logo
23 NİSAN 2024

Eğitim öğretim topluma beyin ve kalp cerrahlığı yapmaktır -1-

24.06.2022 00:00:00

Evet, eğitim ve öğretim en az cerrahlık kadar hassasiyet istiyor. Öğretmenlik en az cerrahlık kadar bir pratiklik, yaşanmışlık ve aynı zamanda adanmışlık gerektiriyor. Çünkü öğretmenlik bir mesleğin çok ötesinde anlamlar barındırıyor. 

Öğretmenlerimiz aşkın bir misyonun yeryüzündeki temsilcileridir. Cerrahlık nasıl ki kitaplardan okumayla öğrenilemiyorsa, eğitim ve öğretim de iyi insanı, ahlaklı insanı yetiştirmek de sadece sözde anlatımla ve kitaplardan bilgi aktarımıyla yetişmiyor. Neden yetişmiyor, neden olmuyor? Günlük hayatta çevremizdeki insanlar çok şeyin doğrusunu bildikleri halde yanlışta ısrar ediyor, neden?

İnsan doğruyu bildiği halde neden yapmaz? 

Bir insanda doğru olanın bilgisi var, ama doğruyu bildiği halde yanlışa yelken açıyor. Neden?

Belki de bu sorular eğitim tarihinin en kadim soruları arasındadır. Öyle ya bir insan biliyor ama bildiği doğrunun tam tersini neden yapıyor. Hatta bildiği doğruları da insanlara çok da güzel anlatıyor. Ancak siz bu doğruları bildiğiniz halde neden yapmıyorsunuz diye sorulduğunda da o klasik cevap verilir, "Hocanın dediğini yap ama yaptığını yapma!" Belki de bugün eğitimimizin temel sorunu bu cevapta gizlidir.

Ne demek, ben doğruları biliyorum ancak yapmıyorum, ama siz bana bakmayınız siz yapınız. Çok hatalı bir duruş. Bir defa insanın en önemli özelliklerinden birisi çabuk etkilenebilen bir varlık olmasıdır. Bildiklerini samimi bir şekilde yaşayan bir insanı gördüğünde insanoğlu ister istemez ondan etkilenir. Çünkü bildiğini yaşamaya çalışan kişiler bilgilerini duygularıyla harmanlayarak gösterirler. Bildiklerine kalbiyle, duygularıyla, mimikleriyle yorum katarlar. Yani bunu yemek yapan ustanın el lezzeti gibi düşünebiliriz. Bu münasebetle bilmek işin teknisyenliğidir, bilginliğidir. Bildiğini uygulamak işin sanatkârlığı, ustalığı, Arifliğidir, bilgeliğidir, irfan boyutudur.

Bugüne gelinceye kadar çağlara çeşitli isimler verildi mesela 20. yüzyıla da "Bilgi Çağı" denildi. Bu çağla birlikte insanlar daha çok bilgiye, daha hızlı ulaşma imkânına sahip oldu. Ancak daha çok bilgi sahibi olmak insanoğluna mutluluk getirmedi. Evet, bilgi güçtür. Ama hangi bilgi güçtür? Bu soruyu doğru cevaplamadan adeta computer gibi bilgi yüklemesiyle geçen bir hayatımız oldu. 

Pratiğe dönüşmeyen bir bilginin zihinde olmasının kime ne faydası var? Bu neye benziyor biliyor musunuz; bir kişi Türk mutfağının en ünlü aşçılarının, yazdığı çok lezzetli yemek tariflerinin yapıldığı o hacimli kitaplardan birini tüm ayrıntısına kadar ezberliyor. Kitaptan soru sorulduğunda da çatır çatır cevap vere biliyor. Ama hadi bakalım bu kadar biliyorsun bir de marifetini mutfakta görelim bize bir melemen yap da yiyelim, dediğimizde bu kişi şaşırıp kalıyor. Şöyle bir cevap geliyor; "Biliyorum ama yapamıyorum!"

Evet, 20. yüzyıl doğrudur belki bilgilerin yığınla bilindiği, yayıldığı bir yüzyıl olabilir ama sonuçları itibarıyla baktığımızda bilinenlerin uygulanmadığı bir yüzyıl oldu. İnsan hakları, demokrasi, çocuk hakları, kadın hakları, adalet, hak, hukuk, ücrette adalet, doğayı koruyalım, çevremizi temiz tutalım, vs. bunların bilgisini her yerde verdik ama sonuç tam tersi yani hüsran. Uygulamada "ellere verdik talkını biz götürdük salkımı, oldu." (devam edecek…)

 
Ergül Güner / diğer yazıları
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.