Ebû Ya'zi hazretlerinin sohbetlerinde ve ilim meclislerinde bulunan Ebû Midyen Mağribi, zahiri ilimlerde yüksek dereceye ulaştı. Bilhassa hadis, tesfir ilimlerinde ihtisas sahibi oldu. Ayrıca tasavvuf yolunda da ilerledi.
Hocası Ebû Ya'zi hazretleri Ebû Midyen Mağribi'yi çok sever ve fazlası ile yakınlık gösterirdi. Talebeleri arasında ona ayrıca iltifat gösterip diğer talebelerinden üstün tutardı.
Ebû Ya'zi hazretlerinin hizmetinde olgunlaşıp kemale gelen Ebû Midyen Mağribi, ondan izin alarak hacca gitmek istedi. Hocasına ona izin verdi ve; "Yolunun üzerinde bir arslan ile karşılaşırsan ondan korkma! Şayet korkacak olursan ona, Ehl-i beyt-i Resûl hürmetine yolumdan çekil, de!" buyurdu. Hocasının huzûurundan "Peki" deyip ayrılan Ebû Midyen Mağribi, yolda hocasının dediği gibi arslanla karşılaştı. Kendisine tavsiye edilenleri yapınca, arslan ona zarar vermedi.
Ebû Midyen hazretleri hac yolculuğu sırasında bir çok yerlere uğrayıp alimler ile görüştü. Harem-i şerifte Seyyid Abdülkadir-i Geylani hazretleri ile karşılaştı ve sohbetlerinde bulundu. Kendisinden çok hadis-i şerif ve tasavvufun inceliklerini dinledi. Abdülkadir-i Geylani rahmetullahi aleyh kendisine sufilik hırkası giydirdi. Onun yanında nice nur ve sırlara kavuştu. Ebû Midyen Mağribi, Abdülkadir-i Geylani'nin sohbetinde bulunmakla iftihar eder ve onu kendilerinden ilim öğrendiği hocalarının en büyüklerinden sayardı.