HDP hamlesi ve 2023 seçimi

Uzun süredir ısıtılan, kamuoyunun yavaş yavaş alıştırıldığı HDP adımı atıldı ve kapatma davası açıldı. Gerekçe, herkesçe malum olduğu üzere bu partinin terör örgütü ile ilişkisi.

HDP ile PKK arasındaki ilişki zaten en başından beri ortada, bunda şaşılacak bir durum yok.

Benim burada merak ettiğim konu şu; kapatma davası neden şimdi açıldı? Bu partinin elindeki tüm belediyelere örgütle ilişkisinden dolayı kayyum atandı, neden o zaman değil de şimdi bu kapatma adımı atıldı? 

Elbette bu adımın arkasında çeşitli siyasi hesaplar var. Bu hesapların başında da 2023 seçimleri yer alıyor! Ankara'da artık tüm adımlar (hem iç, hem de dış) seçime göre atılıyor. Cumhur İttifakı'nın tek hedefi var, o da seçimi kazanmak için gereken yüzde 50+1'e ulaşmak. Bu hedefe ulaşmak için her yol deneniyor. 

HDP kararını da bu kapsamda değerlendirmek mümkün. Eğer HDP kapatılırsa bu partinin seçmeninin oyları nereye gider? İşte siyasetin cevabını merak ettiği soru bu. Elbette bir blok halinde hareket etmeyeceklerdir. HDP oylarının çeşitli partiler arasında dağıtılması ile (Buradan AKP'ye bir payın düşmesi) Cumhur İttifakı, karşı cepheye karşı önemli bir avantaj elde etmiş olacaktır. Tabi bunlar birer varsayım. Elbette HDP konusunda yargının vereceği karara herkesin saygı durması gerekiyor.

* * *

Bugün iktidar kanadı kuru bir milliyetçilikle hareket ediyor, amaç seçimler. Oysa aynı iktidar çözüm süreci diye bir süreç de yaşattı bu ülkeye. Bu süreçte nelerin yaşandığını herkes biliyor.

Mesela bu ülkenin en yetkili ağzı "valilere örgüte operasyon yapmayın" talimatı verdiklerini canlı yayınlarda itiraf etti. Dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "PKK bayrağı taşımak, Sayın Öcalan demek suç olmaktan çıkarıldı" diye Amerikalarda övündü, başka bir Bakan Beşir Atalay, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kendisi ile hesaplaştırdık" dedi, Türkiye'ye "terörist ülke" deme küstahlığını gösteren bir şarkıcı bozuntusu Diyarbakır'da onur konuğu olarak ağırlandı.  Okullarda öğrenci andının okunması durduruldu, bazı yazar çizer takımı ekran ekran dolaşarak ay yıldızlı al bayrağımızın ve hatta devletimizin adının değiştirilmesi gerektiğini bile söyledi.

* * *

Ve bu ülkede hala anayasanın ilk 3 maddesinin değiştirilmesi tartışılıyor.

Neydi bu ilk 3 madde bir hatırlayalım:

MADDE 1: Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.

MADDE 2: Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.

MADDE 3: Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Millî marşı "İstiklal Marşı"dır. Başkenti Ankara'dır.

* * *

Bir insan bu 3 maddeden neden rahatsız olur ve neden değiştirilmesini ister sizce? Bu maddelerden rahatsız olanlarla öğrenci andındaki, "Türküm, doğruyum, çalışkanım" ifadelerinden rahatsız olanlar aynı zihniyetin mensubu olabilir mi?  Şimdi aynı zihniyet, kuru bir milliyetçilikle HDP kapatılsın diyor, tamam HDP kapatılsın da bir de bunların aynaya bakması gerekmiyor mu acaba!

Saygılar…