Hata payı yüzde doksan sekiz

Bu nasıl bir anlaşma, bu nasıl bir sözleşme ve bu nasıl bir taahhüt?

Malum ve meşhur Zafer Havaalanı'nın bir yıllık bilançosu açıklandı, sonuç; devletin soyulduğunun açık ve çok net bir fotoğrafı.

Bir yıl içinde uçuşu garanti edilen yolcu sayısı 1 milyon 317 bin kişi.

Bir yıl içinde söz konusu havaalanını kullanan yolcu sayısı sadece 25 bin.

Ortaya çıkan bu korkunç fark nasıl kapatılmış?

Gayet açık; bir milyon iki yüz elli bin yolcu uçmuş gibi gösterilmiş ve söz konusu firmaya ödemeler takır takır yapılmış.

Para kimden, kimlerden çıkmış?

Sofrasında lokması, peyniri, zeytini, sütü ve yumurtası günden güne eksilen, her gün tırpanlanan fakir-fukaradan, yetimden-yoksuldan.

Yaptık, yaptırdık diye her fırsatta reklamı yapılan diğer yol, köprü, tünel, havaalanı ve hastane ihalelerinin hazineye getirdiği yükü, Zafer Havaalanı örneğine bakarak rahatlıkla anlayabilirsiniz.

Hayatın tamamı, temel ihtiyaç kalemlerinin hepsi, yüzde iki yüzlere varan zamlar yediği halde, emekliğe ve memura yapılan yüzde otuzluk zammın müjde diye açıklanmasının sebebi bilmem anlaşıldı mı?

Köprülere ve yollara zam yapılmayacağı haberini de, yandaş basın müjde olarak duyurdu, gerçek olan ise şudur; ilgili firmalara taahhüt edilen rakamlar, söz verilen artışlar aynen ödenecek ama nereden, hazineden, yani milletin kesesinden.

Mevcut iktidarın yirmi seneden beri uyguladığı ekonomi modeli aynen şöyle; ülke gelirlerinin kaymağı, bir avuç kaymak tabakasına, bu haksız taksimden doğan toplam külfetler ise, geniş halk kitlelerine…

Geniş halk kitlelerinin payına sürekli kemer sıkma, daima sabır ve şükür düşerken, bir avuç mutlu azınlığın payına sürekli servet transferi, sürekli heybelerini doldurma, lüks ve israf içinde bir hayat düşüyor.

Senaryo yazarları, uygulamada asla metnin dışına çıkılmasına müsaade etmiyorlar ve harfiyen uyulmasını istiyorlar.

Kantarının, adalet ve vicdan kantarının ayarı bozulmamış olanlar, oturup tartıyorlar; hata payı yüzde doksan sekiz olan bir anlaşma, bir sözleşme hala devam ettiriliyor ve ödemeler takır takır yapılıyor.

Bu nasıl iş böyle?

Hem de dolardaki enflasyon farkı ile beraber.

'Kurt yapmaz bu taksimi kuzulara şah olsa' diyen şairin haklılığı hala devam ediyor.