Yılın en komik manşetini Başbakan Erdoğan'a ailevi ve ticari yakınlığı ile bilinen Yeni Şafak Gazetesi atmış: "Sosyal programa IMF desteği."
Eh, iktidarın Pravdası işlevi gören gazeteden de bu beklenirdi.
"IMF'nin dayattığı üç yıllık yeni esaret programı" diye manşet geçecek değil ya.
Güler misiniz ağlar mısınız.
Önce biraz gülelim... Gazete haberine inanacak olursanız IMF hidayete ermiş, artık sosyal programa destek vermeye başlamış, AKP'nin mahareti sayesinde.
IMF'nin yarım asırlık tarihinde Türkiye ile yaptığı 19 anlaşmada ve son yıllarda diğer ülkelerde yaptığı anlaşmalarda görülmemiş bir olayı demek ki AKP iktidarı başarmış.
Gazete manşetine inanırsanız öyle.
Ancak haberin içeriğini okuduğunuz zaman önce gülmekten kendinizi alamıyorsunuz.
Ardından bu anlaşma sayesinde milletimizin üç yılının daha cehenneme döneceğini hissettikçe gülümseme, ağlamaya dönüşüyor.
Gazetenin haberi manşeti yalanlıyor. Ama olsun nasılsa millet ekonominin hokus pokus kavramlarından bir şey anlamıyor.
Detayları zaten okumuyor.
Haberin muhtevası önemli değil, atarsın iktidar lehine bir manşet, alırsın harçlığını.
Ama biz yine de asıl gerçeklerin peçelendiği manşeti bir kenara bırakarak ayrıntıda gizli şeytanı yakalayalım. Şeytan şu detayda:
"IMF, hükümetin MALİ DİSİPLİNİ BOZMADAN, istihdamın artırılmasına ilişkin hazırladığı "DÜZENLEMELERİ" "YERİNDE BULDU". IMF, YÜZDE 6.5'LUK FAİZ DIŞI FAZLA hedefinin ise KORUNMASINI istedi."
Ayrıntılarda gizli şeytanı yakalayasınız diye büyük harflerle yazdım.
Büyük harflerle öne çıkardığım sihirli kavramların büyüsünü bozalım şimdi.
Büyüsünü bozalım ki IMF, sosyal programı mı onaylamış, yoksa sosyal kesimlerin idam fermanını mı imzalatmış görelim.
IMF, iktidarın MALİ DİSİPLİNİNİ bozmamasını istemiş. Bunun manası sıkı maliye politikası ile kamu harcama ve yatırımlarınızı kısmak.
Tıpkı 3.5 yıl Ecevit, iki yıl AKP iktidarında olduğu gibi. Hatta daha kötüsü sadece kamuyu değil özel sektörü de bitirmek için sıkı para politikasına devam. Yani çalışan, tüketen kesimin ağzına gem vuran, maaş ücret ve toplam taleplerini kısmaya devam.
Ama rantiyeye servet aktarmaya devam. Vergi gelirlerinin tamamını borç faizlerine aktarırken borcun faizini ödeyebilmek için yeni borç almaya devam.
Bütün bunları gerçekleştirmek için yine ekonominin üzerinde demoklesin kılıcı gibi sallandırılan yüzde 6.5 luk faiz dışı fazla uygulamasına devam.
Haberde geçen tek olumlu cümle istihdamın artırılması. Ancak bu da zehiri elma şekerine sarıp yutturmak için.
Aksini iddia eden birisi varsa hodri meydan. İstediği ekranda millet önünde tartışalım. IMF'nin bu dayatmalarına evet diyen bir iktidar istihdam sorununu çözeceğini, ekonomiyi yeni krizlerle gömmeyeceğini ispat ederse ben de elini öpeceğim.
Ama ispat edemezse koltuklarını terketsinler.
İspat edemeyecekleri için tartışmaya cesaret edemezler. Rantiyeci medya bu imkanı vermezse biz hazırız. Buyursunlar bekliyoruz.
Bu politikalarla üçüncü yılda ekonomiyi düzlüğe çıkaracaklarını söyleyerek milleti aldatmasınlar.
AKP, IMF ilmeğini bu sefer milletin boynuna tem geçiriyor.
Uyarıyoruz...