Gugukgiller

"Hukuk mu, guguk mu" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan'a katkıda bulunalım.

Kavramlara baktığımızda;

Hukuk: Arapça kökenli bir sözcük olup, "hak" kavramının çoğulu, yani "haklar" anlamındadır. Örneğin vasıtanın çoğulu vesait olması gibi.

Geniş anlamda hukuk, insan yaşantısı ilişkilerinin adalet temelli zorlayıcı bir düzenidir. Buradaki zorlayıcılık yaptırımdır. Hukuk kuralının ihlali durumunda kuralın tepkisidir. 

Guguk: Yumurtalarını başka kuşların yuvalarına bırakan bir göçmen kuş. Yani kuluçka zahmetine katlanmayıp, bu işi başka kuşlara bırakan bir kuş türü. Beleşçi demeye dilim varmıyor. Zira, ağaçlar için zararlı böcekleri yiyerek doğaya hizmeti var. İlahi nizam… Allah (cc) hiçbir şeyi sebepsiz yaratmaz, her mahlûkun bir işlevi var şüphesiz. 

Guguk kuşunu, bu masum canlıyı ayrı tutarak "guguk" kavramını bir başka boyutta yoklayalım.

Hukukla tanıştığım 1960'lı yılların başı. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencileri olarak bir dergi çıkarıyoruz. Derginin adı Guguk. Hukuk olaylarının biraz edebiyat ve biraz daha fazlası mizah boyutuyla yorumlanması amacını taşıyordu dergimiz. 

Yazının başlığı hukuk tanımayanlar için konulmuştur. Hukuku hiçe sayıp, hukukun üstünlüğü yerine, kendi güç, söylem ve eylemleriyle öne çıkmayı hedef belleyenler takımıdır bu gibiler. 

Hukuk ciddi bir iştir. Guguk, söyleşi ve deyim oyunlarıdır. 

Anayasal devlet hukuktur. Anayasayı dolanmak guguktur. 

Anayasal kazanımları ileri götürmek hukuktur. Anayasayı araçsallaştırmak guguktur.

Cumhuriyetin nitelikleri hukuktur. Bunları değiştirmeye yeltenmek ve aşındırmak guguktur. 

Egemenliğin ulusta olması hukuktur. Bu yetkiyi gasp etmek guguktur. 

Yargı yetkisinin tarafsız ve bağımsız mahkemelerce kullanılması hukuktur. Bu yetkinin siyaseten kuşatılması guguktur. 

İnsan haklarına dayanma ve saygı hukuktur. Bu hakların ihlali guguktur. 

Anayasanın üstünlüğü hukuktur. Kişisel tercihler ve peşin hükümler guguktur. 

Sözün özü:

Guguk devleti değil, hukuk devleti olmak istiyorsak; 

Anayasa hükümlerine asgari saygı sağlanmadan, değil anayasal devlet, kanun devletinden bile söz edilemez. Öncelikle, başta Cumhurbaşkanı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) üyeleri gelmek üzere, bütün seçilmişlerin Anayasa andı doğrultusunda "anayasaya saygı" gereğini hiçbir zaman göz ardı etmeyip, bütün söylem, işlem ve eylemleri bu yönde olmalıdır.