Hala anlaşılmadı mı?

Devletlerin hayatında on üç yıl fazla uzun sayılmaz ama fertlerin hayatında bu süre az bir zaman değildir elbette.Mevcut iktidar partisini iktidara taşıyan iki bin iki seçimlerinin üzerinden tam on üç yıl geçmiş, o gün doğan çocuklar yavaş yavaş delikanlılık çağına doğru adım atıyorlar, o gün olgunluk yaşı olan kırklarda olanlar bu gün ellili yaşları çoktan geçmiş durumda.Bir iktidar kadrosunun devlet yönetiminden anlayıp anlamadığını, devlete ve millete zararlı mı yoksa zararlı mı olduğunu fark edebilmek için yeter de artar bir zaman değil mi on üç yıl?Hâlâ anlaşılmadı mı; Sayın Erdoğan'ın tek adamlığı yönetimindeki bu kadronun, bir proje gereği iktidara taşındıkları, koltuğa oturdukları günden beri kendilerini iktidara taşıyanların çıkarları doğrultusunda yürüdükleri, dolayısıyla devlet ve milletin çıkarları hep ikinci, hatta üçüncü planda kaldığı?Hâlâ anlaşılmadı mı; bu ekibin iş başı yaptığı günden beri bu topraklarda yaşayan çilekeş milletin madden ve manen sürekli kayıplar yaşadıkları ama bu toprakların ve bu milletin iflah olmaz düşmanlarının bu ülkenin kaynakları üzerinden sürekli büyüdükleri, sömürüp semirdikleri?Hâlâ anlaşılmadı mı; on üç sene evvel koltuğa oturtulan bu kadronun hem Anadolu coğrafyası için hem de Ortadoğu İslam coğrafyası için ne büyük felaketlere, ne büyük yıkımlara ve söndürülmesi zor ateşlerin yakılmasına sebep oldukları?Evet, devletlerin hayatında on üç yıl fazla bir zaman sayılmaz ama insan hayatında, iyiyi kötüden, akı karadan, karı zarardan, merdi namertten, samimiyi hainden ayırt etmek için yeterli bir zaman değil midir?Hâlâ anlaşılmadı mı; uçsuz bucaksız yaylaları, dağları ovaları olan, münbit arazileri olan, dört mevsimi olan, dereleri, çayları, nehirleri ırmakları olan bu cennet vatanı bu kadronun yönetemediği, çayırlarda otları, tarlalarda ekinleri, derelerde suları kuruttukları?Hâlâ anlaşılmadı mı; bu kadronun bu milleti paramparça yapacak, bölüp parçalayacak söylemler geliştirdiği ve hayata geçirdiği, ardından da, on üç yılın sonunda da bölücülerin kucağına, bebek katillerinin merhametine havale ettiği?Ya nasıl, ne zaman, ne şekilde, ne vesile ile anlaşılacaktır?"Allah'ı zikretmek ve gerekçeli, hikmete dayalı, toplumda hakça düzeni gerçekleştirecek Hak kitap Kur'ân'dan inen âyetleri anlatmak, tebliğ etmek için, tam bir samimiyetle Allah'a imanın, kulluk ve itaatin şuuruna erip saygı göstererek, hakkaniyete riayet duyguları yaşayarak mü'minlerin akıllarının, ruhlarının kıpırdanma zamanı gelmedi mi? Onlar, daha önce kendilerine verilen kutsal kitaplardaki emir ve hükümleri uygulamakla sorumlu tutulanlar gibi olmasınlar. Onların üzerinden uzun zaman geçmiş ve kafaları kalınlaşmış, kalpleri katılaşmıştı. Onların çoğu da doğru ve mantıklı düşünmeyi, hak dini terk eden fâsıktı, âsi ve bozguncu bir topluluk idi." (Hadid: 16, Ahmet Tekin meali).