İki çıkış yolu vardır; ya dost olarak seçilmek yahut seçkin dostlara arkadaş olmak, kardeş olmak. Vuslata doğru ilk adım böylece atılmış olmaktadır Kur'anı Kerim'de velayet sahibi insanı kamillerin rahmet ve hidayet kaynağı oluşuyla ilgili birçok ayeti kerime bulunmaktadır. Kur'anı Kerim'in ebedi tespiti dostluğa ve bu dostlara çağırmaktadır; "Dikkat ediniz, Allah dostları için hiçbir korku yoktur. Onlar, mahzun da olmayacaklardır. Onlar ki, inandılar ve korundular. Dünya hayatında da ahirette de müjdeler, muştular, mübeşşirat onlaradır. Allah'ın kanununda değişme olmaz. İşte büyük kurtuluş budur" (Yunus; 62-64).Anlaşılan odur ki, iki çıkış yolu vardır; ya dost olarak seçilmek yahut seçkin dostlara arkadaş olmak, kardeş olmak, dost olmak. Vuslata doğru ilk adım böylece atılmış olur ve kul, Rabb'ine doğru dostlarıyla yürümeye başlar. İman ve insan davası tarihten günümüze hep bu çizgide gelmiştir. Kulluk bu çizgide tecelli etmektedir. Hakk'a seyir bu çizgide devam etmektedir...İnsanın İslam ile tanışması, bir manada kulun Rabb'ine vuslatının başlangıcı, Rabb'ini bilmesi ve kulluğunu icra etmesidir. Hakk'a dönüşü, Allah'a yönelişi ve gidişi, kısaca kamil manada kulluğu ifade eden Hakk'a seyir ve sülûk gerçeği, İman ve İnsan tezinin temel dayanaklarından biridir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.