hakkında bu yaşıma kadar işitmediğim ağır küfürlerin ve hakaret içeren ifadelerin internet adresime ve cep telefonuma gelmesi sonrasında aşağıdaki hususların kamuoyu ile paylaşılması zarureti hasıl olmuştur" dedi.Allah'a havale ediyorumRektör Osman Metin Öztürk'ün maddeler halindeki açıklamasında yer alan bazı ifadeler şöyle: "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bir vatandaşı olmakla iftihar ederim. Mustafa Kemal'in açtığı, ilke ve ihkilaplarının aydınlattığı yolda ilerlemek, kurum ve kişi olarak hem hukuksal görevim hem de kişisel ülkümdür. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunuyum. Uzmanlık alanım uluslarrarası ilişkiler. Tarafımdan orduya ne saygısızlık yapılmış ne de darbe çağrısında bulunulmuştur. Bu yönde ne bir beyanatım ne de bir açıklamam olmuştur. Orduya saygısızlık ve darbe çığırtkanlığı yaptığımı yazanlar ve söyleyenler; yaklaşık 65 gün önce kaleme almış, internet ortamında yayınlamış ve kişisel web sayfama koymuş olduğum Ortadoğu'da Oyunun yeni Adı: Sünni Cephe başlıklı yazımdan, bunları kendileri yorum yoluyla çıkarmışlardır. Bu vesileyle benim ve ailem hakkında ağıza alınmadık küfürleri edenleri ve bu küfürlere muhatap olmama neden olanları, şu aşamada kamuoyunun bilgisine, vicdanına ve Allah'a havale ediyorum."Prof. Dr. Öztürk'ün Ortadoğu'da Oyunun yeni Adı yazısındaki şu ibare dikkat çekiyor: "Türkiye'nin Sünni İslam kimliği ile olaylara angaje olmasının, doğal olarak Türkiye'de siyasal İslamın güç kazanmasına neden olacağı açıktır. İlave olarak, sıcak gelişmelere angaje olmuş ve dolayısıyla gücünü buralara aktırmış ve dağıtmış bir Silahlı Kuvvetlerin, içeride rejimin değişmesini önlemedeki rolünün de ciddi şekilde gerileyeceği şüphesizdir. O itibarla Türkiye'nin Sünni cephe oluşturma çabalarının dışında kalması gerekmektedir."