logo
26 NİSAN 2024

Devlet, devletlilik, devletçilik

23.12.2014 00:00:00
"Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi,  Olmaya devlet cihanda, bir nefes sıhhat gibi."(Kanuni Sultan Süleyman) Bu çok meşhûr beyitin, ilk mısraıyla çok ilgiliyim bugünlerde!Yaratılışları gereği birbirine hasım hayvanlar vardır. Meselâ; kedi ile köpeğin, eşek ile kurdun, at ile ayının birbirine hasım olduğu bilinir...Kedinin balığa, kurdun koyuna, tilkinin tavuğa düşkünlüğü de bilinir.Son zamanlarda çok duyduğum ve bilerek duymazdan geldiğim zorlama bir söz var; "Hayvan sevmeyen, insan sevemez!"miş!Bunu söyleyen, entel görünmeğe gayret eden ve -ne demekse- feministliklerini hayvan severlikle maskelemeğe çalışan kadınların çoğu da, sevdiklerini söyledikleri hayvanlardan korkarlar! Hem sever hem de korkarlar nasıl bir sevgiyse! İnsan sevdiğinden korkar mı veya korktuğunu sever mi?Bir de, hayvan sevgisiyle insan sevgisini birbirine asla karıştırmayanlar vardır. Veya sayısız ağır suçluların, hatta katillerin cezaevlerindeki hayvan sevgileri, hayret edilecek boyuttadır! "Alkadraz Kuşçusu" bunlara müthîş bir örnektir. Hayatı romanlaştırılmış, film senaryosu olmuştur.Şimdi mes'eleye kendimizce bakalım.Kedi, akvaryum ve kuşların olduğu, ayrıca rengârenk çiçeklerin süslediği bir ev düşünelim...Kedinin kuş ve balığa olan zaafı, kuşların çiçeklere vereceği zarar bilinmesine rağmen, bunların bir evde, bir arada olmaları mümkün.Çünkü insan aklı ve hükmetme özelliği, bu hayvanların birbirine zarar vermelerini engeller. Kedi ile kuşu, akvaryumda balıkları bir arada ve birbirine zarar verdirmeden yaşatan ev sahibi, yani insan onları sürekli kontrol eder. Ev sahibinin bir anlık kontrol boşluğu; ya kedinin kuşa veya akvaryuma zarar vermesine; ya da kuşların çiçeklere zarar vermesine fırsat verir.Demek ki maharet ve özellik, bir arada yaşayan hasım fıtratlı hayvanlarda değil, onları bir arada tutan ve kontrolden bırakmayan insanın yönetimindedir.Şimdi evden ülkeye çıkalım.Her coğrafyada farklı etnik kökenden insanlar yaşayabilirler. Tarih, -kim ne derse desin- bir milletler mücadelesidir. Tarih, milletlerin, hâkimiyet kurmak için yaptıkları savaşların, mücadelelerin kayıtlarıdır.Savaşlar sonucu kurulan hâkimiyetin, teşkilatlanmış milletlerin adına da "Devlet" denir.Devlet kuran, yönetim ve hakimiyeti sağlamış olan milletin yapacağı ilk iş; farklı etnik kökten halkları, bir arada yaşatmaktır. Kelimenin tam anlamıyla bir arada yaşamaya mecbûr etmektir.Kedi ile köpeğin, balık, kuş ve kedinin, hayvanat bahçelerinde ve sirklerde bir sürü zıt hayvanın bir arada yaşamasını temin eden ve o hayvanları bir arada yaşamaya mecbûr eden kontrollü baskın insan iradesi; farklı halkları bir arada, bir yasa ve nizâm içinde yaşatmayı başarırsa devletli millettir.Başka türlü devlet olunmaz, başka türlü devlet kalınmaz!Devlet yönetimlerinde, âdil sistemler gereği farklı etnik kökten insanların görevlendirilmeleri olur, olmalıdır. Birlikte yaşamak için baş eğmenin, diz çökmenin külfeti yanında, nîmetleri de mutlaka olmalıdır ama kontrol, devleti kuran milletin elinde olur.Ola ki; son zamanlarda ülkemizde görüldüğü gibi demokrat maskeli, Haçlı organizeli insan hakları maskeli "Dolma Kalemler"in, "özür sendromları" olursa, devletin asıl sahiplerinin, anında kontrolü ele almaları mecbûriyeti doğar! Kontrol elden çıkarsa devletlilik zorlaşır, devletin bekası tehlikeye girer.Devletinin tehlikeye girmesi halinde tepki vermeyen, savunma refleksi göstermeyen topluluğa da millet denilmez!Milletler milliyetçilik yapmadan devlet kuramaz, kurduğu devleti yaşatamazlar!Uzun Adam'a Cumhurbaşkanlığı Seçiminden önce bir seçim sürecindeki milliyetçi söylemlerinden dolayı; "Bu milliyetçilik bir gün seni de ham yapar!" diyen bir İleri Demokrat bölücü Dolma Kalem vardı; "Eğer azcık akıllı olmazsan, millet; seni safra diye tükürür atar! Sudan çıkmış balık misâli, hem susuz boğulur, hem de esen yelden üşüyeceğin bir yalnızlığa mahkûm eder!" diye hemen anında uyarmıştım.Çünkü bu "Dolma Kalemler"in en büyük korkusu, yalnızlıktır! Hem yalnızlıktan ödleri kopar, hem de yalnız kaldıklarında, birbirlerine saldırır ziyankârlaşırlar!En iyi becerdikleri iş ise güçlü zannettikleri yer veya kişiye yalakalıktır...Dün yalakalıkta yarışanların, bugün benzer insafsızlık ve zalimlikle birbirlerine saldırmaları, asla tesadüf falan değildir! "Amaç değil araçtır. Gereken durakta inilecek tramvaydır." diye tarif edilen İleri Demokrasi sayesinde zayıflatılan Devlet' in kontrolünden çıkmalarındandır!Neymiş efendim? "Özgür basın susturulamaz!"mışşş! Özgür basınmışşş! Hadi be!Dün Papa'ya; "Kutsiyetpenâhları!" ve "Pek Muhterem Papa Cenâbları" diye iltifat yarışına girenlerin ve taraftarlarının, bugün birbirlerine; "Haşhaşî" ve "Yezit" demelerinden daha normal ne olabilir?"Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi" sözlerini unutan, bu hizadan çıkmış ve haddi aşmış "Osmanlı torunları(!)"nı; ancak ortak akılla yeniden hissettirilecek Devlet erki toparlar!"OLAMAZ TÜRK'E BAŞ TÜRK'ÜM DEMEYEN." Vesselâm... Selâm, sevgi, dua...
 
Mustafa Aslan / diğer yazıları
Kurulan şirket sayısı azaldı
Mart ayında 1678 şirket kapandı
Son operasyon Hakkı Saral çetesine
10 ayda 454 suç örgütü çökertildi
Özgür Özel disiplin için harekete geçiyor
Partiden kesin ihraç edilecekler
323 gayrimenkul için ihale yapılacak
Kızılay taşınmazlarını satıyor
'Katliamınıza dikkat çekmek antisemitizm değildir'
Sanders'tan Netanyahu'ya sert yanıt
'Hamas liderlerini öldürün, Refah'ı işgal edin'
İsrailli bakandan Mossad'a çağrı
İsrail'e de füze saldırısı düzenlendi
Husiler İsrail gemisini vurdu
Düşme anı araç içi kamerasında kaydedildi
Kapısı açık otobüsten düştü
Hande Fırat sergisi bakanlık desteği ile açıldı
Kabine toplantısı gibi sergi açılışı
Çocuğunu uyaran kadın öğretmeni yumrukladı
Zorba veli kamerada!
14 bin koşucu finişi görecek
Katılımda rekor geldi, şimdi sıra derecelerde!
İnsan ‘kokuşmuş bir sudan’ yaratıldığını bilmiyor mu?
Ekonomiyi soğutmaya devam
IMF'siz IMF programı uygulanacak
Beyaz Saray'dan Erdoğan ziyareti sorusuna yanıt
'Takvime alınmış bir program yok'
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
Kurulan şirket sayısı azaldı
Mart ayında 1678 şirket kapandı
Son operasyon Hakkı Saral çetesine
10 ayda 454 suç örgütü çökertildi
Özgür Özel disiplin için harekete geçiyor
Partiden kesin ihraç edilecekler
323 gayrimenkul için ihale yapılacak
Kızılay taşınmazlarını satıyor
'Katliamınıza dikkat çekmek antisemitizm değildir'
Sanders'tan Netanyahu'ya sert yanıt
'Hamas liderlerini öldürün, Refah'ı işgal edin'
İsrailli bakandan Mossad'a çağrı
İsrail'e de füze saldırısı düzenlendi
Husiler İsrail gemisini vurdu
Düşme anı araç içi kamerasında kaydedildi
Kapısı açık otobüsten düştü
Hande Fırat sergisi bakanlık desteği ile açıldı
Kabine toplantısı gibi sergi açılışı
Çocuğunu uyaran kadın öğretmeni yumrukladı
Zorba veli kamerada!
14 bin koşucu finişi görecek
Katılımda rekor geldi, şimdi sıra derecelerde!
İnsan ‘kokuşmuş bir sudan’ yaratıldığını bilmiyor mu?
Ekonomiyi soğutmaya devam
IMF'siz IMF programı uygulanacak
Beyaz Saray'dan Erdoğan ziyareti sorusuna yanıt
'Takvime alınmış bir program yok'
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.