Tercüman'dan Hasan Celal Güzel yazıyor: "Genelkurmay II. Başkanı Org. İlker Başbuğ, Irak'a asker gönderme konusunda verdiği brifingde, peşmergeleri uyarıp "Saldırırlarsa cevabını alırlar; TSK varlığını koruyabilecek imkân ve kabiliyete sahiptir" sözüyle göğsümüzü kabartıyor. Tam, "Yaşa Paşam!..." diye bağıracakken, bakıyoruz Başbuğ Paşa, kendisiyle, Genelkurmayla, hele Irak'la hiç ilgisi olmayan ve yıllardır politikanın tam merkezinde bulunan bir konuda görüş bildiriyor; imam hatip şamatasına, hariçten gazel atarak katkıda(!) bulunuyor. Sorarım size Paşam, Millî Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ya da Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı, Irak'a asker gönderme konusunda beyanda bulunurlarsa doğru olur mu?!... Sizin, İmam Hatip konusunda beyan buyurmanızın bundan ne farkı var?... Bazı karga kılıklı YÖK bezirgânlarının ve medyadaki irtica tâcirlerinin etkisinde kalarak siyasete bulaşmak, TBMM'nin işine karışmak size yakışıyor mu?!...
İçinde benim de bulunduğum bir uzman grubu olarak Devlet Plânlama Teşkilâtı'nda bu meseleyi yıllarca inceledik. Vardığımız netice şu idi: Meslek okulları öğrencilerinin itibarı, genel ortaokul ve liselere göre daha düşüktü. Çünkü, sadece genel liselerden mezun olanlara yüksek öğretim yapma imkânı tanınmıştı. Meslek liselerinden mezun olanların üniversitede okuyabilmeleri için, ayrıca dışardan genel liseyi bitirmeleri gerekiyordu. Diğer taraftan, o dönemde meslek lisesi mezunlarının yedek subaylık hakları da yoktu. Meslek lisesi mezunları toplumda "mavi yakalı" kabul ediliyor; "beyaz yakalı" genel lise mezunlarından daha aşağı bir sosyal statüde görülüyordu. Ayrıca, meslekî ve teknik liselerden genel liselere geçiş hakkı da verilmemişti. Kısaca, 70 öncesi dönemde Türk eğitiminde "yatay ve dikey geçiş hakkı" bulunmamaktaydı."
İçinde benim de bulunduğum bir uzman grubu olarak Devlet Plânlama Teşkilâtı'nda bu meseleyi yıllarca inceledik. Vardığımız netice şu idi: Meslek okulları öğrencilerinin itibarı, genel ortaokul ve liselere göre daha düşüktü. Çünkü, sadece genel liselerden mezun olanlara yüksek öğretim yapma imkânı tanınmıştı. Meslek liselerinden mezun olanların üniversitede okuyabilmeleri için, ayrıca dışardan genel liseyi bitirmeleri gerekiyordu. Diğer taraftan, o dönemde meslek lisesi mezunlarının yedek subaylık hakları da yoktu. Meslek lisesi mezunları toplumda "mavi yakalı" kabul ediliyor; "beyaz yakalı" genel lise mezunlarından daha aşağı bir sosyal statüde görülüyordu. Ayrıca, meslekî ve teknik liselerden genel liselere geçiş hakkı da verilmemişti. Kısaca, 70 öncesi dönemde Türk eğitiminde "yatay ve dikey geçiş hakkı" bulunmamaktaydı."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.