logo
23 NİSAN 2024

İpler bizim elimizde

02.11.2005 00:00:00
Yunanistan Başbakanı Karamanlis, Türkiye'nin AB müzakereleri boyunca Atina'nın ve Rum kesiminin onayına ihtiyacı olduğunu söyledi. Karamanlis'in Türkiye ziyareti de ertelenebilir

Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis, Türkiye'nin AB müzakereleri boyunca Atina'nın ve Rum kesiminin onayına ihtiyacı olduğunu söyledi.

Yunan Başbakan, Türkiye'nin AB müzakereleri çerçevesinde Patrikhane'nin ekümenikliğini tanıması, ruhban okulunu açması, Kıbrıs sorununa BM kararları kapsamında ve AB müktesebatına uygun bir çözümü kabul etmesi gerektiğini söyledi.Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis, "Türkiye'nin AB üyeliği konusunda bazı kriterler ve önkoşullar bulunduğunu, sadece bu koşullara tam olarak uyum sağladığında üyelik kapısının açılacağını'' söyledi.Karamanlis, parlamentoda dış politika konulu gündem dışı genel görüşmede yaptığı konuşmada, Türkiye'nin AB perspektifi ile Türk-Yunan ilişkileri ve Kıbrıs konusuna da değindi.

Türkiye'nin AB üyeliği için önünde 35 aşamalı bir süreç bulunduğunu belirten Karamanlis, "Bu süreç içerisinde atılacak her adımın aralarında Yunanistan ile Kıbrıs'ın (Rum kesimi) da bulunduğu 25 üye ülke tarafından sürekli olarak denetleneceğini'' belirtti.

Karamanlis, Türkiye'nin AB üyeliğiyle ilgili Brüksel'de 3 Ekim tarihinde belirlenen Müzakere Çerçeve Belgesinde aday bir ülke için bir ilk oluşturan bazı koşulların belirlendiğini, bu belgede "Türkiye'nin sürekli uymak zorunda olduğu ve esnemeyen kesin sınırlar bulunduğunu'' söyledi.Yunanistan Başbakanı, "İlk kez aday bir ülke, yani Türkiye, sadece iç reformlarla ilgili kriterlerle değil, dış politikasındaki tavırlarını sınırlayan önkoşullarla da değerlendirilecektir. Bu konudaki değerlendirmelerle ilgili kararlar da 25 üye ülke tarafından oybirliğiyle alınacaktır. Dolayısıyla Türkiye, Atina ve Lefkoşa (Rum kesimi) tarafından da kontrol edilecektir. Atacağı her adımda Kıbrıs'ı da karşısında bulacaktır'' dedi. Türkiye'nin dış politikasıyla ilgili AB tarafından değerlendirilmeye alınacak konular arasında özellikle "müzakere süreci içerisinde Kıbrıs'ı (Rum) tanıması'', "İstanbul Rum Ortodoks Patriği ile İstanbul, Bozcaada ve Gökçeada Rumlarının haklarıyla ilgili politikasında köklü değişiklikler yapması'', "dış politikasında barışçı yöntemler benimseyerek, gerektiğinde Lahey Uluslararası Adalet Divanı'na genel yargı yetkisini kabul etmesi'', "Gümrük Birliği Anlaşması'ndan ve bunu tüm yeni üye ülkelere genişleten protokolden kaynaklanan yükümlülükleri yerine getirmesi'', "Kıbrıs Cumhuriyeti dahil tüm AB üyesi ülkelerle ilişkilerinin iyileştirilmesi'' ve "Kıbrıs'ta BM ve AB ilke ve değerleri çerçevesinde toplu bir çözüm çabalarını desteklemesi'' gibi konuların yer aldığını belirten Karamanlis, "Türkiye sadece bunlara, AB kriterlerine ve önkoşullarına, AB'nin ilke ve değerlerine tam olarak uyum sağladığında AB üyesi olabilir. "Casus belli'' ve AB topraklarını işgal eden ilkelerle değil'' diye konuştu.TÜRK-YUNAN İLİŞKİLERİTürk-Yunan ilişkilerine değinen Karamanlis, Atina'nın ilişkilerde yeni bir dönem için çaba gösterdiğini söyledi.İki ülke arasındaki ilişkilerin tamamen iyileştirilmesi amacıyla karşılıklı güvenin aşamalı olarak artırılmasının bölgeye bir barış dönemi getireceğini belirten Karamanlis, bunun tüm bölgenin yararına olacağını kaydetti.Karamanlis, Türkiye'nin AB ile bütünleşmesinin kendisine olduğu kadar komşularına da yararı olacağını belirterek, "Bu inançla komşu ülkenin üyelik müzakerelerine başlaması kararını destekledik ve desteklemeye devam edeceğiz'' dedi.Yunanistan Başbakanı Karamanlis, konuşmasında, Türkiye ile Yunanistan arasındaki yegane sorunun da kıta sahanlığının belirlenmesi konusu olduğunu öne sürdü.KIBRIS KONUSUKaramanlis, Kıbrıs konusuna da değindiği konuşmasında, "Yunanistan'ın Kıbrıs'ta en kısa zamanda kalıcı bir çözüm bulunmasını herkesten daha çok arzuladığını'' belirtti.Kıbrıs sorununa getirilecek çözümün kalıcı olabilmesi için, Ada'daki her iki toplum tarafından da kabul edilebilir olması gerektiğini kaydeden Karamanlis, "Böyle bir şeyin gerçekleşebilmesi için de toplumlararası müzakerelerin yeniden başlatılması gerektiğini'' söyledi.Karamanlis, "Ancak, Kıbrıs'ta kalıcı bir çözüm bulunabilmesine yönelik koşulların sağlanması için dikkatli bir hazırlık gerekir. Bulunacak çözüm de kalıcı olabilmesi için gerçekten işleyebilir nitelikte olmalıdır. Bu çözüm, BM çerçevesinde olmalı, ayrıca AB ilke ve değerlerine de uyum sağlamalıdır'' diye konuştu.TÜRKİYE ZİYARETİNİ ERTELEYEBİLİRYunan Başbakan Karamanlıs'in 26 Kasım'da Türkiye'ye yapmayı planladığı ziyaretini ise erteleme ihtimali gündemde.Gerekçe olarak, Fener Rum Patrikhanesi ile ilgili gerginlik ve Yunanistan'ın kara sularını 12 mile uzatmasının savaş nedeni kabul edileceğini belirten MGK raporu gösteriliyor.Kostas Karamanlis geçtiğimiz ağustos ayında da Türkiye'ye yapacağı ziyareti ertelemişti. Ziyaret ertelenmemiş olsaydı Karamanlis, Türkiye'yi 46 yıl aradan sonra ziyaret eden ilk Yunan başbakanı olacaktı.Türkiye ile Yunanistan arasında başlatılan doğalgaz boru hattı için Meriç'te Yunanistan Başbakanı Karamanlis ile biraraya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, tören sırasında Karamanlis'i Türkiye'ye davet etmişti.PAPANDREU'NUN KONUŞMASIAna muhalefet PASOK'un lideri Yorgo Papandreu ise konuşmasında, Karamanlis hükümetini "dış politikadan korkmak'' ve "büyük konularda kararsız kalmak'' ile suçladı.Hükümetin Kıbrıs'la ilgili dış politikasının Türkiye'yi bu konudaki yükümlülüklerinden arındırdığını öne süren Papandreu, "Kıbrıs (Rum) karar alıyor, Yunanistan destekliyor dogmasından bugün geriye kalan Kıbrıs'ın tek başına mücadele etmesidir'' dedi.Papandreu, "Kıbrıs ile Ege'deki sorunların çözümlenerek bölgenin barış ve işbirliği alanı olmasını arzuladığını'' belirttiği konuşmasında, çözümsüzlüklerin hem Kıbrıs, hem Yunanistan ve hem de Türkiye için sürekli sorun olacağını belirtti.Yorgo Papandreu, "Bütün çözümler halkların yararına olacaktır. Ancak bu çözümler, milli çıkarlarımızı korumalıdır. Bunlar, güçlü ülkelerin baskıları ve pazarlıklarla üretilen çözümler olmamalıdır'' diye konuştu.YUNAN BAKAN: TÜRKİYE ARTIK İYİ ÇOCUK OLMAK ZORUNDAYunanistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yannis Valinakis ise 23 Ekimde, Türkiye'nin AB ilişkilerinin Kıbrıs Rum kesiminden geçtiğini belirterek veto tehdidini gündeme getirmişti.Valinakis, Rum Filelefteros gazetesine verdiği demeçte, bir dönem 'Kıbrıs sorununun çözümü Ankara'dan geçer' sözünü, "Türkiye'nin AB ilişkileri Kıbrıs Rum kesiminden geçer" olarak değiştirmeye başladıklarını söylemişti.Yunan Bakan, bundan gurur duyduğunu belirterek, "Türkiye artık iyi çocuk olmak zorunda" demişti. Valinakis, Türkiye'nin Kıbrıs konusundaki tavrı ve Gümrük Birliği Ek Protokolüne ne denli uyacağının AB üyelik öncesi gidişatını direk etkilediğini vurgulamıştı.
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'

Atatürk'ün yazdığı ve Atatürk'ü yazan kitaplar

Türk milletini esaretten kurtaran ve yıkılmış bir imparatorluğun küllerinden Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Mustafa Kemal Atatürk, onca zorlu işlerinin arasında kitap yazmaya da vakit yaratmıştır. Onun hakkında çok sayıda önemli biyografiler kaleme alınmıştır. Özellikle Prof. Dr. Haydar Baş'ın yazdığı 'Hoş Geldin Atatürk' eseri adeta bir başyapıttır 
23.04.2024 12:02:00
Mehmet Hakan Akkuş
Atatürk'ün yazdığı ve Atatürk'ü yazan kitaplar
Atatürk'ün yazdığı ve Atatürk'ü yazan kitaplar
Mustafa Kemal Atatürk, hayatı boyunca kitaplarla bütünleşmiş ve okuma sevgisiyle bilgi birikimini artırmıştır. Farklı dönemlerde çeşitli konularda kitaplar da yazmıştır. İşte Atatürk'ün yazdığı bazı kitaplar:

1. Nutuk: Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ve inkılaplarını anlatan bu eser, Atatürk'ün kendi kaleminden çıkmış ve tarihi bir hitabeye dayanmaktadır. Nutuk, günümüzde bile geçerliliğini koruyan önemli bir kaynaktır.

2. Takımın Muharebe Talimi: Askerlikle ilgili konuları ele alan bu kitap, muharebe eğitimi ve stratejileri hakkında bilgi verir.

3. Geometri Kılavuzu: Atatürk'ün kendi el yazısıyla yazdığı geometri kitabı, matematiksel terimlerin anlaşılmasını kolaylaştırmış ve Osmanlıca geometri terimlerine Türkçe karşılıklar bulmuştur.

4. Yurttaş İçin Medeni Bilgiler: Atatürk'ün yazdığı bu eser, medeni bilgileri anlatır ve vatandaşların bilinçlenmesine katkıda bulunur.

Atatürk'ün bu eserleri, hem tarihi hem de güncelliği olan önemli bilgiler içermektedir. Kendisinin ileri görüşlülüğü ve akılcılığı, yazdığı kitaplarda da kendini göstermektedir.


Atatürk hakkında yazılmış bazı biyografiler


Mustafa Kemal Atatürk, modern Türkiye'nin kurucusu ve büyük bir devlet adamı olarak, birçok biyografiye de konu olmuştur. Bu biyografiler, Atatürk'ün hayatının farklı yönlerini aydınlatır ve onun tarihteki yerini daha iyi anlamamızı sağlar. İşte Atatürk hakkında yazılmış bazı önemli biyografiler:

- Atatürk: An Intellectual Biography. Yazar M. Şükrü Hanioğlu tarafından kaleme alınan bu eser, Atatürk'ün düşünce dünyasını ve fikirlerinin oluşumunu derinlemesine inceler. Atatürk'ün modernleşme ve ulus devlet inşası sürecindeki rolünü vurgular.

- Atatürk: The Biography of the Founder of Modern Turkey. Andrew Mango'nun yazdığı bu biyografi, Atatürk'ün kişisel yaşamından politik kariyerine kadar geniş bir perspektif sunar. Atatürk'ün liderlik tarzı ve kararlarına odaklanır.

- Atatürk: A Biography of Mustafa Kemal, Father of Modern Turkey. Lord Kinross'un eseri, Atatürk'ün hayatını ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu anlatır. Atatürk'ün askeri başarılarından siyasi reformlarına kadar geniş bir yelpazede bilgi sunar.

- Atatürk: Leadership, Strategy, Conflict. Edward J. Erickson'un kitabı, Atatürk'ün askeri stratejilerini ve liderlik becerilerini ele alır. Kurtuluş Savaşı ve sonrasındaki dönemdeki kararlarına ışık tutar.


Hoş Geldin Atatürk


Prof. Dr. Haydar Baş tarafından kaleme alınan 'Hoş Geldin Atatürk'eseri, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatının önemli kesitlerine odaklanıyor. Kitap, Atatürk'ün yaşamını ve liderliğini belge ve bilgilerle aydınlatarak, onun gerçek yönlerini gözler önüne seriyor.

Atatürk, Türk Milleti'ni çağdaş uluslar seviyesine çıkarmak için birbirinden önemli devrimler gerçekleştirmiş, vatan toprağını kurtarmak için birçok kutlu zafer kazanmış büyük bir liderdir. Hoş Geldin Atatürk, bu büyük liderin imanına atılan iftiraları, gizlenen gerçekleri ve örtülen yönlerini açığa çıkarıyor.

Kitap, Atatürk ile ilgili düzenlenen sempozyumlarda yapılan iddialı konuşmaları, çarpıcı makaleleri ve önemli yorumlarıyla kamuoyunda ses getiren Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleminden çıkmıştır. Atatürk hakkındaki tartışmalara son noktayı koymayı hedefleyen bu eser, okuyucuları derinlemesine düşünmeye ve gerçekleri görmeye davet ediyor.

Hoş Geldin Atatürk, Atatürk'ün mirasını anlamak ve onun büyük liderliğini daha iyi kavramak isteyen herkes için önemli bir kaynak niteliği taşıyor.

Bilim adamından korkutan açıklama: Akdeniz iklimi karasal iklime doğru ilerliyor

İskenderun Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı Abdulla Sakallı, bu yıl sıcaklıkların geçtiğimiz yıllara oranla 4 ila 6 derece arttığını belirterek hava sıcaklıklarındaki artışlarla birlikte Akdeniz ikliminin karasal iklime doğru ilerlediğini söyledi.
23.04.2024 11:06:00
İhlas Haber Ajansı
Bilim adamından korkutan açıklama: Akdeniz iklimi karasal iklime doğru ilerliyor
Bilim adamından korkutan açıklama: Akdeniz iklimi karasal iklime doğru ilerliyor
Doğu Akdeniz ve Hatay'da ilkbahar mevsimine girmesiyle sıcaklıklar artmaya başladı. Depremin vurduğu Hatay'da, gündüz saatleri adeta yaz mevsimini aratan sıcaklık varken gece saatlerinde kış mevsimini hissettiren hava durumu yaşanıyor. İskenderun Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı Abdulla Sakallı, yaşanan hava değişimine ilişkin açıklamalarda bulundu.

İskenderun Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı Abdulla Sakallı, bu yıl yaklaşık 4 ila 6 derece arasında sıcaklık artışının olduğuna dikkat çekerek Akdeniz ikliminin yavaş yavaş karasal iklime doğru ilerlediğini dile getirdi. Ayrıca iklim değişikliğinin zaman geçtikçe daha da artacağını ifade eden Sakallı, hava kirliliğinin artması ve doğa tahribatına devam edilmesi iklim değişikliğini arttırdığını söyledi.

'Yağış miktarında değişikliğin olmamasına rağmen bu yağışın düşme periyotların da çok büyük değişiklikler var'

Yağış miktarının değişmemesine rağmen yağış periyodunun değiştiğine dikkat çeken Doç. Dr. Abdulla Sakallı, 'Özellikle son 30 yılda sıcaklık artışı, diğer aylara göre ortalamanın bayağı üzerinde seyrediyor. Bu yıl yaklaşık 4 ila 6 derece arasında bir sıcaklık artışı gördük. Bu durum Akdeniz ikliminin yavaş yavaş karasal çölleşen bir iklime doğru ilerliyor. Çünkü bizim en büyük sıkıntımız yağış aralıklarının değişmesi ve yağış rejiminin değişmesidir. Bir yılda buraya düşen yağış miktarında, çok fazla değişiklik yok. Son 30 yılı incelediğimizde global su bütçesini modellediğimiz yayınımıza göre özellikle, İskenderun ve Akdeniz bölgesinde düşen yıllık yağış toplamında herhangi bir değişiklik yok. Bu değişikliğin olmamasına rağmen bu yağışın düşme periyotların da çok büyük değişiklikler var. Yağış periyotlarındaki değişim beraberinde güçlü kurak periyotları doğurmaktadır' dedi.

'İklim değişikliğini etkileyen faktörler artarak devam ediyor'

İklim değişikliğinin çeşitli etmenlere göre artığını belirten Doç. Dr. Abdulla Sakallı, 'İklim değişikliğini etkileyen faktörler artarak devam ediyor. İskenderun ilçesindeki; hava kirliliği , doğanın tahribatı, taş ocaklarının faaliyet göstermesi ve buna benzer etmenlerle iklim değişikliğinin etkilerini daha da artırarak karşımıza çıkaracaktır' ifadelerini kullandı.

Başkentteki dev bayraklar havadan görüntülendi

Başkentte kırmızı beyaza bürünen binaların oluşturduğu görsel şölen havadan görüntülendi.
23.04.2024 09:03:00 / Güncelleme: 23.04.2024 09:06:54
İhlas Haber Ajansı
Başkentteki dev bayraklar havadan görüntülendi
Başkentteki dev bayraklar havadan görüntülendi
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Başkent Ankara'nın bir çok bölgesi dev Türk bayraklarıyla donatıldı.

Çankaya, Keçiören ve Altındağ'a asılan dev ay yıldızlı bayraklar dron ile havadan görüntülendi.



Öte yandan I. ve II. TBMM Binası ışıklandırılırken restorasyonu tamamlanan EGO Genel Müdürlüğünün yeni binasında ise dev Türk bayrağı sarkıtıldı.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı gün boyunca çeşitli etkinliklerle kutlanacak.

Yaşasın 23 Nisan

Türk milletinin gönlünde, onun bağımsızlığının sarsılmaz ifadesi olarak önemli yer tutan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı milletimize ve bütün çocuklara kutlu olsun
23.04.2024 07:00:00
Haber Merkezi
Yaşasın 23 Nisan
Yaşasın 23 Nisan
Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde Türk milleti ve Türk askerleri Kurtuluş Savaşı'nda büyük bir zafer kazandı. Düşmanın topraklarımızdan atılma sürecinde bundan tam 104 yıl önce 23 Nisan 1920'de TBMM Ankara'da açılmıştır.

Düşman askerleri topraklarımızdan çıkarıldığında da cumhuriyet ilan edilmiştir. Mustafa Kemal Atatürk 23 Nisan 1924'te, 23 Nisan'ın bayram olarak kutlanmasına karar vermiştir. 1929 yılında ise 23 Nisan Bayramı'nı çocuklara armağan etmiştir.

23 Nisan, çocukların bayramı olduğu gibi, Türkiye'nin bağımsızlığının da simgesidir. Atatürk, 23 Nisan'ı çocuklara armağan ettikten sonra, uluslararası alanda da çalışmalar yapılmaya devam edilmiş ve 23 Nisan dünya çocuklarının bayramı olarak değer kazanmıştır.

Türkiye'nin bağımsızlığını gösteren 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı yalnızca çocuklar tarafından değil, tüm Türkiye tarafından kutlanmaktadır. Yıllardır türlü eğlencelerle ve coşkuyla kutladığımız bu şenlik, sizin de bildiğiniz gibi, dünyada çocukların sahip olduğu tek bayram. UNESCO, 1979 yılını 'Çocuk Yılı' olarak ilan edince, Türkiye Cumhuriyeti, 23 Nisan bayramını dünya çocuklarıyla kutlamaya karar verdi O yıl kutlamaya 6 ülke katıldı, ama her yıl bu sayı büyüdü ve bütün dünya çocuklarının kutladığı uluslararası bir bayram haline geldi.


TBMM'nin açılması ve ilk hükümetin kurulması


Mustafa Kemal'in Meclis-i Mebusan'ın İstanbul dışında bir yerde toplanması gerektiği düşüncesinde ısrar etmesine rağmen, meclisin İstanbul'da toplanmasını kabul edilmek zorunda kalınmış, Mustafa Kemal'in korktuğu gelişme yaşanarak İstanbul işgal edilmiş ve Meclis-i Mebusan çalışmalarına süresiz ara vermişti.

Bu gelişme millet iradesinin tecelli etmesi imkânını ortadan kaldırmıştı. Dolayısıyla gelişmeler İngilizlerin arzu ettiği yöndeydi. İngilizler Damat Ferit Hükümeti'nin iş başına getirilmesini sağlayarak hazırlayacakları barış şartlarını İstanbul Hükümeti'ne rahatlıkla kabul ettirebilecekleri ortamı oluşturmuşlardı. Bir aksilik halinde Yunan kuvvetleri zaten saldırıya hazır bekletilmekteydi. Ancak Anadolu'ya geçtiği günden itibaren Milli Mücadele hareketini Türk milletine mal etme kararı ile hareket eden Mustafa Kemal boş durmamıştı. Artık

Mustafa Kemal'in millet egemenliğine dayalı yeni bir devlet kurmanın zamanı gelmişti.

Mustafa Kemal ilk adım olarak işe, 19 Mart 1920'de askeri ve sivil yetkililere bir genelge göndermekle başlamıştı. Bu genelge ile durumu yetkililere izah eden Mustafa Kemal, Ankara'da her livadan seçilerek belirlenen beşer temsilcinin bir kurucu meclis oluşturulacağını açıklamıştı. Bu genelgenin yayımlanmasından sonra hızla seçimlere başlanmış ve seçilen üyeler Ankara'ya ulaşmaya çalışmışlardı. Mustafa Kemal 21 Nisan'da ikinci bir genelge daha yayımlayarak, Meclis'in 23 Nisan 1920 Cuma günü çalışmalara başlayacağını açıklamıştı. 23 Nisan günü Ankara'ya ulaşabilen 78 üyenin katılımı ile İlk TBMM resmen, açılmıştı.


Meclis dualarla, hatimlerle açıldı


Mustafa Kemal Paşa'nın Anadolu'daki bütün askerî ve mülkî makamlara gönderdiği genelge ile Meclis'in Cuma namazının ardından dualarla, hatimlerle, salâvatlarla, tekbirlerle ve kurbanlarla açılması emredilmişti.

Genelgenin ikinci maddesi şöyleydi: Meclis'in açılışını cumaya rastlatmakla o günün kutsallığından yararlanılacak; bütün milletvekilleriyle birlikte Hacı Bayram Camii'nde Cuma namazı kılınacak, Kur'an ve salâttan yararlanılacak, namazdan sonra sancağı şerif alınarak Meclis'e gidilecek, toplantıya başlanmadan bir dua okunarak kurbanlar kesilecektir... YENİ MESAJ
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.