Fırtına Vadisi'ndeki siyasi fırtınalar

Kaçkar Dağları'nın kuzey eteklerindeki Fırtına Vadisi'ni hafızanızda canlandırmak için, 537 tür odunsu bitkiyi, 109 kuş, 23 memeli, 21 sürüngen çeşidini canlandırmanız lazım hafızanızda? Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu, Doğu Karadeniz genelindeki 2 bin 400 tür bitkinin bin 200 türü Fırtına havzasında bulunmakla birlikte bu bitkilerden 150 tanesi endemik tür olarak biliniyor, diyor. Fırtına Vadisi'nin kendine özgü dağ horozu toplulukları, vadinin çatısında yani Kaçkarlar silsilelerinde yaşıyor. Soğuk suların incisi "dere alası" diye bilinen kırmızı benekli alabalığına ise doyum olmaz Fırtına Vadisi'nin? Bütün bu "tabiat harikaları"nın hepsini bağrına basar Fırtına Vadisi. Çok dik yamaçları var? Yıllık ortalama yağış miktarı 2. 000 mm'nin üzerinde, yüksek kesimleri sürekli sis altındadır. Alüvyal akarsu ormanları (kızılağaç), geniş yapraklı ılıman ormanlar (kayın), iğne yapraklı ladin ormanları, şimşir ormanları, geniş çayırlıklar gibi kendine habitatları barındırır Fırtına Vadisi.Hem ilkokul yıllarımdan, hem de yörede Müftülük yaptığım yıllardan kalan hatıralar ve cilveleriyle hala içimden gürül gürül akar Fırtına Vadisi'nin debisi yüksek hırçın suları?Fırtına Vadisi, yeşili, havası, yağmuru, suyu, rayihası, balı ve sütüyle "adeta cennetten bir köşe"? Bu cennet vadiye dadandılar siyasiler ve onların beslemesi rantçılar? Dev barajlar ve koca koca hidro-elektrik santraller gibi hesapsız ve popülist yatırımlarla katledilmeye çalışılıyor Fırtına Vadisi.Aynı akıbeti, Çoruh Vadisi'nde yaşıyor. Geçen ay, BTP Artvin İl Başkanlığı'nın düzenlediği programa katılmak için gittiğimde aynı perişanlık vardı oralarda da?  Stratejik bakımdan "çok riskli" dev barajlar, sadece tabiatın güzelliklerini değil, köyleri yuttu, insanların sabrını bitirdi?Fırtına Vadisi'nde siyasi fırtınalar sürüyor.Yöre halkı, "tabiat varlıkları katledilmeden" hizmetlerin getirilmesinden yana. Ancak iktidar ile işbirliği içindeki "yandaş enerji devleri", vadiye ekolojik ve stratejik bakımdan "çok riskli" santraller kondurmakta ısrar ediyor? Davalar, tam bir bilek güreşine döndü.Yargı, 4 ayrı kararıyla "tabiat katliamı projeleri"ni iptal ediyor, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ise projeleri reddediyor? Gel gör ki, vadinin yasaklı kısımlarında kazma vuramayanlar, 10 km aşağıdan kazma vuruyorlar, vadiyi dinamitliyorlar? Taş ocakları ve kimi ormancıların da içinde bulunduğu konuşulan orman kıyımları işin cabası.IMF'nin talimatıyla oluşturulmuş Elektrik Piyasası Kurulu bile Fırtına Vadisi'nde cirit atıyor. Çevre Etki ve Değerlendirme Raporu (ÇED) olmaksızın vadiye kazık çakmak isteyenler kolları sıvamış vaziyette? Bilirkişi raporları ile ÇED raporları arasında "santral için kesilecek ağaç" adedinde bile dağlar kadar fark var. Bu güzelim vadide bu kadar ihtiras ve popülizm yüklü siyasi fırtınalar estirmeye hacet var mı? Yok? Fırtına Vadisi'ni katletmeye hiç kimsenin hakkı da yok.Yıllardan beri GAP ile kalkıp, GAP ile yatıyoruz? Hiç "GAP'ın stratejik risk"ini hesap etti mi siyasilerimiz?! Etrafımızın ateş çemberi ile çevrili olduğu, Türkiye'nin BOP'a batırılmaya çalışıldığı böylesi bir süreçte "muhtemel bir dalaş"tan savrulacak bir bombanın GAP barajlarını neye çevireceğini, nelere mal olacağını hesap eden var mı? "ekolojik risk"lerin yanı sıra GAP benzeri "stratejik risk"i, Çoruh'a, Fırtına Vadisi'ne, Kızılırmak'a? bindiriyorlar. Buna kesinlikle son verilmelidir.GAP'ta, Çoruh'ta, Fırtına Vadisi'nde? vs. dev santraller ve barajlarla "hayatı ve tabiatı yok etmeye son" verecek olan ve yatırımların yüksek "ekolojik ve stratejik risk"lerini hesaba katan bir tek BTP var, Bağımsız Türkiye Partisi var.BTP'nin alternatif, sürekli ve yenilenebilir enerji türleri projeleri, Nobel Ödülü'ne aday gösterilen Prof. Dr. Haydar Baş beyin Milli Ekonomi Modeli'nin ortaya koyduğu çok önemli projelerdendir.Fırtına Vadisi, ancak BTP'nin "ekolojik ve stratejik riskleri" altın terazisi ayarında bir hassasiyetle hesaplayan "milli enerji projeleri" ve uygulamalarıyla kurtulur. Fırtına Vadisi'ndeki akar sular, tabii kaynak sularından daha kıymetlidir; bu sular, BTP'nin projeleriyle dünyanın ve Ortadoğu'nun susuzluğunu giderecek kıvamdadır.Rüzgar gülünden güneş enerjisine değin yenilenebilir 10-15 adet enerji türlerinin devreye alınmasının yanı sıra  yerleşim ve üretim birimlerinin ihtiyaç planlamasına göre ""ekolojik ve stratejik riski olmayan küçük çaplı yaygın hidro-elektrik santralleri" uygulamasıyla BTP, çevre sahasında da tektir. Nobel Ödülü'ne aday gösterilen Milli Ekonomi Modeli'nin işte böylesi bir "çevreye saygı" yönü vardır.BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, Ovakça'da milletimize, BTP iktidarının 18. ayında "bedava elektrik" müjdesi verdi. Bu Nobel Ödülü'ne aday milli modelinin meyvelerinden sadece biridir.Milli Ekonomi Modeli'yle "çevre"yi bilimsel bir yaklaşımla "yeniden fark eden" dünya, "risksiz, yenilenebilir enerji" kaynaklarına dönüyor. Almanya bunun bir örneği? Almanya'nın Freiburg kentinin kuzeyindeki Freiamt kasabası halkı, artık ne yapıyor biliyor musunuz? İneklerin memesinden çıkan sütün sıcaklığını duş suyunu ısıtmak için kullanıyor, elektrik üretmek için samanlığın çatısını fotovoltaik panellerle kaplıyor. Çiftliğini, komşularını ve spor kulübünü biyogaz tesisi ile ısıtıyor. Kasabanın tepelerinde kurulu her biri yılda 3 milyon kilovat saat üretim kapasiteli dört rüzgar türbini de 1000 kadar haneye elektrik sağlıyor? Kulaklarına inanamayanlar Freiamt Belediye Başkanı Hannelore Reinbold-Mench'ten bilgi isteyebilirler.BTP'nin Milli Ekonomi Modeli "yepyeni bir Türkiye" ve "huzurlu bir dünya" uygulamalarını ve projelerini sunuyor. Fırtına Vadisi de, Çoruh da, Türkiye de ancak BTP ile kurtulur. Gayrısı her bakımdan "çok riskli"dir? Benden, dost uyarısı.