Suna İnan-Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araştırma Enstitüsü tarafından "2. Uluslararası Arkeoloji Günleri" kapsamında Antalya Kültür Merkezi'nde "Hitit'ten Osmanlı'ya Anadolu Ticareti" konulu bir panel düzenlendi. Panelde konuşan İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhibbe Darga, Anadolu'da ilk ticari faaliyetin neolotik dönemde başladığını bildirdi.
Darga, bu dönemde Hasan Dağı'nda çıkartılan oksityenlerin tüccarlar aracılığıyla Doğu Akdeniz ülkelerine satıldığını ifade etti. Oksityenlerin imece usulüyle elden ele 800 kilometre ileriye taşındığını belirten Darga, Anadolu'daki ticari hareketliliğin Asurlu tüccarların Anadolu'ya gelmesiyle doruk noktasına çıktığını söyledi. Asur krallarının tüccar kişilikleriyle tanındığını ve ticaret için 1300 kilometre uzaklıktan Anadolu'ya geldiğini anlatan Darga, Asurluların Anadolu'ya gelirken beraberlerinde takı, ince dokunmuş giyim eşyaları ve lapis, akik gibi değerli taşlar getirdiğini ve giderken de altın, gümüş ve hububat götürdüğünü kaydetti.
Anadolu zenginliklerle dolu
Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlber Ortaylı ise konuşmasında Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde Anadolu'daki ticareti ele aldı. 16. yüzyılda dünya ticaretinde söz sahibi olan Anadolu'nun bu hakimiyetini ilerleyen dönemlerde kaybettiğini belirten Ortaylı, "Bu gerileme 19. Yüzyıl'da durağan hale gelerek belli bir merkezde gelişme göstermiştir. Yöneticilerin uğraşlarına ve Anadolu'nun tüm zenginliğine rağmen Türk ticari hayatında mükemmeli yakalayan ticaret tipi yok" dedi.
Darga, bu dönemde Hasan Dağı'nda çıkartılan oksityenlerin tüccarlar aracılığıyla Doğu Akdeniz ülkelerine satıldığını ifade etti. Oksityenlerin imece usulüyle elden ele 800 kilometre ileriye taşındığını belirten Darga, Anadolu'daki ticari hareketliliğin Asurlu tüccarların Anadolu'ya gelmesiyle doruk noktasına çıktığını söyledi. Asur krallarının tüccar kişilikleriyle tanındığını ve ticaret için 1300 kilometre uzaklıktan Anadolu'ya geldiğini anlatan Darga, Asurluların Anadolu'ya gelirken beraberlerinde takı, ince dokunmuş giyim eşyaları ve lapis, akik gibi değerli taşlar getirdiğini ve giderken de altın, gümüş ve hububat götürdüğünü kaydetti.
Anadolu zenginliklerle dolu
Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlber Ortaylı ise konuşmasında Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde Anadolu'daki ticareti ele aldı. 16. yüzyılda dünya ticaretinde söz sahibi olan Anadolu'nun bu hakimiyetini ilerleyen dönemlerde kaybettiğini belirten Ortaylı, "Bu gerileme 19. Yüzyıl'da durağan hale gelerek belli bir merkezde gelişme göstermiştir. Yöneticilerin uğraşlarına ve Anadolu'nun tüm zenginliğine rağmen Türk ticari hayatında mükemmeli yakalayan ticaret tipi yok" dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.