Gazze harab olduktan sonra…

40 günden sonra günaydın demek lazım.

İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi denilen kuruluşlar, Gazze'nin yakılıp yıkılmasından sonra, içinde yaşayan kadın, çoluk-çocuk demeden, hareket eden her ne varsa yerle bir edildikten sonra lütfedip toplandılar.

Dile kolay 40 gün…

Gecesi belli değil, gündüzü belli değil aralıksız kırk gündür tepelerinden aşağı bomba yağıyor, havadan uçaklarla yerden tank ve toplarla eşi benzeri görülmemiş bir vahşet sergileniyor.

Ayakta kalabilen bir bina, bir ev, bir apartman bir tarafa, çaresiz insanların çaresiz sığındıkları kamp alanları, hastaneler, okullar, camiler ve kiliseler dahi özellikle hedef alınarak insafsızca vuruluyor.

Aralıksız devam eden vahşet görüntüleri kırkıncı gününe yaklaşmışken, adına İslam ülkeleri dedikleri ülkeler güya Gazze gündemi ile toplandılar ve çay kahve faslından ve aile fotoğrafı çektirdikten sonra dağıldılar.

Sadra şifa bir karar alındı mı, vahşeti durduracak bir adım atıldı mı, Gazze'deki kadınların ve çocukların feryadını durduracak, dindirecek bir yaptırım kararına varıldı mı?

Yok, yok, yok…

Türkiye de dahil olmak üzere hepsinin katil İsrail ile yaptıkları anlaşmalara aynen devam, ticari ilişkilere aynen devam, İsrail'in Gazze'yi bombalayan uçaklarına, toplarına ve tanklarına yakıt temin etmeye aynen devam.

Sözü geçen kuruluşlara üye ülkelerin çoğunda, daha önce planlanmış olan eğlence programları bile iptal edilmedi, diğer ülkelerden hiçbiri de demedi ki; "böyle ortamda, Gazze'de Müslümanların cesetlerini kan seli götürürken bari bunu yapmayın."

Hiçbiri kaşlarını çatıp, suratlarını asıp:

"Irzımızdır çiğnenen, evladımızdır doğranan,

Hey sıkılmaz, ağlamazsan bari gülmekten utan" diyemedi.

Demeye ne gerek var?

Zere kadar aklı, iz'anı, idraki ve vicdanı olan herkes bilir ki, kardeşlerin başından aşağı bomba yağarken böle şeyler yapılmaz, insan olanın biraz yüzü kızarır.

Gazze harab olduktan sonra lütfen toplandılar, çay-kahve faslından sonra dağıldılar.

Az o tarafta dehşet devam ediyor, vahşet devam ediyor.