İnsan niçin yaşar?

Şöyle bir düşünüyorum da; insan niçin yaşar? Acaba aç karnını doyurmak, akşam olunca yatmak, tekrar ertesi güne kaldığı yerden devam etmek, keyfine göre davranışlar sergilemek ve her gün bu işleri tekrar etmek için mi yaşamını sürdürmek ister; yoksa da yaşadığı hayatın bir manası, geçmişle gelecekle bir bağlantısı olmasını, şeref ve namusu ile yaşamak ahret yurdunda verebilecek hesaba hazırlıklı olmak mı ister? Elbetteki akıl sahipleri, yaratılış gayesinin ve yaşadığı hayatın farkında olanlar, namus ve şerefiyle, sorumluluk bilincine vararak bir hayat sürmek isterler. Toplumlara da bu sorumluluk bilincine varan insanlar yön verirler. O zaman düşünen beyinlere, sorumluluk bilincine varan insanlara toplumların ihtiyacı gün geçtikçe daha da artmaktadır.Şimdi yaşadığımız soysal hayata bir baktığımızda gördüğümüz manzarayı tahlile çalışalım:Sosyal, siyasal ve ekonomik bütün olaylar göstermektedir ki vatanın bölünmez bütünlüğü tehlike altındadır. İç ve dış siyasette göstermelik tiyatrolar oynanmakta, halkımız cambaza bak oyununu seyrederken vatan toprakları süratle ayağımızın altından kaymaktadır.Kamuoyunda birlikten beraberlikten çok; ayrılık şarkıları, ayrılık söz ve fiilleri göze çarpmaktadır. Bu öyle bir seviyeye geldi ki ülkemizin Başbakanı, bazı siyasiler, zenginler kulübü olarak bilinen TÜSİAD dahil olmak üzere ayrılıkçı bazı iç ve dış güçler bu süreci tetiklemektedir. Bin bir zorluklarla kanla canla kazanılan üniter devlet yapısı maalesef federasyon ve ona bağlı olarak da  başkanlık sistemine dönüştürülmeye çalışılmaktadır.Yaşanan sürece takvim bile belirlenmiş görünmekte olup, 12 Haziran seçimleri sonunda bu sürecin resmen başlatılacağı haber verilmektedir.Görünen bu manzara karşısında vatanın bölünmez bütünlüğünü düşünen samimi insanlardan oluşan Demokrat Parti ve Bağımsız Türkiye Partisinin siyasi kadroları Milli Mutabakat İttifakı oluşturmuş, bu ittifak her karış vatan toprağında ve milletimizin gönlünde yer bulmuştur.  Başlatılan bu "Demokrat İttifak" hareketinin "yeter söz milletindir" haykırış sesi mecliste yankılanacak, böylelikle vatanın bölünmez bütünlüğü engellenecek, milletimiz hak ettiği iş ve aş problemlerinin çözümüne kavuşacak; mutlu, güçlü ve bağımsız bir hayat sürmenin heyecanına kavuşacaktır.Milletimiz yaşanan bu süreci gayet yakın takip etmeli, günü birlik işlerini bir tarafa bırakmalı, üzerinde yaşayacağı vatan topraklarını kaybetmenin ve olası işgallerin ne demek olduğunu gayet iyi düşünmeli ve Demokrat Parti (DP) bayrağı altında oluşan milli mutabakata destek vermelidir.