Eski çamlar bardak oldu ama..!

Hükümete yan bakanın Ergenekoncu, Balyozcu, darbeci ilan edildiği günlerin üzerinden çok geçmedi.Bu memleketin ordusuna 20-25 yıl hizmet etmiş komutanların şafak baskınlarıyla gözaltına alınıp terörist diye içeri tıkıldığı günlerdi o günler.O zaman henüz AKP-Cemaat koalisyonu bozulmamıştı. Taraflar büyük bir uyum içinde operasyon üstüne operasyon yapıyorlardı.Gel zaman git zaman eski çamlar bardak oldu, eski dostlar okyanus ötesinden çalan bir düdükle düşman oldu.İşte o günlerde bugün yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarını yapan daha doğrusu yapmaya çalışan savcılar yine sahnedeydi. Üstelik de AKP-Cemaat koalisyonunun milli kahramanları durumundaydılar. Onlara, hukuksuz iş yapıyor diyenler, başta Başbakan Erdoğan'dan olmak üzere her kademeden büyük bir linç hareketine maruz kalıyordu. Gün oldu devran döndü milli kahraman olan savcılar, koalisyonun AKP kanadına dokunuverdi. O da ne, kıyamet koptu. Ne vatan hainlikleri kaldı, ne ajanlıkları, ne de piyonlukları...* * *Geldiğimiz nokta gerçekten ibret verici bir nokta.Dün darbe ile darbecilerle mücadele ediyoruz, milli iradeyi hakim kılıyoruz diyenler bugün kalkmış aynı konuda "orduya kumpas kuruldu, içeride günahsız yatan çok insan var" diyor.Demek ki milli irade lafını ağızlarında sakız ettikleri dönemde millete ve ordusuna kumpas kuruluyormuş. Meğer gerçek çete, "çetelerle mücadele ediyoruz" diyenlermiş zira Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarından çıkan sonuç bu.Paralel Devlet Yapılanması PYD olarak adlandırılan cemaat devletin tüm kılcal damarlarına sızarken bugün "virüs var" diyenler onları seyrediyordu daha doğrusu beraber yürüyorlardı.* * *Bakın hükümet kanadı yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ardından Ergenekon ve Balyoz için neler söylemeye başladı.1- Başbakan Erdoğan:"İçeride günahsız yatan çok kişi var. Kuru-yaş meselesi. Mesela (eski) Genelkurmay Başkanımız İlker Başbuğ hakkındaki süreçle ilgili daha önce de konuşmuştum. Kalkıp ona terör örgütü lideri derseniz felakete yol açarsınız. Hem sonra niye daha önce o görevindeyken yapmadınız bunu. Sen o zaman neredeydin sayın savcı? Genelkurmay Başkanı'nın dokunulmazlığı yoktu. Emeklilikten sonra mı önünüze geldi? Emir komuta zincirindekiler ne olacak? Sivillerden en alt düzeydeki askere kadar herkesi kapsaması lazım. Biz herhalde burada katilliği tescilli olanların yeniden yargılanmasından da bahsetmiyoruz."2- Orman ve Su işleri Bakanı Veysel Eroğlu:"Ben günahsız yere birçok insanın cezaevinde tutulduğunu düşünüyorum. Askeriyede ast-üst ilişkisi son derece nettir. Biri bir plan ve seminer düzenlediğinde, listede ismi olanların 'Ben gelmiyorum' deme şansı da yoktur. Dolayısıyla 'Üstünün çağırdığı toplantıya katıldı' diye bir insanı suçlu ilan etmek, darbe planlarının içinde göstermek son derece yanlıştır. Bunu planlayan veya darbe faaliyetlerinin içinde olan kişi sayısı 5-10'u geçmez. Ama 100 kişilik bir heyeti sorumlu tutmak kabul edilir değil."  3- Adalet Bakanı Bekir Bozdağ:"Biz de hata yaptık. Soruşturma veya kovuşturmanın muhatapları farklı olduğu zaman sesimizi gür çıkarmamız lazımdı. İdeolojik yapılanmadan herkes şikâyetçi oldu."* * *Hükümetin 3 önemli isminin açıklaması böyle. Acaba hükümet paralel devlet falan derken ne kadar samimi? Sizce böylesine bir oluşum ile mücadele adına sadece bazı kamu görevlilerinin yerlerini değiştirmek yeterli midir? Madem ortada vatan haini bir grup var, hepsini tek tek deşifre edip, görevden alıp, yargılayıp içeri tıkmak gerekmez mi?Yoksa tek amaç fena halde suçüstü yakalandıkları yolsuzluk ve rüşveti gündemden düşürmek mi?Bir iktidar 11 yılın sonunda "devletin yargısında, emniyetinde ve bilimum kurumlarında dış mihrakların güdümünde bir çete var" diyorsa bu iktidara, "çete devleti ele geçirirken siz neredeydiniz" diye sorulmaz mı? Devleti çeteye teslim edenler acaba başka daha neleri kimlere teslim etti? Mesela Ortadoğu'da, mesela ekonomide, mesela dini konularda... Ne dersiniz?