İktidarın ak sakallı hocaları telaşa düşmüş

Artık çok geç değil mi?

Fetvaları ile, her adımını, her icraatını tartışmasız destekledikleri iktidar partisi, ülkeyi badireden badireye, nice tehlikeden tehlikeye düşürürken telaşa düşmeli ve uyarmalı değil miydiler?

Yaklaşmakta olan seçimlerde iktidar partisi eğer desteklenmezse, yirmi yıldan beri elde edilen kazanımlar kaybedilebilirmiş.

Keskin zekaları ve etkin basiretleri ile(!) ufukta böyle bir tehlike gördükleri için halkı uyarmaya başlamışlar bile.

Mevcut iktidar, halk tarafından kendisine tanınan bütün kredileri har vurup harman savururken, halkı fakir düşürmek için, milleti adaletten, haktan ve hukuktan ayrı düşürürken, iktidarı uyarma telaşına düşmeyenler, şimdi tutmuşlar; "aman, iktidar yaptı siz yapmayın, desteğinizi kesmeyin" yollu nasihat ediyorlar millete.

Ülkenin yüz yıllık, yüz elli yıllık kurum ve kuruluşlarını, altın yumurtlayan tavuklarını haraç-mezat satarak halkı küresel tefecilerin pazarı haline getirirken iktidarı uyarma telaşına düşmeyenler her şey elden gittikten sonra yine de iktidarı değil de halkı uyarma telaşına düşmüşler.

Özellikle tarım ürünlerinde kendi kendine yeten ülkeler arasında iken, koca ülkeyi elin ekmeğine, elin buğdayına, bulguruna, pirincine, fasulyesine, mercimeğine, hatta patatesine ve soğanına ve dahi elin tohumuna mahkum ederken iktidarı uyarmayanlar şimdi kalkmışlar seçmene din üzerinden ayar çekmeye çalışıyorlar.

Yüz yıllık kuruluşlar olan şeker fabrikalarını bir şekilde elden çıkarıp üretimden düşürerek ve bir Amerikan firmasına Bursa/Orhangazi'de şeker şurubu üretmesine izin vererek milleti gedeolu şeker şurubuna mecbur ve mahkum ederken iktidara; "yahu siz ne yapıyorsunuz?" deme cesaretini gösteremeyenler şimdi tutmuşlar millete, 'her şeye rağmen siz bunları delikten süpürmeyin' diyorlar.

En son yapılan yerel seçimlerde iktidar partisi İstanbul'u kaybettiğinde; "sandık darbesi yapıldı, hile yaptılar, oyları çaldılar" şeklinde yaygara yapan gazete ve televizyonların, Belediye üzerinden, kelimenin tam anlamıyla malı götürdükleri ortaya çıkmıştı, meğer onlar kaybedilen ballı-börekli ihalelerden ötürü ortalığı velveleye veriyormuşlar.

Şimdi de ak sakallı hocalar, kaybedilmesinden korktukları kazanımların neler olduğunu izah etseler de bir anlasak.