Emir erleri

ABD, teknolojinin tüm imkânlarını şeytanî yönü ile kullanmaktadır. Medeni olmayan bir toplumdan beklenen her türlü melanet bu ülkede toplanmıştır. Şu anda Ortadoğu'yu kan gölüne dönüştürmesi, İslam ülkelerinin  başındaki idarecilerin gaflet içinde olmaları nedeni ile diye izah edilemez. İdareci olabilmeyi becerenlerin zekâ seviyelerinin düşük olması mümkün değildir. Bir kaçının gaflet içinde olduğunu kabul etsek, en azından diğerlerinin de gaflet içinde olması asla mümkün değildir. "Peki, işin aslı nedir?" sorusuna cevap gereklidir. Kısaca ABD'nin şeytanî politikasıdır. Bu, çeşitli taktikler içeren, uzun yılları kapsayan, sabırlı ve esnek, cesur politikalar kümesidir. Prof. Dr. Haydar Baş üstadımız Yeni Mesaj gazetesinde 30 Eylül'de "Ortadoğu'da bitmeyen senaryolar" başlıklı yazısında, bu politikanın esas hedefini net olarak açıklanmıştır. Büyük İsrail projesi. Bu hedefe yaklaşım metodu zamana göre değişikler içermektedir. Burada birkaç tekniği, görüşlerim doğrultusunda açıklamakta yarar gördüm. Düşünenler için geçmişten alınacak derslerle diğer taktiklerinde neler olduğu ve olabileceği ortadadır. Bir ülkeyi idare etmek akılsızların, gafillerin, sonuçta hain damgasını yeme riski olanların hakkı asla olamaz. ABD'nin öncelikli taktiği demokratik yoldan kendine bağlı bir iktidarı başa geçirmektir. İşi garantiye almak için önceden pazarlık edecek kadar kendine güven kazanmıştır. Bunun nasıl sonuçlar verdiği Türk milletinin malumudur. Aslında daha öncede söylediğim gibi elbette ABD yanlısı olarak iktidar olanların tayin edilen yönde hareket etmesi ABD'nin dünya politikası için şarttır. Her ihtimale karşı bunun sağlanması için o ülkenin idarecilerinin tüm hassas noktalardaki zafiyetleri kontrol edilmektedir. Her türlü kanunsuz işlere bulaşmaları sağlanmaktadır.Bunun için öncelikle ABD ve İşbirlikçi iç ve dış istihbarat yirmi dört saat mesai sarf etmektedir. Elde edilen bilgiler, aksayan düzeni rayına oturtmada, şantaj malzemesi olarak kullanılmaktadır. Elbette bunun sonucunda iktidarın önünde yapacağı iki şık olacaktır. Birincisi çok daha hata yapmaktan kurtulmak için istifa ve milletine açık itiraf ve af dileme, ya da yanlış ve ülkesi için ileride felaket doğuracak ve kendisini vatan haini yapacak icraatlara devam etmektir. Yani koltuk uğruna vatan haini olmak ve hesabını her iki dünyada da verememe gibi bir duruma düşmektir. Bir insan ne kadar zeki olursa olsun bu duruma düşmesi onun dinen olgun olmadığının sonucudur. Bir görevi üstlenen bir iktidarın veya kralın veya başkanın, bu görevi vatan için, inancı için üstlendiğinin şuurunda olması şarttır. Balık baştan kokar atasözü boşuna değildir.Bilinen  ve sık kullanılan Hadiste Peygamberimiz, "Nasılsanız öyle idare edilirsiniz" demiştir. Burada ince bir noktaya dikkat etmek gerektir. Peygamberimiz(s.a.v.) bu Hadisle ey ümmetim sizin başınıza getireceğiniz kimseler ancak sizin gibi birileridir. Bu nedenle Allah"ın(c.c) yoluna sıkı olarak sarılın ki, doğru seçim yapabilesiniz. Ben Müslüman'ım deyip, domuz etini kasabına malzeme eden, içkiyi kumarı fuhuşu sana serbest ederek dinini inkar eden, başörtüsünü bahane ederek binlerce masum yavrumuzu eğitimden edip,kabahati başkalarına atan, idarecileri seçti isen, hiç tereddüdün olmasın sen, seni idare edenin yolundasın demektir. Ne desen boş artık, idare eden neyse sen de osun. Ey Türk milleti: Bir değil, iki değil, üç değil aynı hatayı işliyorsun. Ne denir?.. Yaptığının sonucunu görüyorsun. Bir örgüt yetmedi yüzlercesi türedi. Bataklıkta üreyen sivrisinek misali sınırımıza hepsi yığıldı. Millet olarak son bir şansın var o da seçtiklerinle temas edip uyarmak. Hiç olmazsa harbin eşiğine gelindiği şu saatlerde felaketi durdurmaktır. ABD savaşı kesin olarak devletimize yüklemekte ve de başarmaktadır. Olacaklar, gayet açıktır ve nettir. Savaşın elbette uzun yıllar alacağı bir yana, sonuçta kazanmak asla yoktur. Sonuçta savaşa ilk başlayan tazminat dahil bir daha asla doğrulamaz. Kimin için kardeş ülkeye gireceksiniz hiç düşündünüz mü? Hangi ülkelerin yararına Müslüman kanı dökeceksiniz. Bir kâfire karşılık kaç tane Müslüman kanı akıtacağınızı biliyor musunuz? Şimdiye dek silah dahil her türlü desteği verdiğimiz, terörü körüklediğimiz dünyaca bilindiği halde bunu unutturacağımızı mı düşünüyorsunuz! Kimse şimdi ses çıkarmadı diye öne atılıp aksini mi ispat edeceksiniz. Sayın milletvekilleri; baştan itibaren ABD'ye taviz vererek iktidara gelen siz değilsiniz. O taviz verenlere taviz vermiş olabilirsiniz. Seçildiniz geldiniz. Siz bu milletin temsilcisi oldunuz. Belli gayeleriniz vardı. Sizin en önemli göreviniz seçmenlerinizi temsildir. Pek çok kanuna el kaldırdınız. Siz de kabul edersiniz ki, çoğunun AB yasalarına uygun olduğunu biliyordunuz.  AB aşkına hiçbiriniz karşı durmadınız. Duramazdınız. Sizde de bu aşk olduğunu yahut çıkarlarınıza uygun geldiğini kabul edelim. Şu anda yapılanlardan direk olarak sorumlu olan ve bu nedenle ABD tarafından özel şantajlar ile yönlendirilenlerin hayat ve koltuk mücadelesine 'dur' deme zamanının geldiğine, dikkatinizi çekmek istiyorum. Bundan ilerisine gitmek, ülkeye en büyük kötülüğü yapmaktır. Bunun ötesi PKK'nın lehine ABD emirlerini harfiyen uygulama mecburiyetinde olan bir kaç kişinin ülkeyi bölme ve büyük İsrail'i Kürtlerin sırtından kurma projeleridir. Sadece sınırlarda değil, tüm coğrafyanın her karışında savaş ve kan dökülecek. Üçüncü dünya savaşı muhtemelen Ortadoğu'da bizim yüzümüzden çıkacaktır. Hepiniz ülkenizi seven kardeşlerimizsiniz. Bizler bunu böyle biliyor. Sizlere güveniyoruz. Lütfen görevinizi yapın ve teskereyi reddedin. Sayın Türk Silahlı Kuvvetlerimiz; her zaman her şartta ülkenin savunmasında görev yapmaktan çekinmediniz. Yıllarca terörle mücadele ettiniz. Sonuçta terörü bitirdiniz. Ne yazık ki, Sevr'e geri dönüldü. Açınım, saçınım numaraları ile Güneydoğu Anadolu teröre teslim edilerek, terör daha da güçlü hale getirildi. Şu anda en kritik kararların heyecanını daha güçlü olarak yaşamaktasınız.Generallerimize sesleniyorum. Başkumandanı ikna edin, uyandırın. Suriye Rusya'nın korumasında bir ülkedir. Suriye bağımsız bir ülkedir. Suriye Müslüman bir ülkedir. Hiç bir devletin buraya müdahale yetkisi yoktur. Suriye demokrasisini seçimle de ispatlamıştır. Karşımızda sadece teröristler olmayacak, Suriye'yi de karşımıza alacağız. Ülkemiz belki de dünya savaşının yapıldığı alan haline gelecektir. Önce ABD'nin şantajlarından korkup daha kötüye gidilmesin. Terörün tek çaresi bölge devletleri olan Türkiye, İran, Irak, Suriye  ordularının kısa bir ortaklığı ile tamamen ortadan kalkacaktır.Başkalarının bu coğrafyada yaşattıkları teröristlerle yapmak istedikleri oyuna son verilmesi şarttır. Vatan için, Allah(c.c) aşkına yetkilileri bilgilendirin. Zararın neresinden dönülürse kârdır. Bu vatan bizimdir. Bizim kalacaktır.